Salih Neftçi/Star

İnanmayacaksınız... ama profesör maaşlarında aynı petrol fiyatlarına benzer bir artış var.

İnanılmaz rakamlardan söz ediliyor.

Örnekler verelim... Ve nedenlerine girelim.

* * *

İlk örnek Asya'dan...

Profesör kıtlığı bundan iki hafta önce Çin gazetelerinde birinci sayfa manşetten veriliyor ve aynen şöyle deniyordu:

'Hong Kong üniversiteleri tanınmış... Uluslararası ünü olan profesör bulmakta inanılmaz bir sıkıntısı çekiyor ve bu konuda büyük bir rekabet başladı. Ama bu kişilere teklif edilen maaşlar ne kadar yükseltilirse yükseltilsin sonunda Hong Kong üniversiteleri yine de yetenekli akademisyenler bulmakta zorlanıyordu. '

Manşetten verilen bir haber.

Tetikleyen de bizim Hong Kong'daki üniversite rektörünün istifa etmiş olması. Business School'un başındaki son derece yetenekli Dekan da daha 6 ay önce ayrılmıştı... Bu istifalar arka arkaya gelince üniversite fena karıştı.

Burada bir not gerek. Bizim Hong Kong'daki finans departmanı dünya sıralamasında 22'inci. Amerika dışındaki sıralamada ilk 5 arasında. Muhasebe departmanı dünya sıralamasında 35-40 arasında. İşletme departmanının ilk 10 arasında olduğu söyleniyor.

Diğer bir deyimle... Doğu Avrupa ve Orta Doğu'da benzer sıralamada bir üniversite bulmak kolay değil ama kamyonla para verdikleri halde profesörler yine de başka yere gidiyor.

Profesör kıtlığını manşete taşıyan olay bu oldu.

Kuşkunuz olmasın ki herkesi... Ve bu arada Türk üniversitelerini de etkileyecektir.

* * *

Bu fenomenin esas nedeni sanırız şu.

Dünyanın bir çok yerinde, örneğin Çin'de yüksek sayıda yeni ve özel üniversite açılmaya başlandı. Bu bir.

İkincisi... Bu üniversiteler uluslararası üne sahip olmak istiyor. Bunun koşulu da eğitimi İngilizce vermek. Çünkü mesele anadiline bakmadan, en iyi profesörü kadroya almak.

Aynı zamanda öğrencilerin de dünyanın dört bir köşesinden gelmesi gerekiyor ki... Gençler birbirinden öğrenebilsin.

Uluslararası sıralamaya girmek için en önemli koşul da uluslararası ünü olan profesörleri bulup araştırmak ve bunlardan bir kısmını kadroya almak.

* * *

Oysa uluslararası üne sahip olmak öyle bir-iki yılda gerçekleşecek bir şey değil. Kısa vadeli olarak bakıldığında bu çeşit kişilerin arzı sabit.

Ama Çin'den Singapur'a... oradan Türkiye'ye... Hatta hatta Doğu Avrupa'ya her gün yeni özel üniversiteler açılıyor. Bunlar klasik üniversitelerle daha iyi rekabet edebildiklerinden ve genelde daha iyi bir eğitim verdiklerinden gençler de uluslararası rekabete girmeyi planlayan bu yeni özel üniversiteleri yeğliyor.

Kısacası... Tanınmış profesöre talep artanken... Profesör arzı aynı kalıyor ve profesör maaşları da aynı petrol gibi bir füze gibi yükseliyor.

star