Topluluk adına". Basın açıklamasını okudu.Açıklamanın tam metni aşağıdadır.

Başörtüsüne özgürlük mücadelemizde Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu olarak 201.Haftayı da geride bırakmış olduk. Bu meydanlarda haklarımız bizlere tekrar geri verilinceye kadar mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir. Başörtüsü kadının dini vecibelerinden dolayı kullandığı bir örtüdür. Başörtüsü yasağı temel insan hakkı ihlalidir. Yasağı görmezden gelmek, sorunu çözmemektedir. Başörtüsü sorununu çözme işini sadece iktidara havale edenler büyük bir yanlışa düşmüşlerdir. Hala da bu tutumları devam etmektedir. Çözüm ne iktidarda ne de Muhalefettedir. Çözüm sensin. Çözecek olanda senin samimi olman, hakkını istemenden geçmektedir. Kurtuluş savaşını, Kadınların tesettürden kurtulma savaşı olarak göstermek isteyenler var, kurtuluş savaşının hedeflerinden birinin bu olduğunu söyleyenler var.İşte esas ayrımcığı kendileri yapmaktadırlar. Darbe ortamında çıkan, özgürlükleri kısıtlayıcı anayasanın kalması gerektiğini hala ısrarla savunanlar var, neden bu ısrarınız? Hak ve özgürlüklere bu kadar kapalı kalmayın! Ülkemizin düzlüğe çıkması birlik ve beraberliğimizin sağlanması ile olacaktır.Özgürlüklerin önünü açmaktan korkmamak lazım.



BASIN AÇIKLAMASI TAM METNİ:

201.HAFTA BAŞÖRTÜSÜNE ÖZGÜRLÜK BASIN METNİ

Değerli basın mensupları, değerli halkımız.

Başörtüsüne özgürlük mücadelemizde Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu olarak 201.Haftayı da geride bırakmış olduk. Bu meydanlarda haklarımız bizlere tekrar geri verilinceye kadar mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir.

Başörtüsü kadının dini vecibelerinden dolayı kullandığı bir örtüdür. Başörtüsü yasağı temel insan hakkı ihlalidir. Yasağı görmezden gelmek, sorunu çözmemektedir. CHP'nin seçim öncesi yapmak istediği çarşaf açılımı, Kur'an Kursları açılımlara karşı çıkmanın bu ülkeye hiçbir faydası olamaz. Açılım halk adına, inanç özgürlüğü adına yapılıyorsa buna sonuna kadar sahip çıkmamız gerekmez mi? Önemli olan siyasi çıkar vesilesi yapılmasın. Hiç kimse başörtülüleri oy metası olarak düşünmesinler. Onlarda sizlerin gibi devlete vergi veren, çocuğunu bu devlette okutup askere gönderen bacılarımız, annelerimizdir. Kurtuluş Savaşında Mehmetçiğe cephane taşıyanlar, kendi yavrusunun üstünü örtmeyip vatan kurtulsun diye mermiyi örten, Çanakkale'de yavrusunu kına yapıp vatana kurban olsun diye gönderen yine Başörtülü kadınlar değil midir!

Başörtüsü sorununu çözme işini sadece iktidara havale edenler büyük bir yanlışa düşmüşlerdir. Hala da bu tutumları devam etmektedir. Çözüm ne iktidarda ne de Muhalefettedir. Çözüm sensin. Çözecek olanda senin samimi olman, hakkını istemenden geçmektedir. Haklar ancak talep etmekle alınır. Bunun içinde ilk yaptığımız eylemde de bunu belirttik. Toplumun tüm kesimlerinin mutabakatıyla hazırlanacak özgürlükçü bir Sivil Anayasa ile çözüm sağlanmalıdır. Kısmi Anayasa değişiklikleri ile çözüm elde edilemez. İktidar ve muhalefet Sivil Anayasa üzerinde STK'ların görüşlerini de alarak bir an evvel çalışmaya başlamalıdır.

Yasak taraftarları, başörtüsü aleyhinde çirkin karalamalarına devam ederken, hezeyan dolu açıklamalar birbiri ardına gelmeye başlamıştır. Kurtuluş savaşını, Kadınların tesettürden kurtulma savaşı olarak göstermek isteyenler var, kurtuluş savaşının hedeflerinden birinin bu olduğunu söyleyenler var.İşte esas ayrımcığı kendileri yapmaktadırlar. Kurtuluş Savaşı düşmana karşı verilen birlik ve beraberliğin neticesinde kazanılmış onurlu bir mücadeledir. Kurtuluş Savaşımız ülkemizi bölmeye çalışan dış güçlere karşı verilmiş bir mücadeledir. Bu ülkede kürt-türk, alevi-sunni, sağ-sol, başörtülü-başörtüsüz ayrımı yapmaya çalışanlar kesinlikle amacına ulaşamayacaklardır. Halkımız buna prim vermeyecektir.


Darbe ortamında çıkan, özgürlükleri kısıtlayıcı anayasanın kalması gerektiğini hala ısrarla savunanlar var, neden bu ısrarınız? Hak ve özgürlüklere bu kadar kapalı kalmayın! Ülkemizin düzlüğe çıkması birlik ve beraberliğimizin sağlanması ile olacaktır.Özgürlüklerin önünü açmaktan korkmamak lazım.

Yasak sürüyor duyuyor musunuz ? Bu yasak sürdüğü müddetçe bu meydanda özgürlük mücadelemize devam edeceğiz.

KOCAELİ İnanç Özgürlüğü Platformu adına Medine Küçük