Gazze’de her 24 saatte 500 masum insan İsrail tarafından hunharca katledilirken bu vahşeti durdurmaya çalışmak şöyle dursun İsrail’i kınamaya bile yanaşmayan ve kınayanların tepesine binen, üstelik Filistinlileri daha rahat ve daha çok öldürsün diye İsrail’e maddi manevi destek veren Batı, bu pervasızlığıyla şöyle demiş oluyor:

‘Ey Müslümanlar! Biz sizin canınıza da malınıza da acınıza da hassasiyetinize de tükürüyoruz. Vazettiğimiz evrensel değerlerle alenen çelişmemiz, size duyduğumuz amansız kini faş etmekle nezdinizde itibar kaybetmemiz filan hiç dert değil. Mevcut ve muhtemel tepkileriniz vız gelip tırs gider. Alayınızın canı cehenneme! Orada burada başınıza geçirdiğimiz ve size değil bize hizmet eden diktatörlerin karın ağrıları da umurumuzda değil. Siyasi inceliklerin, diplomatik nezaketin de canı cehenneme! Kör kör parmağım gözüne; rest ulan, rest!’

Frankfurt Kitap Fuarı’nda Filistinli yazar Adanya Şibli için düzenlenmesi planlanan ödül töreninin iptal edilmesi ama Selman Ruşdi’ye ödül verilmesi de bu ‘rest’in bir ifadesi olarak okunmalı.

Şibli’ye, İsrailli askerlerin 1949’da tecavüz edip öldürdükleri Filistinli bir kızı anlattığı “Küçük Bir Ayrıntı” adlı romanı için ödül verilecekti. Bundan “HAMAS’ın başlattığı savaş” (!) nedeniyle -şimdilik- imtina edilmesi, Gazze’yi yakıp yıkmakta olan İsrail’in ayağına bu süreçte kültürel ve sembolik bile olsa taş değdirmeme, öte yandan Filistinlilere ve onların dertleriyle dertlenen dünya Müslümanlarına bu süreçte zerre kadar bile olsa moral vermeme kararlılığını gösteriyor.

“Şeytan Ayetleri” adlı romanıyla İslam düşmanlığının ve bu roman etrafındaki hadiselerle medeniyetler çatışmasının bir sembolü haline gelen Ruşdi’ye BARIŞ ÖDÜLÜ verilmesi ise Müslümanların ve barışın -ayrıca aklın ve mantığın- kıyasıya aşağılanmasıdır.

***

Müslümanların acılarına tüküren Batı, Siyonist işgal rejiminin hedefindeki Filistinli Hıristiyanların acılarına da metelik vermiyor.

Gazze’de kilise de bombalayabilir İsrail, sorun değil, ölen Hıristiyan da olsa Arap neticede!

Hristiyan da olsa Arap’ın ne kıymeti var, Batı emperyalizmine yahut onun bir kolu olan Siyonizm’e hizmet etmiyorsa?

***

Batı’ya ve Batı merkezli uluslararası sisteme bel bağlamanın (emperyalist emellerde ve Müslümanlara zulümde Batı’yla yarış halindeki Çin ve Rusya’dan medet ummanın da) korkunç yanlışlığını vazeden, kendi meselelerimizi kendi gücümüzle halletmeye ahdetmemiz ve doğru dürüst güçlenmeye bakmamız gerektiğini her zamankinden daha dramatik bir şekilde telkin eden bir süreçten geçiyoruz vesselam.