"Kur’an’ı iyi Anlamak, Onu Güzel Okumanın Neresindedir?
Milli Gazete Yazarı: "Yakında başka kanallarda hiçbir kural dinlemeden farklı formatlarda bu tür yarışmalar yaparlarsa hiç şaşırmayın” uyarısında bulundu.
TRT-1 televizyonunda Güzel Kur’an Okuma Yarışması üzerine çok konuşuldu ve üzerine çeşitli kesimlerden yazılar yazıldı.
Bu yazıların peşine takılacak değiliz; ama ‘oh ne güzel’ diyecek halimiz de yok.
O halde ortasını bulmaya çalışalım.
Sakın ha zaten başımıza gelenler hep bu ortasını bulma ayarlarında geldi falan demeyin.
Bir şeyin vasatı her zaman düşük olanı demek değildir, kimi zaman “mutedil” olana işaret eder.
Kur’an’ın hayatın orta yerine ikame edilmesi olması gereken bir şey. Bu haliyle kapalı kapılar ardında okumaktan, hayattan yalıtılmış biçimde ezberlenmesinden iyidir.
Kur’an okumayı ve dinlemeyi törenleştirmek öteden beri çokça dertlendiğimiz bir konu.
Tabi ki Kur’an alelade bir okumaya kurban edilmemeli.
Tabi ki Allah’ın insanlara aklı kullanma kılavuzu ve de yol rehberi olarak gönderdiği bir kitap senfoniye indirgenmemeli.
Sesten söze gidilebiliyorsa ne âlâ!
Kur’an’ı güzel okumaya itirazımız yok, fakat bu okuma anlama nüfuz etmiyorsa şekli özün yerine yerleştiriyoruz demektir.
Bu yarışmanın bir başka tartışma götüren tarafı “O Ses Türkiye” gibi şarkılı türkülü ses yarışmalarının kopyası olması.
Şarkı yarışmasının formatının Kur’an’ı güzel okuma yarışmasına aynen adapte edilmesi izleyenlerin zihinlerine gelgitler yaşatabiliyor.
Uyarlama bir yere kadar normal karşılanabilir, fakat ilahi bir kelamı insan ürünü bir sözle aynı ölçütlere indirgemek kolay hazmedilebilir bir şey değil.
Üstelik ucunda değişik maddi ödülleri barındıran bir yarışma bu.
Reytinginin iştah kabartma gibi bir tehlikesi de yok değil.
Yakında başka kanallarda hiçbir kural dinlemeden farklı formatlarda bu tür yarışmalar yaparlarsa hiç şaşırmayın.
Hızlı namaz kılma yarışması.
Survivor benzeri hayatta kalmaya yönelik uzun günlerde oruç tutma yarışması gibi yarışmalar ekranlara gelirse şaka zannetmeyin.
Televizyona sunulan, televizyondan sunulan her şey show malzemesidir.
Show ise kitlelerin bakmakla yetindikleri üzerinde düşünmeye gerek görmedikleri, düşünmenin yerini seyretmenin aldığı bir düzenektir.
Ekrandaki hocaların zamanla anlattıkları şeyden ziyade kendilerini insanlara takdim eder hale geldiklerini görüyoruz.
Parmağın işaret ettiği yere bakmıyor kimse, parmağın kendisine dikkat kesilmiş durumda.
TRT şayet izleyicisi bol bir Kur’an programı yapmak istiyorsa bunu bir örneği taklit ederek değil, kendisi başkaları tarafından taklit edilecek özellikte yapmalıdır.
Hafız olmak sadece Kur’an’ın harf, kelime ve cümlelerini muhafaza etmek değil anlamı da koruyup gözetmektir.
O halde cümlemizi şu soruyu sorarak bitirelim: Kur’an’ı iyi anlamak bu güzel okumanın neresindedir?