Merve Kavakçı
Amerika’da terör saldırısı
Önceki gün ABD’nin başkentinde yaşanan terör saldırısından kaçımızın haberi var? Kendinize sorunuz. Çoğumuzun duymadığına eminim. Evet önemli bir terör saldırısı gerçekleşti Amerika’da. Öyle küçümsenecek boyutta bir şey de değildi. Ülke sarsıldı. Siyasetin tam göbeğinde, buram buram terör kokan bir terör saldırısıydı bu. Peki bu nasıl oldu da pek de fazla gündem olmadı? Pek değil hiç olmadı. Sadece Türkiye basınında değil, hiçbir yerde olmadı. Oldu da olmadı. Yani bir trafik kazası haberi kadar oldu da olmadı. Aynı gün yani önceki gün mesela İngiltere’nin başkenti Londra’da bir binada gerçekleşen yangın dahi haber oldu, ama Amerika’nın başkentindeki koca terör saldırısı haber olmadı... Anlaşılır gibi değil, değil mi...hani bir de hatırlayınız... 11 Eylül saldırılarına gidiniz, o kadar öteye gitmek istemezseniz ne bileyim Fort Lauderdale’deki askeri kampındaki saldırıya gidiniz, o da olmadı, geçen sene Florida’daki bir diskotekteki terör saldırısına gidiniz, başta Amerikan yönetimi olmak üzere ne büyük yaygara koparılmıştı, hatırlayınız.
Peki de ne oldu dün ABD başkentinde? Öncelikle başkent Washington’un banliyösü kabul edilen Alexandria denen bölgede gerçekleşti olay. Yani başkent denince merkezinde değil ama günlük hayatta başkent kabul edilen bir civar mahallesinde. Normalde Virginia eyaletine ait bir bölgede. İstanbul’un Anadolu yakası ve Avrupa yakası misali üzerinden düşününüz. Pentagona yakın bir mesafede gerçekleşti (zaten Pentagon da Virginia eyaletinin sınırları içinde, başkentin sınırları içinde değil). Bu açıklamayı yapıyorum, zira hafifletici sebeplerle olayın haber değeri olmadığı düşünülmesin. Basbayağı başkentin ortasında, basbayağı terör saldırısı! Olayın detayı şöyle: Amerikan Kongresinin geleneksel beyzbol maçına hazırlık yapıyorlar. Kimler? ABD Kongresi üyesi milletvekilleri. Senatörler, danışmanlar, iki partinin mensupları yani Demokratlar ve Cumhuriyetçiler. Bunu her sene sosyal sorumluluk projesi olarak gerçekleştiriyor siyasetçiler. Partizanlıktan uzak bir şekilde, iki partinin mensupları bir araya geliyorlar, iki takım kuruyorlar, Cumhuriyetçiler Demokratlara karşı maç yapıyorlar ve maçtan kazanılan parayı bir vakıfa bağışlıyorlar. Maç dün olacaktı, önceki gün de bunun son idmanını yapmak için yine sabahın erken saatlerinde altı civarında toplanmışlardı Alexandria’daki açık alanda, spor sahasında toplanmışlardı iki partiden siyasetçiler. Saat dokuza yaklaşırken elinde koca bir tüfekle bir adam belirdi oyun sahasının ortasında. Önce anlayamadı kimse, hatta birileri acaba kuş mu avlıyor bu adam diye düşünmüşler. Sabahın erken saatlerinde ılık bir yaz gününde etrafta spor yapan halk da bu ortama ortak oluyor. Adamın adı James Hodgkinson. 66 yaşında olan adam İllinois eyaletinden. Önce bağırıyor, Cumhuriyetçiler! Belli ki hedefi onlar. Belli ki Cumhuriyetçilere kızgın, belli ki Trump’ın yönetimine öfkeli. Sonra da basıyor yarı otomatik tüfeğine. Takır takır tarıyor maç yapan milletvekillerini. ABD Kongresinin işgal ettiği görev itibariyle en önemli üyelerinden biri ve aynı zamanda Cumhuriyetçi Partinin üçüncü önemli konumunda bulunan milletvekili Steve Scalise’i ağır yaralıyor, bir korumayı, bir kongre polis memurunu da vuruyor, bu arada etkisiz hale getiriliyor. Yaralılar hemen yakın hastanelere taşınıyor, üçünün de durumu ağır, hemen ameliyata alınıyorlar.
Bütün bunlar olurken kimse ama kimse ne Amerika içinde ne de dışında terör kelimesini ağızlarına almıyorlar. Siyasetçilere, başkentin göbeğinde, bir adam ölüm saçıyor. Ve kimseden ses çıkmıyor. Çünkü Hodgkinson beyaz. Çünkü Hodgkinson Hıristiyan. Çünkü Hodgkinson Müslüman değil! Nasıl ama? Bravo(!).
yeniakit