Siyonistlerin İran Hayali
Fransız Siyonistlerden Bernard Henry Levy, Arap Baharı'nın İsrail'in lehine geliştiğini söyledi.
15 Aralık'ta Şarkul Avsat Gazetesi'ne yaptığı açıklamasında Levy, Arap Baharı'nın İsrail'in lehine geliştiğini söyledi. Libya devriminde, Fransa'nın askeri müdahalesinin gerçekleşmesinde aktif rol alan Levy'nin açıklamasının ana başlıkları şöyle:
- Ben, Araplardan nefret etmiyorum. Birileri benden nefret edebilir ama ben, benden nefret ettikleri için onlardan nefret etmiyorum.
- Ben Fransız Yahudilerindenim. İsrail'in dostuyum. Ben, İsraillilerin yanındayım. Fakat bunun anlamı Filistinlilerin karşısında olduğum değildir. Hayatım boyuncu Müslüman arapları savundum. 20 yaşındam itibaren Müslüman mazlumlar için mücadele ettim. Aynı şekilde Filistinlileri de savundum.
- Ben, Libya için yaptıklarımı İsrail için yaptığımı söylemedim. Tam aksine, Libya için yaptıklarımı Libya için, insan haklarıi için yaptım.
Söylediğim şey, İsrail'in Arap Baharı'ndan endişelenmemesidir. Çünkü Arap Baharı, bölge ve dünya barışının lehinedir. Arap Baharı'nın İsrail'e zarar vereceğini düşünmüyorum. Diktatörlük İsrail'in aleyhineyken demokratik düzen İsrail'in lehinedir. Ben, bunu söyledim.
- İran'ın bölgede arzuları var. Bölgeye liderlik etmek istiyor. Bu ne pahasına olursa olsun engellenmelidir. Libya devrimiyle birlikte Katar, kendisini bölgesel bir güç olarak ortaya çıkarmayı başardı. Bu devirde, küçük ülkeler bile bölgesel rol oynayabilirler. Bölgesel güç haline gelen Katar, İran'a karşı bir denge unsurudur. İslam dünyası, İran'ın Irak'ta istediği gibi hareket etmesine müsaade etmemelidir.
- Kaddafi, İsrail'in düşmanıydı. Suriye de İsrail'in düşmanı. İran da İsrail'in düşmanı. Esed, düşecek. Esed rejimine karşı uygulanan boykotun derecesi, askeri operasyona ihtiyaç kalmayacak derecede güçlü. Esed düştükten sonra da İran'daki rejim fazla durmayacak.
- Bir kanun var. Halkına ateş açan rejim biter. İran'da rejimi ayakta tutan üç saç ayağı var. Bu saç ayakları sallanmaya başladı. Birincisi, din adamları arasındaki birlik. Kum'daki alimler arasında dahi tartışmalar, itirazlar yaşanıyor. İkincisi, Hamanei'nin İranlı taraflar arasında hakem olmasıdır. 2009 yılında Ahmedinejad'ın yanında durmasıyla maskesi düştü. Güvenilirliğini kaybetti. Üçüncüsü ise korku faktörüdür. Eğer bir halk korkmazsa daha cesur olur. Esed'den sonra Ahmedinejad ve Hamanei'nin yönetimde kalmalarını beklemiyorum.
- Ben, Araplardan nefret etmiyorum. Birileri benden nefret edebilir ama ben, benden nefret ettikleri için onlardan nefret etmiyorum.
- Ben Fransız Yahudilerindenim. İsrail'in dostuyum. Ben, İsraillilerin yanındayım. Fakat bunun anlamı Filistinlilerin karşısında olduğum değildir. Hayatım boyuncu Müslüman arapları savundum. 20 yaşındam itibaren Müslüman mazlumlar için mücadele ettim. Aynı şekilde Filistinlileri de savundum.
- Ben, Libya için yaptıklarımı İsrail için yaptığımı söylemedim. Tam aksine, Libya için yaptıklarımı Libya için, insan haklarıi için yaptım.
Söylediğim şey, İsrail'in Arap Baharı'ndan endişelenmemesidir. Çünkü Arap Baharı, bölge ve dünya barışının lehinedir. Arap Baharı'nın İsrail'e zarar vereceğini düşünmüyorum. Diktatörlük İsrail'in aleyhineyken demokratik düzen İsrail'in lehinedir. Ben, bunu söyledim.
- İran'ın bölgede arzuları var. Bölgeye liderlik etmek istiyor. Bu ne pahasına olursa olsun engellenmelidir. Libya devrimiyle birlikte Katar, kendisini bölgesel bir güç olarak ortaya çıkarmayı başardı. Bu devirde, küçük ülkeler bile bölgesel rol oynayabilirler. Bölgesel güç haline gelen Katar, İran'a karşı bir denge unsurudur. İslam dünyası, İran'ın Irak'ta istediği gibi hareket etmesine müsaade etmemelidir.
- Kaddafi, İsrail'in düşmanıydı. Suriye de İsrail'in düşmanı. İran da İsrail'in düşmanı. Esed, düşecek. Esed rejimine karşı uygulanan boykotun derecesi, askeri operasyona ihtiyaç kalmayacak derecede güçlü. Esed düştükten sonra da İran'daki rejim fazla durmayacak.
- Bir kanun var. Halkına ateş açan rejim biter. İran'da rejimi ayakta tutan üç saç ayağı var. Bu saç ayakları sallanmaya başladı. Birincisi, din adamları arasındaki birlik. Kum'daki alimler arasında dahi tartışmalar, itirazlar yaşanıyor. İkincisi, Hamanei'nin İranlı taraflar arasında hakem olmasıdır. 2009 yılında Ahmedinejad'ın yanında durmasıyla maskesi düştü. Güvenilirliğini kaybetti. Üçüncüsü ise korku faktörüdür. Eğer bir halk korkmazsa daha cesur olur. Esed'den sonra Ahmedinejad ve Hamanei'nin yönetimde kalmalarını beklemiyorum.
israhaber
