'İlköğretimde Başörtüsü Tehlike'
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ''Erdoğan'ın ilköğretimde türban konusunda sessiz kalmasının vahim olduğunu ve Başbakan'a yakışmadığını'' öne sürdü. Kılıçdaroğlu, "ülkenin geleceği açısından son derece tehlikeli" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'nın Çubuk ilçesinde kurban pazarını gezmesinin ardından bir dinlenme tesisinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
''Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu'nun görevinden alınmasını nasıl değerlendirdiğinin'' sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, bunun kendisi için ''sürpriz'' olduğunu belirtti. Bardakoğlu'nun, ''diyanet işleriyle ilgili yasa tasarısının hazırlanmasına büyük katkı veren bir bürokrat olduğunu, toplum tarafından sevilen, sayılan, sağduyulu söylemleri olan ve güven veren bir insan olduğunu'' ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Görevden alınması doğru değil. Bir kişi görevini layıkıyla yerine getiriyorsa görevini sürdürmesi hepimizin arzusudur. Çünkü bürokratlar iktidarın emir kulu değildir. Sayın Bardakoğlu'nun yaptığı bazı açıklamaların hükümet kanadında ciddi rahatsızlıklar yarattığı görülüyor'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''ilköğretimde türban'' konusuyla ilgili tavrına ilişkin soru üzerine de ''Başbakan Erdoğan'ın ilköğretimde türban konusunda sessiz kalmasının vahim olduğunu ve Başbakan'a yakışmadığını'' öne sürdü.
''İlköğretimde türbanın özgürlüğü olmaz, çocuklar devletin koyduğu kurallar içinde okullarına devam ederler'' diyen Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın da bu konuda ''çok net söylemlerde bulunması'' gerektiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Evet demesi lazımdı. 'Devletin koyduğu kurallar vardır, ilköğretimde o kurallar geçerlidir, bütün çağdaş ülkelerde olduğu gibi. Biz de çağdaş bir ülkeyiz, bizde de aynı kurallar geçerlidir' demesi gerekirdi. Öyle anlaşılıyor ki, Sayın Başbakan dini siyasete alet etmeye devam edecektir ve bunun ilkokul yaşındaki çocuklara indirgenmesi gerçekten de ülkenin geleceği açısından son derece tehlikelidir. Sayın Başbakan umarım bu tehlikenin farkındadır, farkında olmak zorundadır. Birilerinin, bizlerin, aydınların, toplumun, yazarların çizerlerin bu ülkeyi sevenlerin, hepimizin Sayın Başbakan'a bunu hatırlatması lazım. Sayın Başbakan yanlış yapıyorsun. Oy avcılığı din üzerinden yapılmamalıdır. İnanç üzerinden oy avcılığı yapılmamalıdır. Dini eğer siyasete alet edersek her şeyden önce inancımıza haksızlık yapmış oluruz.''
-''KOMŞUDA NÜKLEER SİLAH İSTEMİYORUZ''-
Kılıçdaroğlu, ''siyasi üsluba'' ilişkin soru üzerine, siyasi üslubun halkı rahatsız etmeyecek boyutlarda olmasını benimsediğini ifade etti. Başbakan Erdoğan'ın yurt dışına çıktığını anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Göreceksiniz, siyasi üslupta halkın beklediği düzey yakalanmış olacaktır'' değerlendirmesinde bulundu.
NATO'nun Lizbon zirvesinde ele alınacak konuların hatırlatılması üzerine de Kılıçdaroğlu, Birleşmiş Milletler'in, NATO'nun alacağı kararların çok önemli olacağını, orada alınacak kararlara bakıp düşüncelerini ifade edeceklerini bildirdi. CHP olarak, Türkiye'nin hiçbir komşusunun nükleer silaha sahip olmasını istemediklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, Ortadoğu'nun çok karışık, sürekli savaşların, çatışmaların olduğu bir bölge olduğunu, bu nedenle nükleer silahlara sahip olan ülkelerin riski artıracağını vurguladı.
Kılıçdaroğlu, ''Eğer biz gerçekten yurtta ve dünyada barışı istiyorsak nükleer silahlardan arınmış bir bölge istiyoruz, hatta dünyanın nükleer silahlardan arınmasını istiyoruz. Barışın egemen olduğu bir dünya her zaman daha güzeldir'' diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, karikatür tartışmalarıyla ilgili de ''her yazarın çizerin, hakaret içermemek kaydıyla eleştiri yapmaya hakkı olduğunu, eleştirilere her zaman saygı gösterdiğini'' söyledi. Kendisiyle ilgili karikatürü çizen karikatüriste dava açmadığını ve açmayacağını bildiren Kılıçdaroğlu, ''O yazarları çizerleri halkın vicdanına teslim ediyorum'' dedi.
Kılıçdaroğlu, ''partisinin il başkanlarının kendisine destek verdiği'' haberlerinin hatırlatılması üzerine, il başkanlarının kendisine destek olacağını söylediklerini, kendisinin, il başkanlarının özgür iradeleriyle cevaplayacağı anketin sonuçlarına daha fazla önem verdiğini ifade etti.
-''GİZLİ GÜNDEMİ OLAN İKTİDAR ÜLKEYİ SAĞLIKLI YÖNETEMEZ''-
Kılıçdaroğlu, bir başka soruya karşılık, ''Sayın Başbakan, gizli gündemi olan iktidarın başındaki kişidir. Bunu söylemleriyle anlatıyor zaten. Biz gizli gündemi olduğunu söylüyoruz, bunu uzun süredir dile getiriyoruz. Gizli gündemi olan bir siyasal iktidar, ülkeyi sağlıklı yönetemez. Bir Başbakan, bu konularda (türban) düşüncelerini net açıklamalıdır. Başbakan korkuyor mu, cesaret mi edemiyor? Gizli gündemi var. Gizli gündemini Türkiye'de yaşama geçirmek istiyor'' değerlendirmesinde bulundu.
Kurban pazarında vatandaşlarla yaptığı sohbetlere ilişkin de Kılıçdaroğlu, hayvan üreticilerinin ''ithalatın kontrolsüz yapılması, yetiştirdikleri hayvanların değerlerinin düşmesi, mallarını satamamaları'' gibi konularda sorunlarını dile getirdiklerini anlattı. Gelinen noktanın, hükümetin tarım ve hayvancılıkta izlediği politikaların sonucu olduğunu, yanlış politikaların faturasını üretici ve tüketicinin ödediğini ileri süren Kılıçdaroğlu, üreticinin sorunlarını parlamentoda dile getirmenin de görevleri olduğunu söyledi.
-PAZARDAKİ KAVGA-
Kılıçdaroğlu, kurban pazarındayken çok yakınında meydana gelen silahlı kavgayla ilgili olarak ise kavganın alacak verecek meselesinden kaynaklandığını ve tatsız bir olay olduğunu ifade etti.
Bir haber kanalının, kavga nedeniyle kendisinin bölgeyi terk ettiği yönünde haber yaptığını söyleyen Kılıçdaroğlu, bunun gerçeği yansıtmadığını ve vatandaşlarla sohbete devam ettiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Haber verilirken haberin de bir namusu vardır. Haber doğru verilmek zorundadır'' diye konuştu.
Öte yandan CHP Genel Sekreteri Süheyl Batum, Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ve bazı milletvekillerinin de katıldığı kurban pazarı ziyaretinde, hayvan yetiştiricilerinin sorunlarını dinleyen Kılıçdaroğlu, 430 kilogram ağırlığında bir danayı da 4500 TL'ye satın aldı.