Mehmet GÖKTAŞ
Halkın iradesinden daha büyük düşmanınız var mı?
Emperyalizme ve her bölgedeki yerel temsilcilerine sesleniyoruz;
Gerçekten halkların özgürce iradelerini ortaya koymalarından daha büyük bir korkunuz, daha önemli bir sıkıntınız var mı sizin?
Halkın özgürce irade beyanıyla seçtiği yönetimlerin hangisine tahammülünüz var, hangisiyle aranız iyi?
Fakat ilginçtir ki bugün emperyalizmi temsil eden Amerika ve Batı, dünyaya demokrasi getirmek, diktatörlüklere son vermek, serbest seçimler yaptırmak, her yerde halkın düşüncesini özgürce beyan edebilecek bir idarenin gelmesi için mücadele verdiğini iddia ediyor. Sözün özü, dünyanın dört bir yanına bunları ihraç etmeye çalıştığını söylüyor.
Hatta medeniyet adına bunların yegâne sermayeleri bunlar değil mi?
Fakat ne gariptir ki bu emperyalizmin en büyük düşmanı seçimler, seçilmişler oluyor nedense.
Şu İslam âlemine bir bakar mısınız? Düzenli olarak seçimlerini yapan, özgür iradeleriyle kendilerine yönetici seçen hangi İslam ülkesine düşman değil bu zalimler, bu sahtekâr kâfirler?
Biz beğenelim veya beğenmeyelim, seçim yapılan İslam ülkelerini hiçbir zaman kabullenememiştir Amerika ve Batı.
Ve yine bu sahtekârlar hangi krallığa karşılar? Ortadoğu'da hangi kralla, hangi sultanla, hangi veliaht prensle araları kötü söyler misiniz? Hiçbir seçimin yapılmadığı, babadan oğula geçen ve ülkelerinin kaynaklarını asla halklarının onaylarını almadan çarçur eden, zalimlere akıtan bu krallarla hangi batı ülkesinin arası kötü?
Türkiye'deki hangi darbenin arkasında Amerika ve Batı yoktu, söyleyebilir misiniz? 1960 darbesinden şu son 15 Temmuz darbe teşebbüsüne kadar hangisini desteklemedi, hangisinin arkasında durmadı?
Venezuela konuşulurken bu nokta asla göz ardı edilmemelidir. Yani hangi partinin, hangi yönetimin daha iyi olup olmaması değil, halkın iradesidir unutulmaması gereken.
Peki, ne bekliyorduk bu Amerika'dan ve Batı emperyalizminden?
Demokrasiden, özgür iradeden, seçimden söz etmemelerini, bunları ihraç etmeye yeltenmemelerini, gerçek yüzleriyle ortada arzı endam etmelerini istiyoruz.
Bugün dünyanın orta yerindeki Mısır öyle bir mızraktır ki hiçbir çuvala sığmayacağı gibi, her ne kadar darbe yatışmış gibi gösterilmeye çalışılsa da İslam dünyası bu zulmü, bu çarpıklığı, bu vicdansızlığı asla kabullenmeyecektir.
Uzun vadede Amerika ve Batı emperyalizminin suçüstü dosyası olarak hiçbir zaman sümen altı edilemeyecektir.