‘Kıtlık zamanında tanrılarını yediler, tanrıdan korkmadılar!’

‘Kıtlık zamanında tanrılarını yediler, tanrıdan korkmadılar!’

‘Tanrı ölmüştü.’ der, Gromiko...

Sovyet Rusya’da 27 yıl dışişleri bakanlığı yapan ünlü Gromiko’nun hatırâtında çizdiği tablo ilginçtir.

Stalin ağır hastadır, ölüm yatağında.. Polit-Büro üyeleri etrafında.. Acılar içinde kıvranan Stalin’in başı yana düşüverir.

‘Tanrı ölmüştü.’ der,  Gromiko.. Oradaki nice ünlü komünist liderler de şaşkın, dünyaları yıkılmıştır.

***

Üç sene sonra ise.. Yeni lider Kruşçef, ‘tarihimizin en utanç verici bir diktatörüydü..’ diye Stalin’i lanetler.. Ve mumyalı cesedi, Kremlin duvarından çıkarılıp atılır.

Nâzım Hikmet de yeni efendiye ayak uyduran bir şiir yazar: Taştan, tunçtandı heykelleri.. / Resimleri her taraftaydı.. /Çorbamızın içindeydi bıyıkları..  /Ve bir gün, o taştan, tunçtan heykelleri yok oldu üzerimizden..’diye..

Stalin’in takipçileri bir koruma kanunu çıkarmayı akledememişlerdi.

(Sakın, ‘Başkalarının çapağını görürken, kendi gözündeki merteği niye anlatmıyorsun?’demeyiniz.)