Azerbaycan'da başörtüsü yasağı, toplumsal vaziyet ve diğer konularla ilgili ülkenin tanınmışlarından Hüccetülislam ve'l Müslim'in Hacı Zülfikar Mikayılzadede ile röportaj yapıldı  

Şu anda türbana ilişkin konular ne yerdedir? Hangi çalışmalar yapılıyor?

- Başörtüsünün yasağına son vermek için hazırda çalışmalar yapılmaktadır. Bu yönde önemli adımlar atıldı. Bununla ilgili itirazlar edilip, imzalar toplanıyor, başvurular oldu. Fakat buna rağmen ne yazık ki, başörtüsü yasağı ortadan kaldırılmadı. Yahudilere ise görüyoruz, Azerbaycan'da özel ayrıcalıklar veriyorlar. Bu ayrıcalıklar onların okullarında apaçık görünüyor. Biz buna itiraz ediyoruz, ayrı seçkinliğe son verilmseini talep ediyoruz. Önümüzde ki hafta çarşamba günü çok sayıda dindar QMİ başkanına müracaat etmek için öğle namazında orada olacaklar. Namazdan sonra ise başörtüsü yasağının ortadan kaldırılması için şeyhe başvurulacak.

Bildiğiniz gibi, Azerbaycan İslam Partisi Başkanı dün hapis edilmiştir. Bununla ilgili ne söyleyebilirsiniz?

- Hacı Mevsim kardeşimizi bir parti başkanlığından önce biz aziz ruhani akademisyen gibi tanıyoruz. Onun türbana kapalı mantıklı adımları bazılarını rahatsız ediyor. Fakat biz bir daha diyoruz, bu tutuklamaları kınıyor ve ona karşı baskılar olacağı takdirde biz oturmayacağız. İster ruhban, gerekse dindarlar onu savunma yapacaklar. Onuyanlız bilmesinler!

Başörtüsü yasağına dünyanın bir çok yerinde protesto edildi. Türkiye, Kanada, Irak, Rusya, Ukrayna ve İran İslam Cumhuriyeti gibi. Azerbaycan'dan bir grup dindar İran'da yaşayan İslâm âlimleri ve taklit merciler,müctehidler olan Ayetullah Hemedani ve Ayetullah Şiraziyə başörtüsü yasağı ile ilgili soru yönlendirildi ve onlar da şer'î meseleyi açıkladılar. Fakat ne yazık ki, bazıları akademisyenlerin bu açıklamalarını hedefe aldılar. Bazıları hakaretler yaptılar. Buna munasibetinizi bilmek isteriz.

- Mantıksız kişiler genelde hakaretlere başvurulmaktadır. Onları hakaret ehli olarak biliyoruz. Onlar iyi biliyorlar ki, tarihler boyunca bizim mercii taklit müctehidlerimiz genelde tüm Müslümanlar için fetva verdiler, şimdi de böyledir. Bizim âlimlerimiz Necef'ten, kumdan hep Müslümanların sesine ses verdiler. Bunun düşman olanlar dışarıdan idare edilirler.

Sizin geçenlerde yabancı seferleriniz oldu. Orada yaşayan gerek soydaşlarımız, gerekse sosyo-politik kişilerle görüşdünüz. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?

- Camilerin sökülmesi, başörtüsü yasağı önce mü'minler bu derecede sosyal ve siyasal adımlar atmalırdılar. Fakat bu yasakları ortaya atanlar şimdi Müslümanları siyasal-toplumsal sahneye çağırıyorlar. Müslümanlar artık önceki yıllardan daha çok faaldırlar. Türkiye ve Rusya'da Müslümanların bu meseleyi ciddi izlemesi ve dışarıdan destek vermesinin tanık olduk. Onlar bize bildirirdiler ki, biz de sonuna kadar başörtüsünü savunmak için sizinle beraberiz.

Bazı memurlar başörtüsü yasağı konusunda geri adım atmayacaklarını bildiriyorlar. Siz bu kişilere ne diyorsunuz?

- Onlar Cumhurbaşkanı dedikten sonra bu sözlerini unudacaklar. Ancak son olarak şunu söylemek istiyorum, biz başörtüsü yasağını kabul etmeyeceğiz. Biz başörtüsü konusunda geri adım atmayacağız. Böyle sanmasınlar ki, bizi hapislerle veya şehit etmekle korkutacaklar. Bizler başörtüsü yasağının kaldırılması gibi hakkımızı talep edeceğiz.

İslam.azeri.az