Sonlardan başlayalım. Başbağlar’da camide ve köy meydanında PKK tarafından hunharca katledilen, evleri yakılan 33 Müslümanın kim oldukları ve ne yaptıkları konusunda hiç düşündünüz veya bir araştırma yaptınız mı? “Rabbimiz Allah’tır” demekten ve Müslümanca bir hayat yaşamaktan başka hiç bir suçları yoktu. Yani hiç bir hareketin veya karşı hareketin içinde değillerdi.
PKK’nin doğuda özellikle Kürtlere yönelik cinayetlerinin ortak noktası da genellikle aynı şeydi; Rabbimiz Allah’tır demeleriydi. Geçtiğimiz şu günlerde yıl dönümleriyle şehadetlerini yâd ettiğimiz camide tefsir dersi yapmakta olan Susa yarenleri, garibanlara Kurban eti dağıtırken şehid edilen Yasin, Hasan, Cumali, Riyad, onların Kur’an hocası Aytaç ve nicelerinin ortak noktasıdır Allah’ı Rab edinmek.
Geçmişte Kemalist rejimin hedefindekilerin de suçları aynıydı; “Rabbimiz Allah’tır” demek ve dedikleri gibi de yaşamaktı.
Bugün hem terör devleti israil’in hem de onunla işbirliği içerisinde olan Orta Doğu yönetimlerinin hedefindekilerin ortak özellikleri “Rabbimiz Allah’tır” diyen Müslümanlardır. İdam edilenlerin, hunharca şehid edilenlerin ve zindanları dolduranların hepsi bu suçu(!) işleyenlerdir.
Peygamberlerin ve onların yollarından gidenlerin ortak noktaları da buydu. Zaten günümüzde bu suçu işleyenler geçmişten devralmışlardır.
“Onlar sırf ‘Rabbimiz Allah’tır’ dedikleri için yurtlarından çıkarılmışlardır...”(22/40)
“Sırf aziz ve hamîd olan, yerlerin ve göklerin sahibi Allah’a iman ettikleri için düşman oldular, intikam aldılar. Allah her şeye şahiddir.”(85/8,9)
Biz her ne kadar masum görüp göstersek de aslında “Rabbimiz Allah’tır” demek karşı taraf için hiç de basit bir suç değildir.
Düşünün bir kere, böyle demekle her şeyden önce onların bütün putlarını, ilahlarını ve değerlerini, size dayattıkları hayat tarzını reddetmiş oluyorsunuz.
Bugün Amerika, Rusya, Çin ve diğer emperyalist zalimlerin hedefindeki insanlar hep aynı insanlardır.
Ama biz inanıyoruz ki sonunda bu suçu (!) işleyenler kazançlı çıkacaklardır.
“Rabbimiz Allah’tır deyip sonra söyledikleri gibi yaşayanlar var ya, (vefatları esnasında) onlara melekler iner de iner; korkmayın, mahzun olmayın, işte size vaat edilen cennet derler.” (41/30)
Ne diyorsunuz? Aynı suçu işlemeye devam, öyle değil mi?