Savcı Yanlış Yaptı
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya nasıl böyle bir hataya düştü?...
Güngör Mengi/ Vatan
Yanlış Yaptı
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya nasıl böyle bir hataya düştü?
En yüksek iddia makamı, kendini savunma durumuna düşürülmemeliydi!
Başsavcı ile “off the record” (yazılmamak kaydıyla) konuşan Referans Gazetesi muhabiri Nuray Başaran aldığı bilgileri “izlenim” başlığı altında yayınladı.
Tabii bunu yapacak. Gazetecinin görevi haber üretmektir, haber varsa bir yolunu bulup okuruna aktaracaktır.
Hiç kimse gazeteceyi, içini dökerek rahatlayacağı ruh hekimi gibi görmesin.
Nuray Başaran, Başsavcı ile yaptığı görüşmeden önemli bilgiler aktarmıştır. Bunlardan özellikle ikisi, kapatma davasının seyrini etkileyecek niteliktedir:
1. AKP türban uyarısını (Başsavcılığın 17 Ocak 2008 tarihli açıklaması) dikkate almış olsaydı bu dava açılmayacaktı;
2. Dava sonunda 40 civarında iktidar milletvekiline siyaset yasağı gelebilir.
Evet, Yargıtay C. Başsavcılığı’ndan yapılan 17 Ocak tarihli açıklama tarihi nitelikte bir uyarı idi. Başsavcılık iktidara iki önemli uyarıda bulundu o gün:
1. “Özgürlüğü, dini esaslar çerçevesinde ele alarak etnik gruplara, mezheplere, ırkçılara haklar vermek olarak görmenin halkı ayrışmaya ve çatışmaya götüreceği açıktır.”
2. “Türbanın özgürlükler içine alınması eğitim kurumlarını mezheplerin, cemaatlerin ve ırkçı örgütlerin faaliyet alanı haline getireceği için sakıncalıdır.”
Bu tespitler devletin, toplumun hafızasına yazılmıştır zaten.
Başsavcı’nın bunları hatırlatması ve “Bu uyarıyı dinleyip zorlamadan vazgeçselerdi belki de kapatma davası açmayacaktım” demeye getirmesi sadece gereksiz değil, sakıncalı da olmuştur.
Başsavcı’ya atfedilen sözlerle iddianame şimdi bir tek türbana indirgenmiş olmadı mı?
Bu doğru bir şey mi?
Yargıtay C. Başsavcısı iddianamesini sunmuş ve görevini yapmıştır. Davanın seyrini etkileyecek söz ve eylemlerde bulunması, onun için de sorumluluk doğuracak bir yanlıştır.
Laik cumhuriyetle kavgası olanların taktiği, yargının kurumsal kimliğini parçalamak ve kişilere indirgemektir. Çünkü Türk halkındaki devlet fikri, kurumları entrikalara ve ihanetlere karşı koruyor.
Bu geleneğin sağladığı güvenceleri feda etmeyelim.
Yargının şu anda hedef olduğu baskı ve iftiralara karşı en etkili savunma çaresi, kurumsal kimliği öne çıkarmaktır.
Bir Başsavcı’yı etkilemeyi düşünebilirler ama Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nı etkilemeyi, onu zedelemeyi hayal edemezler!
*****