Abdullah Büyük

Abdullah Büyük

Sohbet Meclisi Sahabe Mektebidir...

Sohbet, Nebevi terbiye metodunun uygulandığı bir sahabe mektebidir. Bu mekteplere katılanlar, yetişme tarzlarındaki farklılıklar ile sohbet meclislerini zenginleştirme özelliğine sahiptir. Söz konusu bu zenginlik ise kaliteli Müslüman’ı temsil etmektedir. Yani kaliteli bir Müslüman, kalitesiz birçok insana bedeldir. “Allah’ın izniyle büyük bir topluluğa galip gelen nice küçük topluluklar vardır...”  (Bakara, 2/249) ayeti, Allah’ın gönderdiği kaliteli dinin tezgâhında yetişip, kaliteli bir mü’min olmamızı istediğini açıkça ifade etmektedir. Burada dikkat edilecek konu, sohbet halkalarına iştirak edenlerin beyin gücünü, beden gücünü ve gönül gücünü terbiye ve sohbetle kuvvetlendirmek, bu suretle de kaliteli hale getirmektir. Sohbet hocalığı vazifesini üstlenen herkes, her bir katılımcının bu üç açıdan eğitilmesini sağlamak sorumluluğunu da üstlenmiş demektir. Bu ise sohbete katılanların sohbet dışındaki hayatlarıyla, aile hayatından günlük yaşamına kadar her alanda onun terbiyesiyle ilgilenmek ve kaliteli bir seviyeye getirmek için çaba göstermekle mümkün olur. Bunun tek yolu ise katılımcıları uygulamalı bir eğitim tezgâhından geçirmektir. Eğer sohbet hocası bunu yapmaz, bilgi transferiyle iktifa eder ve sohbetin özünü teşkil eden takva, feyiz ve sükûnet transferini göz ardı ederse elbette bu sohbet kaliteli Müslüman yetiştiren bir mektep haline gelemeyecektir. Sahabeleri yetiştiren bu mektepte ağızdan çıkan kelimeler katılımcının aklına ulaşırken, mürebbinin kalbinden, imanından çıkan feyiz ve bereketin de tıpkı güzel bir kokunun etrafa yayılıp insanlara ulaştığı gibi katılımcının kalbine ve ruhuna ulaşması gerekir. Bunun yanında yine sohbet meclisleri katılımcılarının beyin gücünü geliştirip düşünce dünyalarına seviye kazandırmalıdır. Aynı zamanda sohbet, katılımcılara sünneti ve sünneti yaşamayı öğretmelidir. 

Eğer bir sohbet hocası, sohbet halkasında eğitime aldığı insanlara on senedir bilgi aktarmasına rağmen onları evlerinde örnek bir baba, işlerinde örnek bir şahsiyet ve numune bir Müslüman haline getiremediyse bu, sohbetlerde salt bilgi transferiyle iktifa etmesinden, uygulamalı eğitime geçememesinden, eğitime hareket ve aksiyonu dâhil edememesindendir. Sahabenin yetiştiği sohbet meclislerinde Efendimiz, sahabelerin kundaktaki bebeklerine giydirdikleri kıyafetin rengine bile müdahale etmiştir. Böylece onları aksiyon ve hareket dolu bir eğitim tezgâhından geçirmiş ve işte bu sohbetin talebeleri de her biri yıldız mesabesinde olan Ashab-ı Kiram olmuştur. Sohbet hocaları, ahirette kendisinden hesap sormak isteyenlerin olmaması için mükâfatı da vebali de büyük olan bu sorumluluklarının hakkını vermeli ve durumun hassasiyetinin de farkında olmalıdırlar.

Sohbetler aynı zamanda düşünce eğitiminin verildiği mekteplerdir.Bir insana okumayı sevdirmenin yolu düşünce seviyesini yükseltmekten geçer. Çünkü okuma eylemi düşünmek ile direk temas halindedir. Peygamberimiz (sav)’in düşüncelerine seviye kazandırdığı Ashab-ı Kiram’ın her gece kendi dillerinden olan ayet-i kerimeleri saatlerce okumaları en büyük ibadet olan tefekküre ehemmiyet vermelerindendi. Kur’an-ı Kerim nezdinde düşünmeyen insanlar ‘güruh’,  olarak tarif edilir. Düşünmeyi öğrenmemiş, düşünce dünyası seviye kazanmamış dolayısıyla da okumayı sevmeyen bu insanlar aynı zamanda olaylara şekilci bakar ve olayların arka bahçelerini kavrayamazlar. En önemlisi düşünce eğitimi verilmeyen kişiler Kur’an ve Hadis okusa da onlardan bir ders çıkaramayacak, hakiki okumayı gerçekleştiremeyecektir. Düşünceyi geliştirmek için yapılacak ilk iş, günde yalnızca bir ayet de olsa Kur’an-ı Kerim okumak ve o ayeti boğazından kalbine indirip orada sağlam bir iman haline getirinceye kadar düşünmektir. 

Tüm bu hasletlerin, eğitim ve terbiyenin gayesini tek bir cümlede özetleyebiliriz; “Rabbanî insan olmak.”

Sohbetlerimizin Rabbani insan olmamıza vesile olması duasıyla Cumanız mübarek olsun…

yeniakit

Bu yazı toplam 866 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar