Fazilet Partisi eski İstanbul Milletvekili Merve Kavakçı, Kudüs TV'nin Azerbaycan Hicab Tutsakları Özel Yayını'nda yaptığı konuşmada, hicab yasağı ve hiab yasağını protesto ettikleri için siyasetçi, alim ve aydınların tutuklanmasına sert tepki gösterdi.

Hicab yasağı ve tutuklamalarınan dolayı Azerbaycan hükümetini şiddetle kınadığını söyleyen Kavakçı konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Azerbaycan önemli bir şansı yakalamış bir ülkeydi. Kominizmin tesirinden kurtulmaya çalışan bir halk var. İslamlaşma bilinci içerisinde olan bir halk var. Azerbaycan'da bütün baskılara rağmen milletin hakimiyetini savunan bir halk var. Ancak son dönemlerde gördüğümüz başörtüsü yasağı, Azerbaycan'ın Türkiye'yi bir model olarak alması da düşünülebilir. Bunun sor derece zararlı bir durum olduğuna inanıyorum. Bu yasağın Azerbaycan'a, hem siyasal, hem ekonomik hem de kültürel anlamda bir zarar getireceğine inanıyorum.

Türkiye Cumhuriyeti bütün dünyada yapılan siyasi çalışmalarda veya akademik literatürde diğer İslam ülkelerine bir model olarak sunulmakta. Çünkü, Müslüman olmasına rağmen laikliğe dört elle sarılmış bir ülke olarak görülmekte. Ekonomik anlamda ise diğer ülkelerden önde olması sebebiyle de "bakın, neden Türkiye gibi olmuyorsunuz?" diye bir alt söylem var, dünyanın farklı karar organizmalarında. Benim eleştirdiğim budur.

Burada Türkiye'nin model alınmasına dikkat çekişimin nedeni bu. Ayrıca Türkiye'de de başörtüsü yasağı devam ediyor bir çok alanda. Azerbaycan gerçekten demokrasi yakalayabilecek potansiyele sahip bir ülke. Ama bir türlü komünizmin tesirinden kendisini kurtaramadı. Güç odakları da statükoyu elinde tutmaya çalışıyor. Statüko da belli yasakları beraberinde getiriyor. Türkiye'deki başörtüsü yasağının sonuçlarına baktığımızda, bu durum Azerbaycan'a uzun dönemde zarar verecektir. Onun için bunu şiddetle kınıyorum"

Amerika George Washington Üniversitesi Öğretim Görevlisi olan Merve Kavakçı, Azerbaycan müslümanlarının Türkiye müslümanları ile aynı süreçlerden geçtiğine dikkat çekerek konuşmasını şöyle tamamladı:

"Azerbaycan'daki kardeşlerimiz de biz de aynı kaderin yolcularıyız. Benzer tecrübelerden geçiyoruz. Bizim şahsi olarak oluşturacağımız gönül bağlarının da ötesinde, ülkemizin liderlerinin, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin Azerbaycan'a bu konuda eleştirmesini ve bu konuda bir inisiyatif kullanmasını istiyorum. Bunu da buradan ayrıca yetkililere duyurmak istiyorum. Eğer Türkiye olarak diğer İslam ülkelerine liderlik yapacaksak, nitekim bu dönemin hükümeti buna soyunmuş durumda, o zaman doğru anlamda liderlik görevini üslenmek gerekiyor.

Türkiye Cumhuriyeti'nde bu ana kadar, yıllardır, binlerce kadın erkek müslümanı, on yıllardır zulme uğratıp reva gören bir sisteme sahip bir ülkede, bu laiklik bize hayır getirmedi, Azerbaycan'a da hayır getirmeyecektir. Din özgürlüğü insani bir haktır. Bu zaman ve çağda herkes dinin gereklerini istediği gibi yaşama hakkına sahiptir. Bu konuda bizim bir liderlik yapmamız gerekiyor. Azerbaycan'ın bu kominizmin din düşmanlığı, İslam düşmanlığı tutumundan silkinmesine yardımcı olmamız gerektiğine inanıyorum."

arasbulten.org