Abdurrahman Dilipak
Size kıyamet alametlerinden söz edeyim mi?
Kur’an-ı Kerim’de tarihin sonuna giden yolda 3 büyük alametten söz ediliyor: Dabbetül arz, Yecüc Mecüc ve Emanet sandığı.. Kur’an-ı Kerim’de kıyametle ilgili ayetler şöyle: Ye’cûc ve Me’cûc hadisesi (el-Enbiyâ 94-96), Dâbbetü’l-arzın çıkışın (en-Neml 82), Göğün insanları saracak bir duman (duhân) çıkması (ed-Duhân 11-12), Ayın yarılması (el-Kamer 1).
Hadislerde Mehdi, Mesih, Deccal, Melheme-i Kübra’dan söz ediliyor. Bu konuda çok önemli bir husus, havada karada ve denizde düzen bozulacak. Ekinler talan edilip hayvanlar öldürülecek. Bitki, hayvan ve insanın fıtratı yedikleri ve içtikleri, hava, su, toprak üzerinden bozulacak. Yaratılış gayesi dışındaki şeyler meşruiyet kazanırken, İlahi emirler alay konusu yapılıp, yasaklanacak ya da aksine olan şeyler meşru görülüp teşvik edilecek. Bunu Firavuni bir şekilde, Belan tipi alimler, Karun tipi zenginler üzerinden yapacaklar. Ahlaksızlıkta sınır tanımayacaklar.
Bu anlamda HABAT’a, AGARTHA’ya, İKLİM FİTNESİ, 5G-STARLİNK-NEURA LİNK, NESNELERARASI İLETİŞİM, TRANSHUMANİZM FİTNESİne, CHEMISTRAİL’e, İLAÇ lobisi, TOHUM ve GIDA, SENTETİK ET Lobisi, İstanbul Sözleşmesi, Lanzarote, Finans Sistemi ve tek Para, Akıllı (!?) sistemlere, METAVERSE, WEF, DSÖ, UN WOMAN, IMF, FED, FAO, FDI, LIBOR gibi örgütlere, LGBT, ALİCE Satanist Pedefolik benzeri yapılara ve Karnaval lobilerine dikkat! Bunlar Şeytanın olduğu her yerdeler. Siyaset, Bürokrasi, Tarikat-Cemaat, Media, STK, İş dünyası, Akademi fark etmez. Bu anlamda VIP-CIP, Din ve devlet büyüklerine dikkat, sakın kafanızı kimseye kiraya vermeyin, bunlardan birilerini İlah, Rab, İdol edinmeyin, Parti-Marti hiçbir merkezin kör bir taraftarı olmayalım, onların tolü olmayalım. Adil Şahidler olalım, bir topluluğa olan düşmanlığımız bile, haksızlık yapan ana-babamız da olsa, adil şahidlikten sapmayalım. Yoksa sapkınlardan ve zalimlerden oluruz ve Allah’ın gazabı, dünyada da ahirette de bizi bulur. Haksızlıklar karşısında susanlar dilsiz Şeytan olurlar.. Susmak yok! İlah’lık ve Rab’lik taslayan herkese LA demeden gerçek manada iman edenlerden olmuş olmayacağız.
Dabbet-ül Arz’ın mahiyetini tam olarak bilmiyoruz. Ama hayri bir varlık. Yecüc Mecüc Müfsid bir varlık, muhtemelen MÖ 350 yıllarında gerçekleşen bir olay söz konusu. Zülkarneyn (as) kıssasında söz edilir. Ve yeraltına hapsedildiklerin kapısı muhtemelen Kaf dağı / Kafkasya’da bir bölge. Emanet sandığı aranmakla bulunacak bir şey değil. Bir kıt’a melek tarafından korunup, taşınan bir sandık.
Büyük günahların artması, yüksek binalar yapılması, irtidad, fitne, kıtal, ölenin niye öldüğü, öldürenin niye öldürdüğünü bilmediği bir terör dalgasının dünyayı sarması, İnsanların Kur’an’ın-ı kerimden uzaklaşması, Camiler çoğalırken ve süslenirken Namaz kılanların azalması, Ribanın yaygınlaşması, Emanete riayet edilmemesi, yöneticileri adaletten, ehliyet ve liyakattan uzaklaşıp, lüks, israf ve kibirli olmaları, Aile düzeninin bozulması ve çocukların anne-babalarına asi olmaları, insanların, din, ahlak, gelenekten uzaklaşıp tarihten ders almamaları, seciyesiz insanların itibar görmeleri, ölçüye tartıya riayet edilmemesi ve verilen sözlerde durulmaması, komar, alkol, uyuşturucu, pornografi, dekolte ve fuhşiyatın aleni ve yaygın hale gelmesi, Ahlak, Edep, İffet, Haya ve tesettürün aşağılanması, Homoseksüelliğin ve lezbiyenliğin aleni, yaygın bir hal alması itibar ve himaye görmesi, Cihad ve irşad, tebliğ gibi farzı kifayelerin terkedilmesi, İlmin parçalanması, dini bilenlerin dünyadan, dünyayı bilenlerin dinden habersiz olmaları. Ahiret gününe ve Gaybe imanın, kadere, rızka ve ecele imanın terkedilmesi, Din ve devlet büyüklerinin İlah ve Rab edinilmeleri, Fal ve büyücülüğün çoğalması, Hulul hadislerinin artması, Salgın hastalıklar ve Ani ölümlerin çoğalması..
Aslında o kadar çok olumsuzluk sıralanıyor ki, say say bitmez. Zahid görünen Cahillerden de söz ediliyor, yalancılara itibar edilip, doğru söz sahiplerinin itibarsızlaştırılmaların dan da söz ediliyor. Sanki trollerden söz ediliyor. Akrabalık ilişkileri bitti bitecek, zaten dini ahlak ve gelenekten, biyolojik cinsiyetten bağını kopartan, GENDER diye tanımlanan GENOM BİREY lerden başka ne bekleyebilirsiniz ki! Sonunda olacak olanlar sebebi ile gelecek günler geçen günleri aratacak. Savaş ve Terör gibi içtimai Fitneler, yanlış besleme sebebi ile kısırlık, sakat doğum ve düşükler, hastalıklar sebebiyle nüfus azalınca altın, gümüş, değerli taş ve madenlerin de değeri kalmayacak. Kitapların sayısı artsa da okuyanı olmayacak, okunacak eser bulmak da zorlaşacak. Deprem, Volkan, şimşek, fırtına, yağmur ve sel hayatı yaşanmaz kılacak.
Bir rivayete göre kıyametin kopuşu ansızın olacak, bu sırada alışveriş yapanlar işlerini bitiremeden, yemek yiyenler lokmasını ağzına götüremeden ve devesinin sütünü sağan kimse bunu misafirine ikram edemeden kıyamet kopacaktır. Meşhur rivayetlerden birine göre güneş batıdan doğacak. Bunun mecazi olduğunu söyleyenler de var, Güneşten daha büyük bir yıldız olan Tarik yıldızının batıdan doğup, doğudan batması rivayeti de var. Arap yarımadasında yer çökmesi, Duhan’da, haşeratın hayatı çok yönlü olarak olumsuz yönde etkilemesinden söz edenler de var. Ve tabi gökten meteor yağması, iklimlerin yer değiştirmesi de rivayetler arasında yer alıyor.
Hicazdan büyük bir çıkan ateş çıkmasından söz edilir. Doğu, Batı ve Arab yarımadasında yere batma olur. Bir Habeşlinin Kâbe’yi tahrip edeceği rivayeti de vardır.
Tekrar küçük rivayetlere dönecek olursak, ahlaksızlık, cimrilik ve kötülük artacak. Emanete hıyanet edilip, haine iltifat artacak, iyiler azalacak kötüler çoğalacak ve azgınlaşacak, Zamanın bereketi kalkacak, yalancı peygamberler, Mehdi ve Mesih iddiaları artacak. Müslümanlarla Yahudiler savaşacak ve bu savaş zalim ve sapkın Yahudilerin sonu olacak. Herkes onlara lanet edecek. Erkekler azalacak, kadınlar çoğalacak. Ölüm arzulanıp intiharlar artacak. Cinayetler çoğalacak. Kardeşler farklı dinden olacak, Kötüler dünyaya hâkim olacak,
“Tahir/Temiz” olmadıkları halde temiz görünenlerin sayısı artacak. Hannasın vesvesesi korkuları ve şüpheleri artıracak. Dini konularda haddi aşanlar çoğalacak. Fuhuş, şarap ve uyuşturucu çeşitleri artacak, Dini kalbde tutmak ateşi elde tutmak gibi zorlaşacak, Köpek beslemek, evlat yetiştirmekten daha cazip olacak, teganni artacak..
Güvenlik personelinin sayısı artacak, can güvenliğinden endişe eden insan sayısı artacak. Ehliyet ve liyakata itibar edilmeyecek, Selam azalacak, yazarlar çoğalacak, Zengine malı için tazim edilecek, fuhuş yayılacak, gayrimeşru çocukların sayısı artacak. . Büyüğe hürmet, küçüğe de merhamet edilmeyecek. Kurtlar, kuzu postuna bürünecek. İlim kalkacak, cehalet, anarşi ve ölüm çoğalacak. Din istismar edilecek, fetvaya itibar edilmediği gibi fetva verenler fetvalarını fetva isteyenin arzusuna göçer verecekler. Helale itibar ve haramdan sakınma konusunda titizlik gösterilmeyecek. Namaz kılanların çoğu kıldıkları namazdan gafil olacak. Bugün nesnelerarası iletişim olarak söz edilen insan, makine hayvan arasındaki bilgileşim sistemine işaret eden birkaç rivayette, insanların nesnelerle ve hayvanlarla konuşmasından söz edilmektedir. Ekonomik, sosyal ve siyasi hayatın devletin koyduğu kurallarla sınırlandırılması, rüşvet torpilin hayatın her alanına yayılmasından da söz edilir.
Öte yandan kıyamet alametlerinin başlaması ile hızlanarak birbirini takip eden alametlerden söz edilirken, bir rivayette kıyametin Cuma günü kopacağından söz edilir.
Ekinleri talan edip, hayvanları öldürecek, nesli ve fıtratı bozacak bir topluluktan söz ediliyor. Onlar ıslah edici olduklarını söyleseler de bozgunculuk yapan bir taife onlar. Ve “o bol ürün veren ekinleriniz, bol gelir getiren ticarethaneleriniz, sizin bu zalimler topluluğu ile mücadelenizde ticaretinize zarar vereceğini düşünüyorsanız, o zaman yakın olan bir azabı bekleyin”
Diğer rivayetler şöyle özetlenebilir: El emin kişiler yok denecek kadar azalır, kimsenin kimseye güveni kalmaz. Yetime, yolda kalan, yurtlarından çıkartılanlara, yoksullara yardım edenlerin sayısı azalır. Erkekler kadınlar gibi süslenir. Zalim, fasık kişilerin ve makam sahiplerinin Zararından korunmak için onlara itibar edilir. Fısk ve fücur yaşlı ve genç demeden hızla yayılır. Geçmiş alimlere itibar azalır ve onlar cahillikle suçlanır, onların görüşlerine itibar edilmez. Tefecilik artar. İlim sahibi olarak bilinen ve itibar edilen kişiler dinden uzaklaşır. Herkese iyilik eden, Adil şahidlik edenler kınanır ahmak sayılır. Irkçılık ve taraftarlık itibar görür. Fasıklar Mescidlerde yüksek sesle itiraz eder ve taraftar bulurlar. Bid’ad tercih edilir. Emr-i bil maruf ve nehy-i anil münker kalkar. Komşuluk ve akrabalık ilişkileri kötüleşir. Âhir zamanda kötülere, fâsıklara, imansızlara rağbet artar. Doğru konuşan Müslümanlar yalanlanır, yalancılar ise itibar görür ve tasdik olunur. Haine güvenilir, emin olan ise hain kabul edilir. Hal böyle olunca işimiz kolay olmayacak. İmanı elde tutmak ne kadar zor olacaksa, o müminlerin itibarı da o kadar yüksek olacak.
Şunu hemen belirtelim ki, bütün olumsuz şartlara, hatta imkansızlıklara rağmen, eğer Allah’ın ipinden tutarsak, gemiye binenlerden olursak, Samiri’ye değil de Hz. Musa’ya inanır ve onun ayak izlerinden yürürsek, arkamızda Firavun ordusu olsa, önümüzde deniz olsa ne gam!
Allah’ın kolaylaştırdığından daha kolay, zorlaştırdığından daha zor bir iş yoktur.
Bu felaketler bizim farkında olup, nefsimizi böyle bir imtihana hazırlamamız içindir. Diğerlerine gelince, eğer tevbe etmezlerse, akıbetleri konusunda onları uyarmak içindir. Onlar şunu bilmeliler ki, onlar için ahiret hayatı dünya hayatından daha kolay değil, daha zor olacaktır.
Biz ahir zaman peygamberinin ümmetiyiz. Bana kalırsa Gazze kıyamete giden yolda en önemli işaretlerden biri.. Bu olay gerçekten iman edenlerle iman etmeyenleri ayırt etme konusunda önemli bir işaret, turnusol kâğıdı görevi yapıyor.
Allaha ve ahiret gününe iman edenlere gelince onlar mahzun olmayacaklar. Altından ırmaklar akan cennete onları bekliyor. Selam ve dua ile.