Metiner: Kulağımıza Hiç de Hoş Olmayan Şeyler Geliyor.

Metiner: Kulağımıza Hiç de Hoş Olmayan Şeyler Geliyor.

"Kulağımıza hiç de hoş olmayan şeyler geliyor Gözlerimizle gördüklerimiz çok daha rahatsız edici".

AKP İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner, darbe girişiminin ardından Gülen cemaatine yönelik olarak başlatılan soruşturmaların "sulandırıldığını" ifade etti. "FETÖ iltisakı bilinen isimlerin beraat ettirilmesi veya iki gün önce tutuklanan birinin serbest bırakılması gibi olaylar milletimiz tarafından hiç de hayra yorulmuyor" diyen Metiner, "Bu dava birileri tarafından fena sulandırılıyor. Ve milletimizin öfkesi hiç de hak etmediğimiz halde üstümüze çekiliyor. Bu da bizi fena halde rahatsız ediyor, biline" görüşünü dile getirdi. 

Mehmet Metiner'in "Delil yoksa niye tutukluyorsunuz varsa niye salıyorsunuz?" başlığıyla yayımlanan (12 Haziran 2017) yazısı şöyle:

Kulağımıza hiç de hoş olmayan şeyler geliyor.

Gözlerimizle gördüklerimiz çok daha rahatsız edici.

Yargısal kimi işlemler milletimizin yargıya olan güvenini her geçen gün aşındırıyor. 

Yargıda bir sorun var.

"Güçlü-güçsüz" veya "adamı olan-olmayan" ayrımı üzerinden oluşan algı, korkum o ki AK Parti'mize de zarar verecek.

Kimin suçlu olup olmadığına elbette yargı karar verecek.

Kimin tutuklanıp serbest bırakılacağına da...

Yargı bütün bu işlemleri delillere bakarak yapacak.

Bizler dosyalardaki delilleri bilebilecek konumda değiliz, eyvallah.

Lakin kulağımıza gelen kimi haberler veya gözlerimize sokulurcasına ortaya konulan kimi işlemler yargıya dair konuşmamızı zorunlu kılıyor.

Zira FETÖ davalarında yargısal işlemlerin faturası biz siyasetçilere çıkartılıyor.

Özellikle de ilgimiz olmamasına rağmen liderimize ve partimize...

Milletimiz gittiğimiz her yerde kaygılarını ve hassasiyetlerini bize iletiyor.

Bazen yakamıza yapışıp bizden hesap soruyorlar.

"Bu mu sizin FETÖ'yle mücadele anlayışınız?" diyorlar.

"Serbest bırakılmak için damat olmak mı gerekiyor?" diyorlar.

"Gücü olan çıkıyor!" algısı giderek yaygınlaşıyor.

Ve ne yazık ki buna bizzat yargı sebebiyet veriyor.

Artık bu sorun teşrih masasına yatırılmalı diyorum.

Aksi takdirde çok ciddi yara alırız.

***

Kulağımıza gelen haberler ne mi?

FETÖ'cülüğü tescilli kimi isimler serbest bırakılıyor.

Hem de beraat ettirilerek.

Kayseri'den iki örnek mesela.

Biri Akın Öztürk'ün emir astsubayıyla ilgili.

Akın Öztürk Kayseri'de görev yapmış bir FETÖ'cü.

Darbenin de başını çeken biri.

Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nde uzun yıllar genel müdürlük yaptıktan sonra geçen yıl görevinden ayrılan darbeci paşanın emir astsubayı Ali Üstünel'in, darbe gecesi Öztürk'le sayısız telefon görüşmeleri tespit edilmiş.

Başkaca bilgiler de var ama yeri burası değil.

Şimdi bu isim geçen haftalarda beraat edilerek salıverilmiş.

Gene Kayseri'de, emniyet kayıtlarında FETÖ'cülüğü tescilli Şakir Batmaz beraatle bırakılmış.

Delil var diye tutuklanıyorlar.

Sonra delil yok denilerek salıveriliyorlar.

Hem de beraat ettirilerek.

Sizce de ortada yargı adına bir sorun yok mu?

***

Kadir Topbaş'ın ve Bülent Arınç 'ın damatları meselesi de öyle.

Hadi niye serbest bırakıldıklarını sormayalım.

Birileri bizi zalimlikle (!) suçlamasın diye.

Birileri de delil durumunu bilmeden, hukuk nedir bilmeden konuşuyor suçlamasına maruz bırakmasın diye.

O zaman şöyle soralım: Niye tutukladınız?

Elinizde delil olmadığı halde tutuklama yapıyorsanız kusura bakmayın ama bu yargıya milletin güveni olmaz.

Delil olduğu halde hangi nedenle olursa olsun bırakıyorsanız o zaman da size sorarlar: Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?

Tekraren ve önemine binaen söylüyorum: İki gün sonra bırakacağınız birini ne diye tutuklayarak hem yargı kurumu olarak kendinize, hem de siyaset kurumu olarak bizlere sıkıntı yaşatıyorsunuz?

Benzer durumda olan insanların ailelerinden yükselen itirazları ve eleştirileri göğüsleme işini omzumuza bırakmaya kimin, ne hakkı var?

Başkaca işimiz kalmadı da şimdi de yargısal kimi işlerin siyasi faturasıyla mı uğraşalım?

Demek istediğim şu: FETÖ'cü olduğu besbelli olan veya FETÖ ile kriminal ilişkiler içinde olduğu bilinen isimler konusunda yargı gereğini yapmalı.

Kim ki bu tür isimler için araya girmişse, kim ki makamını ve unvanını kullanarak bu isimleri yargıdan kurtarmak için devreye girmişse bunları kendimizden bilmeyiz.

Mağduriyetler giderilmeli, eyvallah.

Delilsiz-ispatsız suçlamalarla mağduriyetler oluşturulmamalı, eyvallah.

Delilsiz-ispatsız bir anlık bir gözaltı ve tutukluluk hali bile vicdanımızı yaralar.

Lakin FETÖ iltisakı bilinen isimlerin beraat ettirilmesi veya iki gün önce tutuklanan birinin serbest bırakılması gibi olaylar milletimiz tarafından hiç de hayra yorulmuyor.

Bu dava birileri tarafından fena sulandırılıyor.

Ve milletimizin öfkesi hiç de hak etmediğimiz halde üstümüze çekiliyor.

Bu da bizi fena halde rahatsız ediyor, biline.

HAMİŞ

Bu tür yargısal işlemleri eleştirmenin başta Erdoğan olmak üzere AK Parti'ye zarar vereceğini söyleyenlere bilmem ki ne demeli?

Herkes bilsin ki asıl bu tür eleştirilerde bulunmamak, yani Erdoğan ve AK Parti'nin milletin vicdanını yaralayan bu tür işlemler karşısında ziyadesiyle duyarlı olduğunu göstermemek zarar verir.