Wall Street Journal gazetesine Paris'teki evinde bir röportaj veren Galyun, Türkiye'nin de Esad'a, kendisine güvenli bir yer bulmak için yardım önerdiğini belirterek, İran modelinin Arap dünyasında yenilgiye uğradığını ve tüm İslami hareketlerin Türk modelini kopyalamak istediğini söyledi.

Galyun, Suriye Ulusal Konseyi'nin son iki ayda önemli başarılar elde ettiğini, Suriye'ye getirilen yaptırımlarla Esad rejiminin sürdürülemez duruma geldiğini savundu.

Yabancı hükümetlerden beklentilerini anlatırken "Ekonomik yaptırımlar talep ettik; Arap Birliği, AB, Türkiye ile Batı arasında koordinasyon talep ettik. BM Güvenlik Konseyi'nde destek istedik" diyen Galyun, bu ülkelerden de rejim için bir çıkış yolu olmadığı mesajını göndermelerini istediklerini söyledi.

Galyun, en büyük engelin BM Güvenlik Konseyi olduğunu vurguladığı mülakatta Suriye'de bir "koridor" veya "tampon bölge" oluşturulmasına ilişkin bir soruyu yanıtlarken de rejimi insan haklarına saygı göstermeye zorlayacak önlemlerin şart olduğunu, bunun da askeri müdahale anlamına gelmediğini, rejimi Suriyelilerin devirmesi gerektiğini ifade etti.

Galyun şunları söyledi: "Konsey, hangi mekanizmaların daha geçerli olduğunu ve hangilerin Suriye halkına en iyi hizmet edebileceğini görmek amacıyla tüm taraflarla, yani Arap Birliği, Batılı ülkeler ve Türkiye ile görüşmeler yapacak."

SİVİLLERİN KORUNMASI İLE İLGİLİ DAVUTOĞLU İLE BULUŞACAĞIZ

Suriye Ulusal Konseyi Başkanı, sivillerin korunmasına ilişkin görüşmelerin son dönemde çok hızlandığını belirtirken de "Dostlarımızla temas içindeyiz. Avrupalılar ile birlikte bunun üzerinde düşünmekte olan Türk Dışişleri Bakanı ile uçuşa yasak bölgesi olarak söz ettiği konu ile ilgili gelişmeleri görüşmek üzere buluşacağız. Suriye durumuna ilişkin olarak taraflar arasında, Araplar, Türkiye ile Batı arasında yapılan hızlı ve birçok görüşme konusunda henüz yeterli bilgimiz yok" dedi.

"Sayın Esad'a iltica önerildi mi" sorusunu da yanıtlayan Galyun, "Esad'a, çeşitli iltica teklifleri yapıldı. Arap Birliği ve Türkiye, ona güvenli bir yer bulmayı önerdiler. Açık ki devam etmek istiyor ve inanıyorum ki olgun değil ve gerçeği kavramıyor. Hayal görüyor" diye konuştu.

TÜM İSLAMİ HAREKETLER TÜRK MODELİNİ KOPYALAMAK İSTİYOR

Galyun, Suriye muhalefetindeki İslamcı grupların rolüne değinirken de Suriye'nin diğer Arap ülkelerinden farklı olduğunu, Suriye'de bir "İslamcı tekel" konusunda gerçek bir korkunun olmadığını savunduktan sonra İran devleti türü bir İslamcı devletin Arap dünyasında yenilgiye uğradığını vurgulayarak "Tüm İslami hareketleri şimdi Türk modelini kopyalamak istiyor" diye konuştu

Galyun, "Sizce ABD'nin Suriye'deki rolü nedir?" sorusuna ise "Amerikalılar, olup bitenlerden çok uzak değiller. Batılı, Avrupalı, Arap ve Türk kamuoyunu oluşturmaya katkıda bulunuyorlar. Bu iyi bir stratejidir" karşılığını verdi.

İRAN, HİZBULLAH VE HAMAS'LA İLİŞKİLERİ KESECEĞİZ

Suriye Ulusal Konseyi Başkanı Suriye'nin yönetimine kendilerinin gelmesi durumunda İran, Hizbullah ve Hamas'la ilişkileri keseceklerini de söyledi.

"İran'la özel bir ilişkimiz olmayacak. Özel ilişkinin bitirilmesi demek stratejik ve askeri işbirliğinin sona ermesi demek" diyen Galyun, Suriye rejiminin devrilmesiyle Hizbullah için de birçok şeyin değişeceğini belirtti.

Suriye'nin böyle bir adım atması hem İran'ın yalnızlaşmasını hem de Hizbullah ve Hamas'ın önemli bir destekçisini kaybetmesi anlamına geliyor. Bu da bölgede güç dengelerinde önemli bir değişiklik yaşanması anlamına geliyor.

Hürriyet