Çin'in "South China Morning Post" gazetesi, Çin-İsrail ilişkilerinin "Gazze'deki savaş sonrasında yeni zorluklarla karşı karşıya olduğunu" bildiren bir makalede, "balayının kesinlikle bittiğini" ifade etti.

Gazete, İsrail Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü'nden bir uzman olan Assaf Orion'un şu sözlerini aktardı: "Bu zorluklar arasında kamuoyunun algılarının bozulması, ABD ile Çin arasındaki rekabetin derinleşmesi ve ulusal güvenlikle ilgili artan endişeler yer alıyor."

Orion, "İsrail'in hedefi Çin'le dostane ve verimli ilişkiler kurmaktır ancak aynı zamanda bu ilişkiler Çin'in yaptığı gibi ulusal güvenlik mülahazaları çerçevesinde yönetilmektedir" diyerek, İsrail'in "ulusal güvenliğinin" "ulusal güvenliği" de içerdiğini ifade etti.

Pekin'in Hamas'ı kınamaması ve daha sonra İsrail'i Gazze'de insani krize neden olmakla kınaması nedeniyle Çin ile İsrail arasındaki ilişkiler Gazze savaşının başlangıcından bu yana gergin.

"İsrail", Çin'in İran'ın tepkisine (İran'ın Şam'daki konsolosluğunun hedef alınması nedeniyle işgale karşı gerçekleştirdiği Gerçek Vaat Operasyonu) verdiği tepkiye de öfkelendi; Pekin, çatışmanın tırmanmasından "derin endişesini" dile getirdi. Gazeteye göre çatışma Tahran'ı kınama noktasına ulaşmadı.

Buna göre Pekin'in net Filistin yanlısı tutumunun , İran'la yakınlaşmasının ve İsrail'in en önemli müttefiki ABD ile artan rekabetin görüşlerdeki bozulmanın nedeni olduğu düşünülüyor .

Ayrıca Çin ile İsrail arasındaki ticaret, kısmen iç siyasi huzursuzluklar ve Gazze'deki savaş nedeniyle 2023'te bir önceki yıla kıyasla %7,4 oranında keskin bir düşüş kaydetti.

15 bakanlık ve kurumdan oluşan bir hükümet mekanizması olan Çin-İsrail Yenilik İşbirliği Ortak Komitesi, 2018'den sonra dört yıllık bir aradan sonra 2022'deki sanal toplantısından bu yana toplanmadı.

Ayrıca savaşın başlangıcından bu yana yalnızca az sayıda Çinli yetkili İsrail'i ziyaret ederken, işgal altındaki bölgelere seyahat eden Çinlilerin sayısı 2019'da yıllık 156.000'den şu anda ayda yaklaşık 300'e düştü.