Gülsuyu’ndaki olayların çetelerin rant savaşından bir anda Alevi sorununa dönüştürüldüğünü anlatan Özdemir, cemevlerinin Alevi-Sünni çatışmasının merkezi haline getirilmeye çalışıldığını, bunun da Ergenekon planı olduğunu öne sürdü.

 

SU TV YAYIN YÖNETMENİ YALÇIN ÖZDEMİR’DEN ‘CEMEVİ’ UYARISI

 

İstanbul Gülsuyu’nda, uyuşturucu çeteleri ile DHKP-C terör örgütü üyeleri arasında çıkan çatışmada öllen Hasan Ferit Gedik’in cenazesi üzerinden yaşanan cemevi gerginliği, gözleri Gezi olaylarındaki Alevi gençlerin ölümüyle zirve yapan mezhep gerginliğine çevirdi. Olayların çetelerin rant savaşından bir anda Alevi  sorununa doğru dönüştüğünü anlatan Su TV Genel Yayın Yönetmeni Yalçın Özdemir, cemevlerinin Alevi-Sünni çatışmasının mekanı haline getirilmeye çalışıldığını, bu planın arkasında da Ergenekon’un olduğunu ifade etti ve uyardı: “Daha çok kez Gülsuyu planlıyorlar.” 

 

Ergenekon’un ‘Alevi’ planı

 

-Son dönemdeki Alevi’lerin yaşadığı ölüm olayları üzerinden gerçekleşen mezhep gerginliğini, cemevleri meselesini nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Ergenekon’a bir meşale lazımdı bu şimdi cemevleri üzerinden yürütülüyor. Cumhuriyet mitinglerinde Alevileri arka bahçe olarak kullananlar, Gezi olaylarında artık cumhuriyetin sorumluluğunu da Alevilere vermiş oldular. 2010 Anayasa referandumu öncesinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun da CHP’nin başına getirilmesi, Ergenekon’un Alevileri CHP’de tutma projesidir. Kılıçdaroğlu da Alevi olması sebebiyle, Alevilerin başka yere yönelmemesi, AK Parti’nin başlattığı Alevi çalıştayıyla Alevilerin başka siyasi düşüncelere yönelmemesi için Kılıçdaroğlu oraya proje olarak getirildi. Onun oraya gelmesi bir Ergenekon projesidir. Bütün bu bağlantılar birbiriyle bağlantılı. Amaç Türkiye’ye Kürt sorununu çözdürmemek. Ak Parti’yi devirmek, Ergenekon’u getirmek.

 

Olaylara ‘merkez’ yapılıyor

 

-Gülsuyu olayında cemevi konusu neden çok ön planda oldu?

 

Gülsuyu’nda Alevi-Sünni meselesi yok. Uyuşturucu çetesi ile bir başka çetenin birbirine baskın çıkma meselesi bir anda cemevleri ile ilişkilendirildi. Gülsuyu’ndaki hadiselerde de hepsinde, cemevi merkez yaratıldı. 3 gün cenaze cemevinden alınamadı. Cemevi Alevilerin ibadethanesidir gibi bir algı toplumda yaratıldı 90’lardan beri. Cemevleri meşale yapılarak gerginlik arttırılmaya çalışılıyor. Gezi ile devam etti. Gezi bitmeyecek.

 

HER YER TAKSİM HER YER CEMEVİ

 

-Neden ‘Cemevleri çatışmalda meşale yapılacak’ diyorsunuz?

 

Bu saatten sonra cemevlerinin olduğu yer yer, hani ‘her yer Taksim her yer direniş’ deniliyor ya biz onu ‘her yer cemevi her yer direniş’ diye okuyabiliriz. Cemevinin olduğu bir mekanda bir olayın çıktığını düşünelim, bu mekanlar Alevi-Sünni çatışmasının sürüklenebileceği mekanlar haline getiriliyor. Cemevleri çatışmanın merkezleri yapılıyor. Alevilerde oluşmuş bir yargı var artık. Bu yargı cumhuriyet mitinglerinde usul usul iliştirilirken, Gezi olayında kesin yargı oldu. ‘Bizim çocuklarımız öldürülüyor’ diyorlar. Yedi çocuk öldürüldü, hepsi Alevi idi. Gezi’de Alevilerin yüzde  80’i buna enterge edilmeye çalışıldı. Gezi’deki ilk dört gündeki masum taleplerden sonra ana aks bunun üzerinden yükseltilmeye çalışıldı. Cemevini ibadethane sayarsınız bu durum rahatlar dediler. Aleviler darbenin odağında yer aldı.

 

HER OLAY CEMEVİNE TAŞINMAK İSTENECEK

 

-Cemevlerinin ibadethane sayılması konusuna değiniyorsunuz. Böyle bir istek var sayılsın diye. Sizin görüşünüz nedir?

 

Şahkulu Sultan Dergahgı var Göztepe’de 750-800 yıllık, Antalya Elmalı’da Şah Abdal Musa Dergahı içindeki mezarlığı, kütüphanesi, meydan odası dahil 900 yıllık. Bunları bugünkü dille, bugünkü terminolojiyle cemevi de diyebilirsiniz ama cemevi böyle getirilmedi topluma. Dergahlara cemevi adı vermek istiyoruz demek başka bir şey, cemevi bizim ibadethanemizdir demek başka bir şey. Bunlar toplumsal çatışma için kullanılacak. Bir semtteki adi bir vaka cemevine taşınmaya çalışılacak.. Tekke ve Zaviyelerle ilgili yasakların kanunda ve Anayasa’da kaldırılması gerekir.