Amira Haas

Pazartesi günü güvenlik birimleri, Gazze'ye karşı gerilimi tırmandırma taktiğinin başarısıyla övünmekte hiç gecikmedi: Bakın, Kassamların sayısı azaldı. Güvenlik birimleri çark edip bir başka denklem ortaya atabilir: Bir kereliğine tekrar dizel yakıt tedarik ettik, bakın ne oldu, Filistinliler yeniden Kassam fırlatmaya başladı. Sonuç: Germeye devam. Gerilimi tırmandırma mantığı, mevcut savunma bakanı Ehud Barak'ın göbek adı adeta ve birçok İsrailli de bunu benimsiyor. İsrail savunma güçlerinin İsrail işgaline karşı gösterilere ve taş atanlara gerilimi tırmandırarak yanıt verdiği 2000'de Barak başbakandı: Sivillere öldürme amacıyla ateş edildi, aralarında birçok çocuk da vardı. Şaşırtıcı olmayan biçimde Filistinliler verilen dersi anlamadı ve kendi tırmandırma taktiklerine başvurdular. Şu anki noktaya işte böyle geldik -İsrail cezalandırma uygulamalarını artırdıkça daha da gelişen, her tür ev yapımı roket.
Gerilimi tırmandırma taktiğinin saçmalığını yarım yamalak da olsa tartışan kitaplar, yazılar yazıldı, birkaç film çekildi. Fakat Gazze'nin 1.5 milyon sakini üzerinde daha da fazla baskı uygulanmasını destekleyenlerin umurunda değil. Bu onların dört arazdan mustarip olduklarını gösteriyor: Hafıza kaybı, dar kafalılık, zihin bulanması ve öğrenme güçlüğü. Hafıza kaybı, mevcut durumun sorumlularının gerilimi tırmandırma taktiğinin sözüm ona memnun edici sonuçları üzerine günlerden aylara uzanan bir süreç için kafa yormasına imkân veriyor. İsrailliler son Kassam saldırısından hemen önceki ölümcül İsrail saldırısını unutuyor. Ve bugünkü Kassamlarla intifadanın başında öldürülenler arasında bağ kurmadıkları için, elektrik kesintilerine bağlı su kıtlığının, kanalizasyon sisteminin çöküşünün, açlık ve soğukla boğuşmaya içkin aşağılanmanın ne sonuç vereceğini de tahayyül edemiyorlar. Hafıza kaybı yüzünden İsrailliler gelecek hakkında düşünmüyor: Tam da şu an Filistinlilerin, bütün Müslümanların, bütün Arapların yaklaşımları geçici sükûneti darmadağın edecek biçimde formüle ediliyor.
Gerginliği tırmandırmayı destekleyenlerin dar kafalılığı, Gazze'den yapılan yayınları izleyip bunun işe yaradığını düşünmelerine imkân veriyor. Ekranın arkasında ne olduğunu görmüyorlar. İnsanların sergilediği karşılıklı yardımlaşmayı, dayanıklılığı ve mizahı, komşu Mısır'daki inatçılığı ve siyasi baskıyı görmüyorlar.
Zihin bulanıklığı bu taktiği destekleyenlerin, Gazze'nin ayrı bir coğrafi ve demografik bölge olduğuna, orada yaşayanların akıbetlerinin de diğer Filistinliler için anlam ifade etmediğine inanmasına yol açıyor. Zihin bulanıklığı İsraillilerin meseleyi Yeşil Hat'a bağlamasına ve oraya sadece Filistinliler hattı geçip saldırı düzenlediğinde kutsal yer muamelesi yapmasına neden oluyor. Yeşil Hat'tı istedikleri her an, yerleşimlerle, ayrı yollardan, bombardımanlarla ve askeri emirlerle geçebildiklerini unutuyorlar. Ve bu, Filistinliler Kassam yapmayı öğrenmeden çok önce başladı. Mesele öğrenme zorluğuna bağlanıyor. Gerilimi tırmandırma taraftarları, bu taktiğin Hamas üzerinde halk baskısına yol açacağından emin. Fakat Filistinliler müzakerelerde ablukanın, ekonomik yıpratmanın, toprak gaspının ve ayak diremenin, Hamas'ın başarısızlığından çok, Filistin Yönetimi'nin başarısızlığına delalet ettiğini unutmuyor. Gerilimi tırmandırma havarileri, Gazze'deki geçişlerin kapatılmasının, dünyaya unutmayı pek sevdiği şeyi, yani İsrail'in işgalci olduğunu, saldırgan olduğunu hatırlattığı gerçeğini görmezden geliyor. Öğrenmekte zorlananlar ve dar kafalılar, gerilimi tırmandırmanın sadece güvenlik açısından değil, ahlaken de iflas ettiğini görmüyor. (İsrail gazetesi, 23 Ocak 2008)

radikal