Filistin halkına uzun süredir uygulanan ambargonun ardından hava, kara ve deniz yoluyla yapılan İsrail saldırıları sonucu Gazze'de meydana gelen durumu tüm yönleri ile irdeleyen bir raporlama çalışması yapmak, İsrail'in Gazze'de işlediği insanlık suçu ve soykırımı dünya kamuoyuna taşımak ve İsrail'in yargılanması amacıyla oluşturulan Uluslararası Hak İhlalleri Gözlem Komitesi'nin hazırladığı "Gazze Ön Çalışma Raporu" bugün yapılan bir basın açıklaması ile kamuoyuna duyuruldu.
Gazze'de resmi kurumlar, işyerleri, hastaneler ve Gazze halkı ile yapılan görüşmeler sonucunda hazırlanan "Gazze Ön Çalışma Raporu"nun sunumunu yapan ve Gazze'deki izlenimlerini anlatan Ayhan Küçük, Filistin'de yaşanan zulmün yerinde yapılacak incelemeler ve görüşmelerle tespiti ve teşhirinin sağlanacağı, toplanan belge ve dokümanlarla bölgede yaşanan insan hakları ihlallerinin veri tabanının oluşturulacağı bu proje ile Gazze'de hastanelerdeki durum, hastaneye getirilmeden yaşamını yitirenler, saldırıya maruz kalan yerler, kayıp olan şahıslar ve temel ihtiyaç maddelerine ulaşım ile ilgili yapılacak araştırmaların resmi belgelerle raporlanacağını belirtti.
Ayhan Küçük Gazze'deki gözlemlerini şu şekilde aktardı "Gazze'deki hastaneleri ziyaret ettik ve yaralılarla görüştük. Şehir merkezini dolaştık. Dükkanların boş raflarına bakınca ambargonun etkilerini gördük. Sosyal İşler Bakanlığına ait İnsani yardım malzemelerinin depolandığı merkezleri gezdik. Türkiye'den birçok yardım kuruluşunun malzemelerinin orada olduğunu gördük. Gün içinde de bombardıman devam ediyordu. Ama halk sanki hiçbir şey olmuyormuş gibi hayatına devam ediyordu. Özellikle çocukların neşesi ve umursamazlığı dikkat çekiciydi. Herhalde İsrail'in de en fazla dikkatini bu çekiyordu. İsrail, karadan, denizden ve havadan apachi helikopterleri ve F16 uçakları ile bu neşenin ve umursamazlığın intikamını alırcasına sürekli yaşamın sürdüğü sokakları füzelerle vuruyordu. Ama yinede çocukların neşesini gölgeleyemiyordu."
Küçük sözlerini şöyle sürdürdü "Gazze'de Şifa Hastanesi'ne gittik. Dünyanın farklı bölgelerinden gelen doktorlarla tanıştık. Gazze gündüz sıcak gece ise soğuk. Şehrin %80'inde elektrik yok ve şehir karanlık. Ailelerin nüfusları kalabalık. Evli olan orta yaşlı bir Gazzeli'ye çocuk sayısını sorduğunuzda 7 ila 14 arasında cevaplar alıyorsunuz. Şehrin merkezinde vurulan yerleri gezdik. Gazze İslam Üniversitesi'nin 1.000m2'lik 5 katlı laboratuar binası ve şehrin merkezinde, iş yerleri, Birleşmiş Milletler Okulu, camiler ve ambulanslar ve kamu binalarının tamamı İsrail füzeleri tarafından vurulmuştu. Gazze Teknik Üniversitesi'de ağır bombardımana tutulmuştu. Savaş öncesi Gazze'nin en lüks binalarını ve fabrikaların olduğu Cebaliye bölgesinde binalar, portakal bahçeleri, hayvan çiftlikleri, orta ölçekteki sanayi tesisleri önce İsrail füzeleri ile vurulmuş daha sonra dev buldozerlerle yerle bir edilmişti. Binlerce hayvan ölüsü toprak altında idi. Yüzlerce evin enkazı moloz yığını, onlarca üretim tesisi de demir yığını haline getirilmişti. Tarım alanları ve seralar yok edilmişti."
Basın açıklaması sonunda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Ayhan Küçük, Gazze'de yaşanan tüm bu olaylara rağmen Gazze halkının moralinin çok olduğunu belirterek, "Bizler de Gazze'de yaşananları unutmamalı ve İsrail'in işlediği savaş suçu ile yargılanması için elimizden geleni yapmalıyız" dedi. Gazze'ye giden MAZLUMDER İstanbul Şubesi Uluslararası Hak İhlallerini İzleme ve Önleme Komitesi'nin ilk heyeti İstanbul'a döndü.
Gazze'de resmi kurumlar, işyerleri, hastaneler ve Gazze halkı ile yapılan görüşmeler sonucunda hazırlanan "Gazze Ön Çalışma Raporu"nu PDF formatında indirmek için buraya tıklayınız. |