Mehmet GÖKTAŞ

Mehmet GÖKTAŞ

Zahmet buyurmayın Biz ölürüz sizin yerinize!

Farkındasınız değil mi, Amerika ve Batı dünyası çırpınıp duruyor bizim de bu savaşa girmemiz için?

Öyle ya canım, ölmek yakışır mı size hiç, hiç zahmet buyurmayın siz, ölünecekse biz ölürüz.

Zaten biz Müslümanların yurtları önceden yıkılmış, şehirleri harabeye çevrilmiş, bir türlü onarıp ayağa kaldıramıyoruz, savaş olacaksa yine buralarda olmalı değil mi?

Ev demeye, şehir demeye yüz şahit isteyen, en ufacık bir sarsıntıda zaten kendiliğinden yıkılacak binalarımız dura dura sizin o güzelim modern şehirlerinizin bombalanması, viraneye çevrilmesi nasıl düşünülebilir?

Bizim gibi yaşadığı veya öldüğü hiç belli olmayan lüzumsuz insanlar dura dura olacak şey mi Batılı beylerimizin ölmeleri!

Bizim eli yüzü kirli, sümüklü, saçları tarak görmemiş, ha bire öksürüp duran ve büyüyüp sağlıklı biri olacağı imkansız, bir kısmının zaten anneleri babaları olmayan çocuklarımız dura dura, yüzleri tombul tombul, bembeyaz yanakları neşe saçan gülüşleriyle ölmek hiç yakışır mı Batının çocuklarına?

Yani demek istiyoruz ki ölüm size hiç mi hiç yakışmaz beyim. Nereden çıktı bu savaş, nereden çıktı bu ölüm? İkinci dünya savaşından sonra yaklaşık yetmiş beş yıldır savaş nedir, yıkım nedir bilmiyor, yeryüzünün en mutlu insanları olarak yaşayıp gidiyordunuz.

Sizin de arzu ettiğiniz gibi en iyisi sizin yerinize bu savaşa biz girmeliyiz, uçaklar tanklar sizi bırakıp bize yönelsinler.

Bu arada bizden de kurtulmuş olursunuz. Biliyoruz, bizden dolayı da huzurunuz kaçıyor, oldukça rahatsız durumdasınız, ikide bir ağzınızın tadını bozuyoruz, şehirlerinizin görünümünü bozuyoruz, meydanlarınızın, caddelerinizin kompozisyonunu değiştiriyoruz.

Evet, en iyisi şu savaşa sizin yerinize biz girmeliyiz ve sizden devralmalıyız.

Not: Adana’da polisin Furkan Vakfı mensuplarına uyguladığı şiddeti kınıyorum. Özellikle bayanlara karşı sergilenen tavrı, başörtülü bir polisin yere düşen çarşaflı bir bayana gösterdiği şiddetten dolayı ürperdiğimi, derin düşüncelere daldığımı belirtmeliyim.

Bu yazı toplam 543 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar