Abdurrahman Dilipak
Kripto ilişkiler
Yoksa siz bu Bitcoin işini sadece bir kripto para işi mi sandınız! Daha fazlası da var. Kripto deyince genel olarak iki şey akla geliyor: “Siyasal inancını, gerçek düşüncesini belli bir gaye için gizleyen kişi“ ya da “gizlilik değeri taşıyan belge”. Aslında doğru olan “dijital para”.. Veri madenciliği ürünü olan bir para. Parayı eskiden devletler üretirdi. İlk paranın kendisi bir değerdi. Belli bir gram ağırlığına sahip altın ve gümüş parada bir de kıralın mührü vardı. Sonra plastik para çıktı, yani şu kredi kartları, teminat mektupları, senetler, derken kontörle jetonla tanıştık. Bugün dijital parayı konuşuyoruz. Diğer paraları üreten ve o paraların işlem gördüğü ulusal ve uluslararası bir sistem vardı. Daha sonra FED, LİBOR, Dünya Bankası, IMF gibi yapılar ortaya çıktı. ABD doları rezerv para olarak kullanılmaya başlanınca ve paranın altın karşılığı bir teminatı da kalmayınca aslında 1970’lerde dananın kuyruğu koptu. Bugün artık yeni bir Bretton Woods’dan söz ediliyor.
Doların bugün, dijital para kadar bile bir değeri, karşılığı yok. Bu karşılıksız parayı, İrangate skandalı ile ortaya çıkan bir de ayrıca hiçbir karşılığı olmayan farklı bir versiyonu daha olduğu, proje dolarları ile ABD’nin birtakım ülke ve şirketleri, örgütleri fonladığı ortaya çıktı.
Şimdi FED ve AB merkez bankası Digital Paraya geçmekten söz ediyorlar. FED şimdiden Digital Paraya geçiş için hazırlık yapmaya başladı bile. FED’in senaryosu bütün dünyada geçerli tek bir para sistemi olacak, Great Reset sonrası yeni normal dönemde, kişilerin şirket ve örgütlerin, yani tüzel kişilerin ve bunların toplamı olarak devletlerin birer Ekonomik Performans Pass.’ı olacak.
Tabii, daha önce ABD kendi dijital para sistemini üretince, eldeki dolarları bununla takas edecek. İşte tam bu noktada büyük bir şey olacak. ABD ülkelerden gelecek bu paraların önemli bir kısmını ödemeyecek, başta Çin olmak üzere. Offshorelardaki, bankalardaki paralar zaten kayıtdışı, onlar ambargolu ülkelerden aktarılan paralar, silah, uyuşturucu paraları ile ilişkilendirilip karşılığı ödenmeyecek. Zaten onların bir kısmı proje doları olduğu için sahte para kategorisinde olduğundan zaten buharlaştırılacak. Ülkelerde, kişilerin kasalarında, döviz bürolarındaki dolarlar bankalar üzerinden merkez bankaları bilgilendirilerek ABD’ye gönderilip, karşılığında dijital para alınacak ama, onların da büyük bir kısmı aynı gerekçe ile ödenmeyecek.
ABD CoVID’in faturasını tazminat olarak Çin’e ödetmek istiyor. Bu fatura 2 trilyonun üstünde bir rakam ifade ediyor. Çin’se dijital para üzerinden elindeki dolar stoğunu ASEAN bölgesi, Türkiye üzerinden Rusya, Arap yarımadası, Türk Dünyası ve Afrika’ya yönlendirerek buralardan maden alanları, fabrikalar, değerli madenler alıyor. Bu paraların büyük bir bölümü de bir şekilde patlayacak.
Bakın bu alemde bizim Faruk Fatih Özer’in götürdüğü iddia edilen para denizde bir kum tanesi gibidir.. Kayıp para nasıl kayboldu bilmiyoruz. Gerçek rakam ne, onu da bilmiyoruz. Aslında bu sistemde para kaybolmaz. Birisinin cüzdanına girmiştir. Kim o, onu bulamayabiliriz. Bunun bir hukuki teminatı, denetimi yok. Özer’e bunun hesabını sormak kolay, gücünüz yetiyorsa Bill Gates çetesine sorun hesabını. Adam Türkiye’de bu işler olurken, NASA ile birlikte uzaya yeni bir füze fırlatmanın telaşındaydı. Adam her gün Özer’in götürdüğünün 10 katını götürüyor. Milyonla çalan mesned-i izzette ser-efraz, birkaç kuruşu mürtekibin cây-ı kürektir. Bu arada kendileri, uzay yarışında bizim stratejik ortağımız olur biliyorsunuz!
Söylüyorum, uyarıyorum, ama nafile.. Göreceksiniz yine aynı çukura düşeceğiz. Bu emeksiz kazanç birilerinin başını döndürüyor ve gözleri kör ediyor. Kendini çaresiz hisseden müflislerin sığınağı oluyor bu dünya ve orada da bir darbe daha yiyorlar.
Bugünkü dijital para daha önceki digital para ile birçok benzerliği olsa da aynı şey değil. Buradan para kazanmak isteyenlerin çoğu bu para ve bu para konusunda aracılık eden kuruluşlar hakkında yeterli bilgi sahibi değiller. Bu işlemlerin ne kadar güvenilir oldukları hakkında da bir bilgileri yok. Bu para ellerinde kalsa nasıl kullanacaklarını da bilmiyorlar.
Biz hep Bylock diyoruz da, mesela kripto para üzerinden çok daha güvenli illegal haberleşme mümkün. Ya da Black Web üzerinden her türlü karanlık işler yapılıyor.
Bakın Great Reset dedikleri büyük sıfırlama ile her şey sıfırlanacak. Bu kripto paralar da. Aslında bu paralar bir kripto yazılım. Özellikle otonom robot ve araçların güvenli bir şekilde şifrelenmesi için bu önemli bir “sanal mülkiyet” değeri taşıyor. Ama kimse bunu da düşünmüyor.
Sanal para üretimi enerji tüketimine paralel ciddi bir çevre kirliliğine sebeb oluyor. Sistem inanılmaz radyasyon yayıyor. Oyun salonları kapatıldı, o yüksek kapasiteli oyun konsülleri ya kripto para ya da kumar için kullanılacaktır. Bir de artık bu paraları üretmek için insana ihtiyaç yok, yapay zeka o işi görüyor. Şu haberi gördünüz mü bilmiyorum: ABD’de Christie’s Müzayede Evi’nin satışa çıkardığı Mike Winkelmann imzalı bir dijital sanat eseri olan “Everydays: The First 5000 Days” isimli eser, son 13.5 yılda her gün bir parçası yayınlanan 5 bin ayrı çizimden oluşan bu dijital kolaj 69 milyon dolara alıcı buldu. Tamamen dijital ortamda oluşturulan bir sanal tabloyu satın alan açık artırmayı kazanan alıcı ise ödemeyi, “Takas edilemez jeton” olarak tanımlanan NFT isimli kripto para ile yaptı. Bu şekilde sanal ortamda üretilen bu entelektüel sanatsal mülkiyet değeri taşıyan digital kolaj dünyanın en pahalı sanal parası olma özelliğini de korumuş oluyor. Eseri yapan da, satın alan da dijital imza ile mülkiyet hakkı ile birlikte telif hakkı da korunmuş oluyor. Bu örnekte kaydi bir sistem de oluşturulmuş oluyor. Eser böylece sürekli olarak izlenip muhasebeleştirilebiliyor. Mesela yarın eser sahibi, bunun görselini izleme imkanı veren her biri 100 dolar olan 10.000 eseri kriptolanmış bir şekilde aslı kendinden olmak üzere 10.000 kişiye satabilir ve onlar da aynı zamanda her biri bu eserin on binde birine ortak olabilir.
Bu çocuklar sağdan soldan VIP birilerinin paralarını digitale çevirmiş olabilirler. Bu ihtimali de akıldan uzak tutmamak gerek. Ya da birtakım mali transfer operasyonlarına aracılık etmiş olmaları da mümkün. O zaman bu iş daha da içinden çıkılmaz bir hal alır. İnşallah bu çocukların başına bir iş gelmez. Aceleyle yeni bir düzenleme de yanlış olur. Geç kalınarak yanlış yapıldı, acele edilerek yeni bir yanlış daha yapılmamalı. Unutmayalım ki öfke ve panik ile kalkanlar zararla otururlar.
Bu işin arkası gelecek. Bir sanal alem daha birçok kişinin canını yakacak. Bu oyun yeni başlıyor daha. Daha sırada devletler var. Asıl büyük oyuncu ABD, Çin, Rusya ve batılı devletler.. Türkiye çoğu zaman olduğu gibi bu konuda da köprü, onlar için iyi bir pazar gibi sanki! Bu oyuna dikkat.
Selâm ve dua ile.