Abdurrahman Dilipak
Savaş başladı mı?
Derin Gerçekler
Her şey Moskova’daki BRICS+’den sonra başladı. Moskova borsası Dolar ve Euro üzerinden işlem yapmayı durdurdu. İddia o ki, Suudi Arabistan, ABD ile yapılan 50 yıllık Petro dolar anlaşmasını yenilemeyecek. Bunun yerine petrolü Çin RMB'si, Euro, Yen ve Yuan dahil birden fazla para birimi ile işlem yapacaklar. Suudi Arabistan'ın petro-doları terk ettiği ve BRICS+'e katılmakla ilgilendiği yönündeki söylentilerin ardından Edmond de Rothschild Bank, Suudi Arabistan'ın 66 milyar doları aşan en büyük varlık yöneticisi SNB Capital ile ortaklık kuruyor.
Tam bunlar olurken İtalya’daki G7 zirvesinde akılda kalan Biden’in şapşallığından, İngiliz başbakanının Meloni’ye sırnaşmasından başka tek şey ABD’nin Rusya’nın 200 Milyar dolarına el koyması ve bunun 50 Milyar dolarını Zelensky’e vereceğini açıklaması oldu. İtalya’da bunlar olurken Rus nükleer denizaltısı, Küba'ya vardı, Pentagon teyakkuza geçti. ABD, Küba'ya giden Rus deniz filosuna karşı bölgeye savaş gemileri ve uçak gönderdi. Rusya'nın en güçlü nükleer denizaltısı Kazan, Korshakov füze fırlatma firkateyni ile birlikte Havana limanına demir attı.
İçinde "Kazan" isimli bir Rus nükleer denizaltısının da bulunduğu donanma grubu Rus donanmasının sembolü olan “Aziz Andreas haçını taşıyan askeri gemiler “Domuzlar körfezi çıkartmasından sonra aynı bölgede bayrak gösteriyor. Nükleer enerjiyle çalışan “Yasen” sınıfı seyir füzesi denizaltısı Kazan'ın dışında grupta bir de Rus füze firkateyni olan "Amiral Gorshkov" isimli gemi de bulunuyor.
Bugünlerde Global Reset çetesinin Gladyatörleri bir araya gelip, yeni bir asamble kurulacağını ve sürecin bundan sonra bir yapay zeka tarafından yönetileceğini ve aynı zamanda yeni bir global kripto para için düğmeye basacaklardı. Ama görünen o ki bu olmadı ve olmayacak.
Bundan sonra ne olur, bunu kestirmek son derece zor. Herşey mümkün. Dün Amerikan donanması Çin önlerindeydi, bugün Rus donanması ABD önlerinde.
ABD kendi yeni bir BrettonWoods örgütleyemedi ama BRICS+ bu konuda ileri bir adım attı. BRICS ülkeleri kendi aralarında yerli paralarla ticaret yapma kararı yanında, rezerv para olarak da BRICS+’in üreteceği bir Kripto para sistemini kullanma kararı verdiler.
BRICS+ ülkeleri’nin GSYH’sı 33 Trilyon doları buluyor: Çin: 19,37 trilyon dolar, Hindistan: 3,74 trilyon dolar, Brezilya: 2,08 trilyon dolar, Rusya: 2,06 trilyon dolar, Endonezya: 1,39 trilyon dolar, Suudi Arabistan: 1,06 trilyon dolar, Güney Afrika: 399 milyar dolar Üyeliğe başvuranlar: Cezayir: 206 milyar dolar Arjantin: 641 milyar dolar Bahreyn: 44 milyar dolar Mısır: 387 milyar dolar İran: 367 milyar dolar BAE: 499 milyar dolar. Bunların toplamı 33 trilyon doların çok üzerinde bir değer ifade ediyor.
Yarın Dolar, “çöp” olabilir. Çünkü karşılığı olmayan hayali bir paradan söz ediyoruz. Bu konuda en büyük zarar görecekler olanların başında Çin geliyor. Sonra OffShore’lerdeki ya da konteynerlerde gizlenen kayıt dışı, kara para sahipleri ve merkez bankalarındaki rezervler. Tabi, kasasında dolar bulunan herkes, dolarla borçlu ya da alacaklı olan herkes bundan bir şekilde etkilenecek.
Bizde “olmaz olmaz deme, olmaz olmaz” diye bir söz var. Batılılar buna “Siyah Kuğu Teorisi” diyor. Yani bundan sonra herşey mümkün. “Öngörülemezlik hali” söz konusu. Olması mümkün dediğiniz şeyler, ihtimal dışına itilebilecek muhtemel etkiler hesaba katıldığında bir kararsızlık durumu ortaya çıkınca insanların gerçeği görmesini engellemek için bazı merkezlerin manipülasyonlarına zemin hazırlaması ile ortaya çıkan belirsizlik Siyah kuğu teorisi ile açıklanır.
ABD’li bir spekülatör, gelinen noktayı yorumlarken şöyle bir açıklama yapıyor: ABD derin yönetimi bundan sonra daha çok, sorun çıkartan ülke yöneticilerinin LGBTQI+’lerİn sokak kavşağındaki ayak izlerini araştırmaya odaklanacaktır”. Bu bana Epstein dosyalarının işleme alınacağı haberini veriyor. Bu arada söz dinlemeyen bir takım siyasetçi, bürokrat, iş adamının da başına istenmeyen olaylar gelebilir.
O kaynak, Suudi Arabistan’ın tavrını analiz ettikten sonra mesajına şu notu da düşmüş: “Unutmayın, bu devrim televizyonlardan yayınlanmayacaktır”. Evet aslında eğer bu atılan ok hedefine ulaşırsa, bu bir devrim olacaktır ve biz bu devrimi bu defa televizyonlardan izleyemeyebiliriz. Mesela birileri Kaos ortamında kendilerini gizlemek için güneşte patlama bahanesi ile trafoları patlatabilir. Uzaylıların dünyayı istilasından söz edebilirler. Planlı bir şekilde Mehdi’leri piyasaya sürdükten, gökten Mesihi bile artırılmış sanal gerçeklikle indirebilirler. Sonra da İnternet haberleşmesini kesebilirler.
Bu durum sadece OPEC içinde bir tartışma başlatmayacak. Bu süreç FED’i, LİBOR’u da zor durumda bırakacak. Hatta, ABD’nin tüm dünyada itibarına büyük bir zarar verecektir. AB ülkeleri ve İngiltere de, NATO’da ABD baskısından kurtulmuş olacaklar. Bu durum ABD’nin BM üzerindeki baskısını da azaltacaktır. Aynı şekilde bu yeni durum İsrail’in saldırgan politikası üzerinde baskı oluşturacaktır.
Burada ilginç bir durum var. Bu gelişmelerin ardından Edmond de Rothschild Bank, Suudi Arabistan'ın 66 milyar doları aşan en büyük varlık yöneticisi SNB Capital ile ortaklık kurduğunu açıkladı. Rothschild, ülkenin Vizyon 2030 (Gündem 2030) girişimi ile ilgili projelere fon sağlamak üzere daha önce Veliaht Prens Muhammed Bin Salman ile anlaşmışlardı. Edmond de Rothschild saten geçen yıl Dubai'deki yatırımlarını artırmıştı.
Rockefeller ailesinin bu süreçte sesi çıkmıyor. Ama İngiltere’deki tanınmış Yahudi ailesi Rothchild’ler bölgede son derece aktif. Bu aile, bu süreçte sadece Suudi Arabistan’dan değil, Azerbaycan’da da aktif. Bunu da not etmek gerek. Yine not etmemiz gereken bir diğer konu da, İsrail’in kuruluşunda İngiliz yönetimini harekete geçiren ailenin de bu aile olduğunu unutmamak gerek.
Uzmanlara göre, bu değişiklik ABD dolarının değerini ve hakimiyetini tehdit ederek, potansiyel olarak ABD'de finansal istikrarsızlığa ve hiperenflasyona yol açacaktır. ABD dolarında büyük ölçekli bir devalüasyonu tetikleyebilir. Küresel Finansal Etki olarak, Dolardan uzaklaşma, ABD'nde ve potansiyel olarak küresel olarak hiperenflasyona ve önemli finansal istikrarsızlığa yol açabilir. Jeopolitik açıdan bu durum ABD'nin ekonomik etkisini azaltmak ve küresel finans sistemini yeniden şekillendirmek için yapılan stratejik bir jeopolitik girişimleri tetikleyebilir.
Bu arada Putin meydan okumaya devam ediyor: “Dünya bundan böyle eskisi gibi olmayacak. Avrupa-Atlantik güvenlik sistemi yakında çökecek ve yerini BRICS alacak. Avrupa için tehlike Rusya değil, ABD'ye olan kritik ve neredeyse tamamen bağımlılıktır. NATO şemsiyesi altında Ukrayna'daki görüşmeleri reddediyoruz. Zelensky Zaporojye, Herson, Donetsk ve Luhansk bölgelerinden derhal çekilmelidir. Öte yandan Ukrayna’nın NATO'ya katılması asla kabul edilemez. Ukrayna'da işgal altındaki bölgelerin kalıcı olarak Rusya'nın bir parçasıdır. Bu tartışılamaz. Rusya'nın Batı'daki varlıklarının dondurulması da cezasız kalmayacaktır.
Şimdi bakalım, İKLİM politikası, KARBON AYAK İZİ ve SIFIR ATIK yalanlarının akıbeti ne olacak? DSÖ politikalarını uygulayabilecek mi? Netanyahu bundan sonra ne yapacak? CHABAT ve AGARTHA yoluna devam edecek mi? Bu süreçten Amerikan seçimleri nasıl etkilenecek ya da ABD’de bundan sonra neler olacak? Cevabını arayan o kadar çok soru var ki.
Bayramın ilk günü İsrail yönetimine karşı halk ayaklanması vardı. ABD’de 11 Eylül’le ilgili ilginç belgeler ve iddialar yayınlandı. Masonlara, Pedefolik Satanistler ve Siyonistlerle ilgili, MOSSAD’la ilgili ilginç bilgiler ve belgeler yayınlandı. Sürpriz gelişmeler oluyor. Görünen o ki, GlobalReset’çiler için gelecek günler geçen günleri aratacak.
Bizler, alemlere rahmet olarak gönderilen ahir zaman peygamberinin ümmetiyiz. Bizler tarihin yaşayan tanıklarıyız. Biz yaşarken tarih şekilleniyor, farkında mısınız!. “Beklenen gün” geldi mi derziniz!
Selam ve dua ile.