Sadece Fransa değil AVRUPA çöküyor
Cümle çok iddialı, açmayı deneyelim, sonrasında beraber karar verelim.
Yiğit Bulut/Vatan
Bir okuyucum Fransa'dan "elektronik posta" göndermiş. Yazdıklarının ana fikri çok net; Fransa'da ekonomik durum o kadar kötü ki, bunun üstüne "kemiksiz-ilkesiz-Amerika kumandalı" Sarkozy gelince, gelinen nokta içler acısı...
Aynı tip mesajları Amerika'dan da, Almanya'dan da alıyorum... Türkiye'de birçok insanımız da farklı düşünmüyor...
Peki dünya genelinde neler oluyor?
Olan çok açık ve net; sadece ekonomik-siyasal sistem büzüşmüyor aslında aşırı liberal yapı da çöküyor...
ABD ve İngiltere serbest piyasaya tavizsiz bağlılıkları ile dünya lideri olmuşlardır. 19. Yüzyılda Fransa, İngiltere'ye karşı üstünlüğünü aşırı devlet müdahaleciliği yüzünden yitirmiştir. Serbest ticaret 1870-1913 arasında eşi görülmemiş bir büyüme yaratmış, 1. Dünya Savaşı son bulunca büyüme duraklamıştır. Gelişmekte olan ülkelerin en büyük sıkıntısı yerel makamların müdahale etme isteği ve yaptırımlarıdır. 1980'lerde bu ülkeleri saran krizler o politikaların sonucudur...
Karşı görüşler: İngiltere ve ABD, kalkınma dönemlerinde serbestleşmeye değil tam tersine, aşırı düzenlemelere yer vermişlerdir. Örnek: 18. yüzyılda İngiltere, Hollanda ve Belçika'nın sanayideki üstünlüğüne meydan okumak için ithalatı kısıtlayıcı, ihracatı zorlayıcı önlemler almıştır. 19. yüzyılda özellikle 1945'lere kadar dünyanın en çok korunan ve en kapalı ekonomisi ABD ekonomisidir. ABD aynı zamanda bebek sanayileri koruma stratejisinin de anavatanıdır. Gelişmekte olan ülkelere gelince... Neredeyse tamamı 1980 öncesi korumacı dönemde daha başarılı olmuş, iddia edildiğinin tam aksine 1980 sonrası dayatılan neo-liberal uygulamalarla devam eden bir kriz döngüsüne girmişlerdir...
Son soru: Türkiye "çöken Avrupa'dan" kendini nasıl kurtarabilir? Avrupa Birliği'nin kaderine ortak olmak zorunda mıyız?
Not: Euro-dolar paritesinde 1.60 yukarı zorlanıyor. Rakamlar "kağıt" üstünde olsa bile 1.60'lık hatta üstünde bir paritenin anlamı çok açık; çöken AVRUPA...