Hakan Albayrak: E Yuh Artık !
Hakan Albayrak: Davutoğlu’ndan hazzetmek zorunda değiller ama el insaf be kardeşim!
Neymiş? Ahmet Davutoğlu o gece güvenli bir evde saklanmış, öyleyse konuşmaya hakkı yokmuş!!! La havle ve la kuvvete illa billah… Başbakan Binali Yıldırım o gece Ilgaz Tüneli’ne sığındı diye “Sayın Başbakanım, kendinizi darbecilere açık hedef yapmadığınız için sizin de konuşmaya hakkınız yok!” mu diyeceğiz? Cumhurbaşkanı Erdoğan o gece havaalanından çıkıp halka karışmadı diye “Sayın Cumhurbaşkanım, o güvenlik riskini göze almadığınız için sizin de konuşmaya hakkınız yok!” mu diyeceğiz? Tümgeneral Arif Çetin ve Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu o gece bir imamın evinde saklanıp darbecilerle mücadeleyi oradan yönetmeye çalıştılar diye “Sayın generaller, siz de utanç içinde sükût edin” mi diyeceğiz?
Ben o gece meclisin ve genelkurmay binasının önündeki kalabalığın içindeydim. Yanımıza Erdoğan, Yıldırım veya Davutoğlu gelseydi, “Ne işiniz var burada? Üzerimize bomba yağdırmaktan ve yüzlerce kişiyle beraber kendinizi de öldürterek darbecilere mevzi kazandırmaktan başka bir işe yaramak istiyorsanız, gidin ve mümkün mertebe güvenli bir yerde direnişin zaferi için elinizden geleni yapın” derdim. Öyle yaptılar ve doğrusu da buydu.
Neymiş neymiş? ‘Ahmet Davutoğlu hariç’miş! O gece herkes Tweet atmış, televizyona çıkıp konuşmuş, darbecileri lanetleyip milleti direnişe çağırmış, bir tek Ahmet Davutoğlu’nun sesi çıkmamış!!! Aman Yâ Rabbî, bu ne korkunç bir yalan, bu ne korkunç bir iftira!…
…Davutoğlu’ndan hazzetmek zorunda değiller ama el insaf be kardeşim!