Filistin Başkanı Mahmud Abbas’ın Hamas hareketine kızmasını, intikam almak ve Gazze şeridindeki yönetimini ortadan kaldırmak için elinden geleni yapmasını anlayabiliyoruz ancak anlamadığımız nokta, işi bütün Filistin halkını Hamas’a karşı kışkırtma ve evlatlarından binlercesinin hayatını tehlikeye atma derecesine götürmesi.


ABDULBARİ ATWAN
El Hayat gazetesi, Başkan Abbas’la yapılan uzun bir söyleşi yayınladı. Dünya haber ajansları bu söyleşideki birkaç cümle üzerinde durdular. Abbas söyleşi de El Kaide’nin Filistin topraklarında ve özellikle de Gazze şeridinde olduğunu düşündüğünü, Hamas hareketinin El Kaide’yi getirdiğini, bilinen yollarla giriş ve çıkışına destek olanın Hamas hareketi olduğunu belirtti.
ABBAS’TAN İSRAİL’E AÇIK DAVET
Abbas’ın sözleri, El Kaide örgütüyle ve bu örgüt fertlerine imkan sağlayan, giriş ve çıkışlarını kolaylaştıran Hamas hareketiyle savaş gerekçesi altında Gazze’nin binlerce evladını öldürmesi için İsrail’e açık davettir. Batılı ülkeler ve özellikle de ABD, İsrail’in yanında duracak, Gazze’de yapacağı ve Batılı bakış açısına göre Gazze şeridinde Hamas hareketinin desteğiyle üslerini kuran ‘terörist’ bir örgütle savaştığı için sivilleri hedef alacağı katliamları destekleyeceklerdir. Filistin başkanı bu gerçeği teyit ediyorsa böylelikle İsrail’e Gazze’ye müdahalelerini yoğunlaştırma, istediği kadar Filistin evladını öldürmesi ve bu evlatların Arap ülkelerinin ve Batının savaştığı El Kaide örgütü yandaşları olduğunu söylemesi için yeşil ışık yakmış oluyor.
Zira Batıda El Kaide kelimesi terör, 11 Eylül’de New York’taki Dünya Ticaret Merkezinin patlatılması, Londra ve Madrid’deki tren patlamaları, Irak’taki Amerikan projesiyle savaş, Endonezya’nın Bali tatil kentindeki saldırılar anlamına geliyor. Bu yüzden bu örgütün ve keza örgütle ilişkisi olan herkesin kanının dökülmesi helal görülüyor. Abbas’ın dar görüşlülüğünü ve bu sözlerinin kendisini başkan seçen Filistin halkı üzerindeki sonuçlarını ve kötü değerlendirmesini su yüzüne çıkaran bu dil sürçmesini yapması, üzüntü verici. Oysa kendisini destekleyen veya karşı çıkan bütün evlatlarının çıkarlarını koruması öngörülürdü.
BİR DEFA DAHA HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTI
Başkan Abbas ile Hamas hareketi arasındaki anlaşmazlık esasında siyasi. Bizler herkesin üstünde olması öngörülen Başkan Abbas’tan kinlerden ve nefretten uzak seçilmiş bir başkan olarak konumunu yansıtmasını ve herkesin babası olmasını bekliyorduk ancak bir defa daha maalesef bizi hayal kırıklığına uğrattı. Başkan Abbas’a El Kaide örgütündeki ikinci adam Dr. Eymen El Zevahiri’nin Hamas hareketini hain gördüğünü, seçimlere girdiği, işgal altında Fetih hareketinin katılımıyla ulusal birlik hükümetini oluşturduğu için İslâmi değerlerden sapmakla suçladığını hatırlatmakta fayda olabilir. Peki Hamas’ın kendisini en ağır ifadelerle hain gören bir örgütün işini kolaylaştırması nasıl mümkün olabilir?
FİLİSTİNLİLERİN EL KAİDE’YE İHTİYAÇLARI YOK
Gazze’deki Filistinliler El Kaide örgütüne ihtiyaç duymuyorlar. Kim şehadet eyleminde bulunmak isterse önünde Hamas’tan başlayarak, İslâmi Cihad’a ve oradan Nasır Salahaddin Alayı ve El Aksa Şehitleri Tugayı'na kadar kendisine bu imkanı sağlayacak beşten fazla örgüt olacaktır. İsrail yerleşim birimlerine füze fırlatmak isteyenler ondan fazla İslâmcı ve laik fedai örgütler bulacaktır. Başkan Abbas’ın gelecekteki sözlerini titizlikle seçmesini istiyoruz. Çünkü konumu itibariyle kendisinden çıkan her söz ciddiye alınmaktadır.
Londra’da yayımlanan El Kuds El Arabi gazetesi, 28 Şubat 2008, Arapça'dan çeviri: Halil Çelik

vakit