Yaşadığımız şu son dönem yani Hıristiyanlarla Yahudilerin birbirleriyle kaynaştığı, birbirilerinin yegâne destekçisi olduğu bugünler kimseyi yanıltmasın.

Hatta bugün Hıristiyan ülke yönetimlerinin siyonist terör devletinin yanında yer almaları, bütün canavarlıklarını destekliyor olmaları da bizi aldatmasın. Çünkü bu ülkelerin halkları yönetimlerinin aksine Yahudilere dişlerini gıcırdatıp durmaktadırlar, Avrupa’da yaşayanlar bunu çok iyi bilmektedirler.

Hıristiyanlık doğuşundan itibaren kendisine en büyük düşman olarak Yahudileri görmüşlerdir. Yahudiler onlara göre İsa’yı çarmıha gerdiren “Tanrı katilleridir”

Eksiksiz tam 1900 yıldır Yahudilere bu gözle bakmışlar ve ellerinden geleni yapmışlardır. İlk günden başlayarak Hitler katliamına gelinceye kadar Hıristiyan dünyasının tarihi Yahudilerle çatışma, sürgün ve katliamlarla doludur.

Unutulan bir şey daha var. Batı dünyası Hıristiyanlık öncesinde de, yani pagan putperest iken de Yahudilere karşı amansız savaş dönemleri yaşamıştır.

Yahudilerin ülkesini Asur ve Babil işgalinden sonra Makedonya işgal etmiş, ardından Roma işgali başlamıştır.

Yani batı dünyasını temsilen Roma hem Hıristiyanlık öncesi hem Hıristiyanlığı temsilen Yahudilerle hep savaş halinde olmuştur.

Tarihe baktığınızda Roma ve Bizans’ın yıkılıp yerini bugünkü batılı ülkelerin alması söz konusu Hıristiyan – Yahudi düşmanlığını ve çatışmasını hiç durdurmamış, Fransa, İngiltere, Almanya ve İspanya sayısız Yahudi’yi katletmiş, sürgüne göndermiş veya zoraki Hıristiyan yapmıştır. Yahudiler soluğu genellikle hep Polonya’da almışlar.

Önceki Rus çarlığı ve sonraki Sovyetler Birliğinde de aynı şeyler eksiksiz yaşanmıştır.

Yine 1096 yılında başlayan ve iki yüz yıldan fazla süren Haçlı Seferlerinin en önemli kurbanlarının başında Yahudiler gelmekte, Müslümanlarla birlikte onlar da katliamlara uğramıştır.

Bugün bunun tarihini yazanlar elbette Siyonist taraftarlığıyla Yahudileri masum ve mazlum göstermeyi kendilerine değişmez ilke edinerek yazmaktadırlar. Gerçi biz Müslümanlar Hıristiyanların bu katliamlarını haklı göstermekle de görevli değiliz, olup bitenlere tarafsız bir gözle bakarız.

Bugün gelinen noktada haklıyı haksızı ortaya koymaktan ziyade Hıristiyan âlemiyle Yahudilerin geçmişlerini hatırlatmayı istedik.

Yahudiler bugün Filistin’de sergiledikleri hunharca katliamlarla sadece İslam dünyasının değil Hıristiyan âleminin de öfke birikimine, Yahudilere karşı patlamak üzere fay hatlarının enerji topladığını rahatlıkla görebiliyoruz.

Sadece Almanya değil batı dünyasında yaşayan herkes yavaş yavaş siyonist terör devletine karşı dişlerini gıcırdatmaya başlamıştır.

Bu duygularla Cumanın hayırlar getirmesini niyaz ediyorum.