Hafızanızı eğitebilirsiniz
Hafıza eğitimi alan bir kişi beynin etkin çalışma prensiplerini öğrenerek hızlı, kolay ve kalıcı öğrenmenin gizli sırlarını keşfediyor.
Hafıza eğitimi alan bir kişi beynin etkin çalışma prensiplerini öğrenerek hızlı, kolay ve kalıcı öğrenmenin gizli sırlarını keşfediyor. Birkaç örnek vermek gerekirse, beyindeki "limbik (limbic)" kısımda bulunan "amygdala" duygusal içerikli bilgilerle ilgileniyor. Bu tip bilgilerle karşılaşıldığında "amygdala" beynin en üst kısmındaki "neocortex" ile birlikte bu bilginin kalıcı hafızaya kaydedilip, kaydedilmeyeceğine karar veriyor. Hafıza eğitimi alan kişi beynindeki limbik kısmı nasıl kendi kontrolü altına alabileceğini öğrenerek, hangi bilgilerin kalıcı hafızaya kaydedilip, kaydedilmeyeceği kararını dolaylı olarak kendi kontrolü altına alıyor. Sonuç olarak hafıza veya beyin eğitimi alan kişi hızlı ve kalıcı öğrenmenin kendisine sağladığı akademik başarıyı daha kolay yakalıyor.
Hafızamızın mimarı biziz
Hafıza tekniklerinin beyinde sağladığı diğer bir gelişme de beyin hücrelerinin arasında yoğun bir ağ oluşturması. Bu gelişme bir bakıma beynin gençleşmesi anlamına da geliyor. Beyin hücreleri arasında kurulan bu ağ tabakası ne kadar artarsa, kişinin bellek kapasitesi de o kadar gelişiyor. Buradan da kişinin kendi hafıza gücünün mimarı olduğunu kolaylıkla anlayabiliriz.
Doğru beslen, sağlıklı ol!
Beslenme biçimi beyinsel gelişimde ve hafızanın güçlendirilmesinde en önemli faktörlerden biri. Listenin başında ise kuvvetli bir sabah kahvaltısı geliyor. Güne kahvaltı yapmadan başlamak, gerek okulda gerekse işte kişinin performansını büyük ölçüde etkiliyor. Önerilen ise kahvaltıda ağırlıklı olarak mayalı ve lifli besinleri tüketmek.
Yumurta tüketin
New Scientist Dergisi'nde bu konuda yer alan makaleye göre öğle öğünü için en iyi beslenme biçimi omlet ve salata. Çünkü J vitamini (choline) açısından son derece zengin olan yumurtanın tüketilmesi, beyin ve kalpteki damar sertliğini giderici özelliği açısından önemli.
Yoğurt ye stresten korun!
Özellikle beta-karoten ve C ile E vitaminleri açısından zengin bir salatanın öğle yemeğinde tüketilmesi yine beynin çabuk yaşlanmasını önleyici bir faktör. Uzmanlar yemeği meyveli bir yoğurt ile sonlandırma-nın öğleden sonrası stresine karşı bedeni daha dirençli kılacağını düşünüyor-lar.
Yürüyüş konsantrasyonu artırır
haftada 3 kez yarım saat yürüyüşün, kişinin okuma, konsantrasyon ve özümseme yeteneğini yüzde 15 oranında artırdığı belirlendi. Bu değişimin özellikle yaşlı kişilerde daha belirgin olduğu gözlendi. İngiltere'de Exeter Üniversitesi'nden Angela Balding'e göre ise yürümenin belin üzerindeki etkilerinden istifade edenler yalnızca yaşlılar değil. Balding, 10-11 yaş grubu çocuklar üzerinde yaptığı araştırmada haftada 3-4 kez jimnastik yapan ya da bir sporla uğraşan çocukların sınavlarda normal koşullarda gösterdikleri performansın daha üzerinde bir başarıyı yakaladıklarını saptadı. Balding bu durumu, yapılan egzersizler sonucu beyine daha fazla oksijen pompalanması ve bunun da zihinsel gücü artırması şeklinde açıklıyor. Beynimizin fiziksel egzersizi neden çok sevdiğinin bir diğer açıklaması ise hücrelerle ilgili. Çünkü yeni beyin hücrelerinin büyümesini hızlandırıyor.
Beynin çalışmasında; uyku
Uyku bilinenin aksine vücudu dinlendirmek için değil beynin sağlıklı çalışması için gerekli. 20 saat uykusuz kalan bir kişi yasal alkol sınırını aşmış kişiyle aynı reaksiyonu veriyor. Beynin düzenli uykudan nasıl faydalandığı ile ilgili 3 teori var:
Teoriler
Teori 1- Beyin, uyku sırasında, ayıkken yüklenen tüm bilgileri gözden geçiriyor ve gerekli merkezlere yerleştiriyor.
Teori 2- Beyin, uyku sırasında enerji depoluyor. Gereksiz bilgileri atarak ertesi güne hazırlanıyor.
Teori 3- Uyku, henüz açıklanamayan bir sistem sayesinde bisiklete binmek, piyano çalmak gibi yeteneklerin gelişmesini sağlıyor.
Yapılmış bir deney
Bugün birçok bilim insanı, çalışmalarını üçüncü teoriye yoğunlaştırmış durumda... ABD'nin Boston Kenti'ndeki Beth Israel Kliniği'nde, uykunun birtakım yeteneklerin gelişmesini sağladığını kanıtlamak için şu deney yapıldı: Sağ ellerini kullanan deneklerden, sol elleriyle 4-1-2-3 gibi bir sayı dizisi yazmaları istendi. 6 dakika sonunda bunların yüzde 70'i sol elleriyle yazmayı öğrendi. Ancak uyuyanlar ve uyumayanlar arasında fark vardı. Gündüz saatlerinde öğrenenler, 12 saat sonra yine test edildiklerinde sonuçlarda bir değişiklik görülmedi. Gece öğrenenler ise güzel bir uykudan sonra ertesi sabah kontrol edildi. Bu kişilerin sayıları, diğer gruba göre yüzde 20 daha hızlı ve yüzde 40 daha doğru yazdığı görüldü.
Uykusuzluk hafızayı yavaşlatıyor
Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Seung-Schik Yoo'nun araştırmasına göre uykusuz kalmak beynin öğrenme yetilerine ciddi şekilde zarar veriyor - BOSTON
Araştırmaya göre, yeni bilgi öğrenmeden önce yeterince uykusunu almayan kişiler, bir önceki gece daha iyi dinlenmiş kişilere kıyasla yüzde 10 daha az hatırlıyor. Uzmanlar, çalışma saatlerinin yoğunlaşması sebebiye insanların artık uykuya daha az vakit ayırabildiği gerçeğini göz önünde bulundurduklarında, bu kanıtın 'üzücü' olduğunu söylüyor.
Uykusuzluk feci bir şey!
Yoo ve ekibi yaptıkları deneyde 14 kişiye bir gece boyunca uyumamalarını, ve laboratuarda kalarak ya e-posta kontrol etmelerini, ya da kağıt oyunları oynamalarını söyledi. Katılımcılara deneyin başladığı andan 24 saat sonra uyumaya gönderilmeden önce 150 fotoğraf gösterildi, ve beyinleri tarandı. İki gece yeterli uyuduktan sonra kağıt imzalayacaklarını sanan katılımcılar laboratuara tekrar çağrıldı. Fakat araştırmacılar, katılımcılara ufak bir sınav verip gördükleri 150 resmi hatırlamalarını istedi. Uykusuz grup resimlerin sadece yüzde 74'ünü doğru hatırlarken, uykusunu alan kontrol grubu resimlerin yüzde 86'sını doğru hatırladı. 'HİPPOCAMPUS' ZARAR GÖRÜYOR Uykusuz kalacak gruba resimlerin ilk gösterildiği anda fMRI metoduyla yapılan beyin taraması, uykusuzluğun beynin 'hippocampus' denilen hafıza bölgesinde yavaşlamaya sebep olduğunu gösterdi.
Dinlenmek şart!
Yoo 'araştırmanın kanıtladığı üzere hafızayı güçlendirmek için iyi dinlenmek şart' dedi. Fareler üzerinde yapılan deneyler de uykusuzluğun beyinde strese sebep olan hormonların yükselmesine neden olduğunu gösterdi. Bu hormonların yükselmesi de dolaylı olarak hippocampus aktivitelerini azaltıyor.
Kişiye özel dinlenme saati
Harvard'lı araştırmacılar bu modelin insanlarda da benzer şekilde işlediğini düşünüyor. Daha önce uyku ve öğrenmeyle ilgili çalışmalar yapılmış olsa da, uykusuzluğun beyin aktiviteleriyle ilgili doğrudan ilişkisini değerlendiren araştırmayı ilk defa kendisinin gerçekleştirdiğini söyledi. Yoo ' insanlar için kaç saatlik bir uykunun yeterli olduğunu henüz bilmenin imkanı yok' dedi. Herkesin dinlenme saati farklılıklar gösterir; cinsiyetine, yaşına ve metabolizmasına göre"