İltica ve Sığınma Hakkı Raporu (Mart)

İltica ve Sığınma Hakkı Raporu (Mart)

İnsan Hakları Araştırmaları Derneğinin Mart Ayı İltica ve Sığınma Hakkı Aylık İzleme Raporu:

İLTİCA VE SIĞINMA HAKKI AYLIK İZLEME

MART 2009

 

             Sınır geçişlerinde yakalanan ve gözaltına alınan mülteci, sığınmacı ve göçmenler:

  • Yasadışı sınır ihlali nedeniyle gözaltına alınan toplam Mülteci, Sığınmacı ve Göçmen sayısı: 2129 kişi [1]  

 

  • Yakalanan Mülteci, Sığınmacı ve Göçmenlerin teslim edildikleri resmi makamlar:

 

Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlıkları, Emniyet Müdürlükleri/Pasaport Şubesi/Yabancılar Şubesi

 

  • Mülteci, Sığınmacı ve Göçmenlerin yakalandıkları bölgeler:  

            

Adana, Afyon, Aksaray, Ankara, Antalya, Artvin, Aydın, Ağrı, Balıkesir, Bitlis, Bursa, Çanakkale, Edirne, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Hakkâri, Hatay, Iğdır, İstanbul, İzmir, Kırıkkale, Kırşehir,  Kocaeli, Malatya, Muğla, Sakarya, Şanlıurfa, Şırnak, Van

 

  • Uyruklarına göre yakalanan/gözaltına alınan Mülteci,Sığınmacı ve Göçmenler:

 

Afganistan, Avustralya, Azerbaycan, Bangladeş, Bulgaristan, Burma, Cezayir,  Çeçenistan, Eritre, Fas, Filistin, Fransa, Gürcistan, Hindistan, Irak, İran, İngiltere, Kazakistan, Lübnan, Mısır, Moldova, Moritanya, Myanmar, Nahçıvan, Nepal, Özbekistan Pakistan, Ruanda, Somali, Suriye, Tunus, Türkmenistan, Uganda,

 

  • Hayatını kaybetmiş olarak bulunan Mülteci, Sığınmacı ve Göçmenler:  6 kişi [2]

 

  • Sınır dışı edilen Mülteci, Sığınmacı ve Göçmenler: 581 kişi [3] 

 

 


 

Raporlar:

 

Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı Raporu

 

Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı raporlarına göre, 2006 yılında 51 bin 983, 2007 yılında 64 bin 29 kaçak yakalandı, geçen yıl bu rakam 62 bin 459 olarak gerçekleşti. Sınırdan yasa dışı yollardan girip yakalananların çoğunluğunu, 10 bin 420 kişiyle Afganistan uyruklular oluşturdu. Afganları 9 bin 77 kişiyle Pakistanlılar, 6 bin 203 kişiyle Filistinliler, 4 bin 662 kişiyle Iraklılar, 4 bin 492 kişiyle Burmalılar, 3 bin 186 kişiyle Somalililer ve 2 bin 501 kişiyle Gürcüler izledi.

Geçen yıl, insan kaçakçılığını organize ettikleri iddia edilen 810 zanlı da güvenlik güçlerince yakalandı. Yakalanan zanlı sayısı, 2006'da 161, 2007'de ise 550 oldu.

KOM Daire Başkanlığının raporunda; kaçakların, özellikle gelişmemiş ve ekonomik yönden zayıf ülkelerden oldukları, refah ve ekonomik seviyesi yüksek ülkelere gitme ve daha iyi şartlarda yaşama arzusunda bulundukları belirtildi. Türkiye'nin kaçakların tercihinde "kaynak, transit ve hedef" ülke tanımlamalarından üçüne de girdiği belirtildiği raporda, şöyle denildi:

"Ülkemizde meydana gelen göçmen kaçakçılığı faaliyetlerinin bir boyutu, ülkemiz üzerinden diğer Avrupa ülkelerine gerçekleştirilen 'transit' göç hareketlerini kapsarken, diğer boyutu da doğrudan ülkemizi 'hedef' seçen göç hareketlerini içermektedir. Ayrıca ülkemiz vatandaşlarının da başka ülkelere gitmeye çalıştığı bu illegal hareketlenmelerde, ülkemiz 'kaynak' rolünde de bulunmaktadır."

Raporda, bazı terör örgütlerinin de zaman zaman bu suç organizasyonlarının içinde yer aldıkları ya da suç organizasyonları ile irtibata geçerek haraç toplamak suretiyle terörist faaliyetlerinin finansmanını sağladıkları bildirildi.

İnsan Ticareti

"İnsan ticareti" suçuyla Türkiye'nin yaptığı mücadelelere de yer verilen raporda, insan ticareti suç faaliyetlerine, çoğunlukla zorla fuhuş yaptırılmaya ve zorla çalıştırılmaya maruz kalan kadın ve kızların konu olduğu, insan ticareti suç organizasyonları içinde kadın organizatörlerin de gün geçtikçe artan oranda rol aldıkları kaydedildi. Raporda şu bilgiler verildi:

"Ülkemiz, insan ticareti suçlarında, Asya, Orta Doğu ve Eski Doğu Bloku ülkelerine komşu olması ve bu ülkelere nazaran daha refah bir seviyede bulunmasından dolayı "hedef ülke" konumunda bulunmaktadır. Ülkemizin uyguladığı esnek vize politikasından da faydalanarak ülkemize kolayca gelebilen eski Doğu Bloku ülkeleri vatandaşları için ülkemiz cazip ve tercih edilen bir ülke konumunda olsa da bu durum ülkemizin ahlaki ve sosyal yapısını olumsuz yönde etkilediği gibi ülkemiz adına dünyada kötü bir fotoğrafımızın olmasına da sebep olmaktadır."

Raporda, Türkiye'de geçen yıl insan ticareti mağduru olarak yakalanan kişi sayısının 118 olarak gerçekleştiği, mağdurların en çok Özbekistan, Moldova ve Türkmenistan uyruklu olduğu kaydedildi. Mağdur sayısının da 2006'da 246, 2007'de ise 148 olduğu ifade edildi.

Geçen yıl insan ticareti organizatörü oldukları iddiasıyla 248 kişinin yakalandığı belirtilen raporda, bu rakamın 2006'da 422, 2007'de 308 olduğu bildirildi.[4]



[1]             Elde edilen rakamlar, emniyet birimleri tarafından ulusal basın yayın organlarına verilen bilgiler çerçevesinde yayınlanan günlük haberlerden derlenmiştir. Genelkurmay Başkanlığı'nın Mart 2009 verilerine göre ise yasadışı sınır ihlalinde bulundukları gerekçesiyle yakalanan ve haklarında yasal işlem başlatılan mülteci, sığınmacı ve göçmen sayısı 1606'dır. http://www.tsk.mil.tr/HABERLER_ve_OLAYLAR/4_Yasadisi_Sinir_Gecisleri/yasadisi_sinir_gecisleri_2009.htm    

[2]          Güvenlik güçleri Böğrüpek Köyü Liz Deresi mevkiinde icra ettikleri faaliyetler esnasında 3 kişinin yerde yatmış vaziyette olduğunu gördü. Bunun üzerine bölgeye giden jandarma ekipleri, yaptıkları incelemenin ardından kimlik tespiti için cesetleri Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırdı. Burada yapılan otopsi sonucu cesetlerin, yasadışı yollardan yurda giriş yaptıkları esnada soğuktan donarak ölen kaçaklara ait olduğu tespit edildi. (11.03.09 Merkür Haber-Van)

Kocaeli'nin Gebze İlçesi'ne bağlı Balçık Köyü'nde bulunan Zekeriya Polat'a ait tahta paleti imalathanesinde çıkan yangında Türkmenistan uyruklu oldukları tahmin edilen göçmen işçilerden 3'ü yaşamını yitirdi. (26 Mart 2009, Birgün)

[3]   Elde edilen rakamlar, ulusal basın yayın organlarına yansıyan günlük haberlerden derlenmiştir. Sınır dışı edilen yabancı uyruklu kişiler arasında sığınma başvurusunda bulunan ve prosedüre dâhil olan kişiler bulunabildiği gibi bu sayının önemli bir bölümünü göçmenlerin oluşturduğu tahmin edilmektedir. BMMYK dışında resmi makamlar sınır dışı edilen yabancıların statüleri hakkında genel olarak düzenli bir bilgilendirme yapmamaktadır                            

[4]     10 Mart 2009, Hürriyet