Anayasa Mahkemesi'nin başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasını düzenleyen anayasa değişikliğini Anayasa'nın 2., 4. ve 148. maddelerini gerekçe göstererek iptal etmesi ve yürürlüğünü durdurması, özgürlükler hukukuna vurulmuş ağır bir darbedir ve İnsan Hakları Araştırmaları Derneği (İHAD), Mahkeme'nin, bağlı olduğu anayasal kuralları açıkça ihlal ettiğine inanmaktadır.

Basın açıklamasının tam metni:

Anayasa Mahkemesi Başörtüsünü Hukukun Tüm İlkelerini Çiğneyerek Yasaklamıştır

Anayasa Mahkemesi'nin başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasını düzenleyen anayasa değişikliğini Anayasa'nın 2., 4. ve 148. maddelerini gerekçe göstererek iptal etmesi ve yürürlüğünü durdurması, özgürlükler hukukuna vurulmuş ağır bir darbedir ve İnsan Hakları Araştırmaları Derneği (İHAD), Mahkeme'nin, bağlı olduğu anayasal kuralları açıkça ihlal ettiğine inanmaktadır.
Mahkeme'nin 5 Haziran 2008 tarihli kararıyla birlikte Türkiye'de yeni bir döneme girilmektedir. Meclis tarafından çıkarılan anayasa değişikliklerinin iptali istemiyle yapılan başvuruları Anayasa'nın 148. maddesine göre Mahkeme'nin sadece usul yönünden inceleyebileceği ortada iken, son kararla Mahkeme yasa koyucu haline gelmekte ve seçilmişlerin oluşturduğu Meclis'in yetki ve sorumluluklarına açıkça müdahalede bulunmaktadır. Bu durum hukukun temel prensibi olan kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırı olduğu gibi, sözkonusu karar ile toplumsal kesimlerin kılık kıyafetleri yüzünden karşı karşıya getirilmesine yasal dayanak oluşturulmaktadır. Mahkeme yasal yetki alanının dışına çıkarak aynı zamanda toplumsal iradeye de ipotek koymakta ve seçimle iş başına gelenlerin oluşturduğu Meclis, halktan aldığı gücü kullanamaz bir hale getirilerek işlevsizleştirilmektedir.
Gerçekte kanunla düzenlenmiş bir yasak dahi bulunmamasına rağmen başörtülü kadın ve genç kızların yıllardır temel haklarının keyfi olarak ihlal edilmesine son vermek amacıyla Meclis tarafından yapılan anayasa değişikliğini iptal eden Mahkeme, başörtülü kadınları inançları ile eğitim veya çalışma hayatları arasında bir tercihe zorlamaktadır. Bu yönüyle de karar, insan hakları hukukuna açıkça aykırılık teşkil etmektedir.
İHAD, başörtüsü yasağının her açıdan insan onur ve şerefiyle bağdaşmayan yaygın bir hak ihlali olduğuna inanmaktadır. Bu ihlalin Anayasa Mahkemesi tarafından meşrulaştırılmaya çalışılması ise başlıbaşına bir talihsizlik ve hukuk ayıbıdır.
İHAD, yeni dönemde kapsamlı bir anayasa değişikliği sözü vermesine rağmen bunu gerçekleştirmeyen siyasal iktidarın bir an önce 1982 Anayasası'nı tümüyle değiştirip sivil, eşitlikçi ve özgürlükçü yeni bir anayasa taslağını sivil toplumla birlikte oluşturmasını istemektedir.
İHAD, temel haklar ve özgürlüklerin korunmadığı ve güvence altına alınmadığı bir siyasal sistemin meşruiyetinin kaçınılmaz olarak sorgulanması ve bu yönde yapılan tartışmaların ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine inanmaktadır.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.