Nereden başlasam acaba?..

Sorsam mı Aydın Doğan Medyası’na;

“Cem Uzan ve Çiller’in suçu neydi?”

Öyle ya;

3 Kasım 2002 Seçimleri’nden önce, Cem Uzan da, “ekmek arası döner”li mitinglerde “bol keseden vaatler”de bulunuyordu:

l İl sayısı 250’ye çıkarılacak!

l Her aileye, Hazine arazilerinden 250 metrekare arsa verilecek!

l Her aileye, 30 yıl vadeli konut kredisi verilecek!

l Her ile fabrika, herkese iş!

l İlk ve orta öğrenimdeki öğrencilere bedava ders kitabı!

l Vergiler indirilecek.

l Her ile bir üniversite kurulacak.

Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan bu “vaat”lerde bulunur da, DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, ondan geri kalır mı?..

O da sıralıyordu vaatlerini:

l Her mahalleye 100 trilyoner!

l Halk Bankası esnafa, Ziraat Bankası çiftçiye devredilecek!

l Asgari ücretten vergi alınmayacak!

l Her ile bir üniversite, üniversitesi olan illere yenileri kurulacak!

l Her köylüye bir traktör!

ATIŞ SERBEST!

Cem Uzan’la Tansu Çiller arasındaki bu vaat yarışı; bir “Aydın Doğan Gazetesi” olan Radikal’in 9 Ekim 2002 tarihli manşetinden şöyle veriliyordu:

l “Meydanlarda atış serbest!”

l “Bazı liderler akıl almaz vaatlerde bulunarak oy toplamaya çalışıyor.

l 3 Kasım yaklaştıkça, partilerin kampanyaları yoğunlaşıyor... Meydanlarda verilen sözler tutulursa, Türkiye cennet olur... Başını Çiller ve Uzan’ın çektiği vaat şampiyonları, bir soruyu cevaplamıyor: Kaynağınız nedir?

l Genç Parti lideri Cem Uzan’ın vaatlerinin toplamı, Türkiye’nin vergi gelirlerine denk!.. İl sayısı 250’ye çıkarsa, bir il 250 trilyona kurulduğuna göre, 169 yeni il için 42 katrilyon 250 trilyon para gerekecek!.. Cem Uzan, IMF’yi de kovacağını söylediğine göre, demek ki, parayı kendisi verecek!

l DYP lideri Çiller’in, her mahalleye 100 trilyoner vaat etmesi ilginç... Mahalle başına 1 trilyoner olsa, 52 bin trilyonerimiz olur!.. Her mahallede 100 trilyoner olacağına göre, bu demektir ki 5 milyon 200 bin trilyonerimiz olacak!.. Peki, bu trilyonerlerin dışındakiler ne olacak?.. Masraflar onlara mı yıkılacak?”

KEMAL’E NİYE SORMUYORLAR?

Radikal’in; bu “ironi, hiciv, alay ve aşağılama” dolu satırlarından elbetteAK Parti ve Tayyip Erdoğan da nasibini alıyordu... Erdoğan, “Yol ve mekân” diyor, vaatlerini şöyle sıralıyordu:

“15 bin kilometre duble yol yapılacak... Herkes, kira öder gibi ev sahibi olacak!”

Radikal, Tayyip Erdoğan’ın vaatlerini de “ti”ye alıyor ve diyordu ki; “15 bin kilometre duble yolun maliyeti 37 katrilyon 500 trilyon eder... Peki, kaynağı ne?”

Gördüğünüz gibi, o günlerde, Radikal Çiller, Uzan ve Erdoğan’la aday ediyor ve “kaynak” soruyordu...

Bugün ise, Aydın Doğan’ın gazeteleri; “aynı vaatler”de bulunan CHP Genel Müdürü Kemal Kılıçdaroğlu’na; bırakın “kaynak” sormayı, “kıyak üstüne kıyak” yapıyor!..

Erdoğan, Çiller, Uzan’a kaynak?..

Kemal Kılıçdaroğlu’na kıyak!..

2002’de “kaynak” soran, 2015’te ise Kılıçdaroğlu’na “kıyak” yapan Aydın Doğan gazeteleri, aynı “ironi”yi yapsalardı, herhalde Kılıçdaroğlu’na da“Desteksiz Atış Ödülü”nü layık görürlerdi.

Ne yalan söyleyeyim;

Kılıçdaroğlu’na, “Desteksiz Atış Ödülü” verselerdi, bunu ben de alkışlar, adamlar “hakperest” derdim!..

Ama, gelin görün ki;

“Desteksiz Atış” yapmada “Pinokyo’yu bile sollayan” Kılıçdaroğlu’na“Desteksiz Atış Ödülü” vermedikleri gibi, onu “cilalamaya” devam ediyorlar!..

MUCİDİ ALİ TARAN!

Kendileri de biliyor ki; Uzan ve Kılıçdaroğlu’nun vaatlerinin birbirlerinden hiçbir farkı yok!.. Dahası, her ikisinin reklâmcısı da Ali Taran!.. Hani şu;“genç yaşta iktidarsız” olduğu halde, “CHP’yi iktidar yapmaya çalışmak”la itham edilen Ali Taran!..

Cem Uzan için, meydanlarda “şarkı-türkü” söyleten, mitinge katılanlara da“ekmek arası döner” dağıtan Ali Taran, CHP için de “Milletçe Alkışlıyoruz”sloganını bulmuş!..

Her iki partinin reklâmcısı Ali Taran olunca, Uzan’ın ve Kılıçdaroğlu’nun vaatleri de, neredeyse birbirinin aynısının tıpkısı!..

Buyrun, tekrar bakalım...

Cem Uzan’ın 2002’deki vaatleri:

l Mazot 1 lira olacak

l İşsizlere 350 TL maaş

l KDV sıfıra inecek

l Senede 2 maaş ikramiye

l Asgari ücrete sıfır vergi

l Evsizlere Hazine arazisi

l 3 yıl bedava tohum verilecek

Bunlar da, Kılıçdaroğlu’nun vaatleri:

l Mazot 1.5 lira olacak

l Her haneye 750 TL gelir

l Vergiler düşürülecek

l Yılda 2 kez ikramiye

l Sıfır vergi, artı 1500 TL

l Konutta arsa payı alınmayacak, artı 277 TL taksitle ev verilecek

l Faizlerin yüzde 80’i silinecek

Tekrar hatırlatayım;

9 Ekim 2002’de Erdoğan, Çiller ve Uzan’ı “meydanlarda bol keseden sallamak”la suçlayıp, “kaynağınız nedir” diye soran Aydın Doğan gazeteleri, bugün Kemal Kılıçdaroğlu’na kaynak filan sormuyor, tam aksine kıyak yapıyor!..

Bize “yandaş” diyenlerin kendileri nasıl da “candaş” olmuşlar, görün!..

TOKİ’NİN EVLERİ

Tekrar “dün”e dönelim ve AK Parti’nin vaatlerine bir bakalım...

Ne demişti Erdoğan;

“15 bin kilometre duble yol yapılacak... Herkes, kira öder gibi ev sahibi olacak!”

Peki, tuttular mı sözlerini?..

Önce “ev”den başlayalım...

28 Mart günü Bursa’daki bir toplantıda konuşan TOKİ Başkanı M. Ergün Turan, 2002’den 2014 sonuna kadar yaptıklarını “rakam”larla açıkladı!..

“TOKİ, 1980 yılında kuruldu...

1984-2002 yılları arasında, yani 18 yılda 43 bin konut ürettik” dedi ve ekledi:

“2002’den bu yana geçen 12 yılda, yaklaşık 665 bin konut ürettik... 7 bine yakın sosyal konut inşa ettik... Bunların içinde 600-700 civarında cami, yüzlerce okul var...

Sadece son 3 yılda ihale edilen 286 hastanenin 140’ını tamamlayarak teslim ettik, 146’sının inşaatı devam ediyor.

TOKİ; 2002 yılından 2014 sonuna kadar, 113 milyar liralık direkt yatırım yapmıştır!..

2023 itibariyle 1 MİLYON KONUT hedefini aşmış olacağız... Bu da, yaklaşık 5 MİLYON insanımızın TOKİ evlerinde oturacağı anlamına geliyor!”

Görüyorsunuz ya;

1984’ten 2002’ye “18 yılda 43 bin konut” üreten TOKİ, “Son 12 yılda 665 bin konut” üretmiş!..

Farkı, fark edebildiniz mi?..

Hemen söyleyeyim:

TOKİ evlerine de, “kira öder gibi” taksit ödenerek sahip olunuyor!..

Hani, “3 Kasım 2002 seçimleri öncesi”nde, Tayyip Erdoğan;

“Herkes kira öder gibi ev sahibi olacak” diyordu ya, aynen öyle!..

Demek oluyor ki; “söz”lerini tutmuşlar, “vaat”lerini “icraat”a geçirmişler!..

Eskiden, “kiracılar, ev ararlardı!”

Bugün ise;

“Ev sahipleri, kiracı arıyor!”

ÇİLLER VE UZAN’IN VAATLERİ!

Onun için diyorum ki;

Muhalefet, “bol keseden atsa” da, “vaat”te bulunmaya devam etsin!..

Nasıl olsa; AK Parti, “onların vaatlerini” de icraata dönüştürür!..

Tıpkı, Cem Uzan’ın;

“Her aileye konut kredisi!.. İlk ve orta öğretimde bedava ders kitabı!.. IMF’yi kovacağız!” vaatlerini AK Parti iktidarının uygulamaya geçirdiği gibi!..

Tıpkı, Tansu Çiller’in;

“İsteyen, istediği yerde tedavi olacak!.. Her ile bir üniversite, üniversiteleri olan illere yenileri” vaatlerinin de AK Parti iktidarında icraata döküldüğü gibi!..

AK Parti; Uzan’ın vaatlerinin de ilerisine geçip, sadece “ilk ve orta öğretimde” değil, “lise”lerde de “bedava ders kitabı” dağıtıyor... Üstelik,“defter”leri ile birlikte!.. Dahası, “234 bin de derslik” yapıldı!..

Çiller’in, “her ile üniversite” sözü de, bugün “demode” oldu!..

Çünkü, “2002’de 76 üniversite” varken, bunlara “100 yeni üniversite”ilave edildi ve “üniversite sayısı 176’ya çıkarıldı!”

Bugün, sadece “il”lerde değil, artık “ilçe”ler ve “kasaba”larda, hatta“köy”lerde bile “fakülte”ler ve “yüksek okul”lar var!..

DUBLE YOLLAR

Gelelim “yol” meselesine...

2002’de, “15 bin kilometre duble yol” vaadiyle yola çıkan AK Parti veTayyip Erdoğan; verdiği sözün “daha da ilerisine” geçip, “17 bin 591 kilometre duble yol” yaptı iyi mi?..

“İnsanımız sadece karadan değil, havadan da seyahat edebilsin” diye,“havalimanı” sayısını da 26’dan 53’e çıkardı... Halkımız, Türkiye’nin her yerine “uçak”la gidebiliyor.

12 YILLIK İCRAATLAR

Sadece bunlar mı?.. “Son 12 yılda yapılanları” kısaca aktaralım:

l 73 şehre doğalgaz.

l 757 yeni hastane, ayrıca 1.737 birinci basamak sağlık tesisi yapıldı.

l 1.330 spor tesisi.

l 276 baraj

l 182 gençlik merkezi.

l Marmaray.

l Atak helikopteri.

l Kendi savaş gemimiz.

l Rasat ve Göktürk uyduları.

l 90 yeni Organize Sanayi Bölgesi’nde 700 bin kişiye iş imkânı.

l Altay tankı ve savaş uçağı.

l Kredi Yurtlar Kurumu yurt sayısı 190’dan, 438’e çıkarıldı... Kredi verilen öğrenci sayısı da 451 Bin’den, 881 Bin’e yükseltildi... Ayrıca, 364 bin öğrenciye de burs veriliyor.

l 30 ülkede, 38 Yunus Emre Kültür Merkezi.

l Sosyal Hizmetler’e 1 milyar 376 milyon ayrılırken, bu rakam 26 milyar 561 milyon Lira’ya çıkarıldı.

l Engellilere 10 milyar yardım.

l Tarımsal Millî Gelir; 36 milyar Lira’dan 116 milyar Lira’ya çıkarıldı.

l 759 enerji santrali yapıldı.

l 3 milyar 250 milyon fidan dikildi.

l 12 Hükümet ve 6 bakan eskiten Bolu Tüneli bitirildi, hizmete açıldı.

l 16 yılda yüzde 40’ı bitirilen Karadeniz Sahil Yolu’nun yüzde 60’ı, 6 yılda bitirildi ve ulaşıma açıldı.

l Türkiye, Hızlı Tren’le tanıştı... Ankara-Eskişehir ve Ankara-Konya hattı tamamlanarak hizmete sokuldu... Ve son olarak İstanbul-Eskişehir hattı da 25 Temmuz 2014’te tamamlanarak hizmete girdi.

l 2002’ye gelinceye kadar, 52 yıllık sürede 954 kilometre demiryolu varken, son 12 yılda 1.086 kilometre uzunluğunda demiryolu yapıldı.

l 18 yaşından küçükler, sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlandırıldı.

l 2002’de 618 olan ambulans sayısı 3.464’e, 481 olan acil müdahale istasyonu sayısı 2189’a yükseltildi. Bunların yanı sıra 229 kar paletli ambulans, 18 helikopter ve 4 uçak ambulans, 4 deniz ambulans da yine bu dönemde sağlık hizmetlerine kazandırıldı.

l 2002’de 7.5 milyar lira olan Milli Eğitim bütçesi 2014’te 55.7 milyar lira olarak tarihe geçti.

Daha nice icraat...

ONLARIN HAYALLERİ YETİŞMEZ!

AK Parti, tüm bunları “Son 12 yılda” yaptı... Hem de, “vaatlerinin de ötesine geçerek!”

İşte bu yüzden diyorum ki;

Muhalefet Partileri, “uçuk-kaçık” da olsa, “Cem Uzan-Haydar Baş karışımı vaatler”ine, bırakın devam etsinler!.. Ama sakın “iktidara gelmeyi” filân“hâyal” etmesinler!..

Çünkü, “onların hâyalleri” bile, 

“AK Parti’nin icraatı”na yetişemez!..

Bırakalım “vaat” etsinler,

Nasıl olsa, AK Parti yapar!..

Hem de “Noter”e gerek kalmadan!..

Son 12 yılda yaptıkları,

Bundan sonra yapacaklarının teminatıdır!.. 

 ****************************************************************************

100 yıl sonra bugün sorulması gereken soru şu: Niye 24 Nisan?

l Tarih, 3 Ağustos 1914... Osmanlı Devleti “Seferberlik” ilan ediyor ama Ermeniler “ordudan firar etmeye” başlıyorlar... Aynı yılın Kasım ayından itibaren de Zeytun, Bitlis, Muş, Erzurum ve Van’da “isyan”a başlıyorlar.

l Tarih 24 Nisan 1915... Osmanlı Hükümeti; silahlı eylemlerde bulunup,“katliam” ve “tecavüz”lere başlayan Ermeni Komita Merkezleri’ni kapatıyor, liderlerini ve “235 Komitacı”yı tutukluyor!..

l Tarih, 27 Mayıs 1915... Ermeniler; Musul ve Halep’e gönderilmek üzere tehcir edilmeye başlanıyor.

Dikkat edin; “tehcir”in başlangıç tarihi 27 Mayıs 1915... Bu tarihten sonra, yüzbinlerce Ermeni sürgün edildi... Birçokları yollarda hastalıktan veya çatışmalarda can verdi... Ama, Ermeni Diasporası, bu tarihi değil de, ısrarla24 Nisan’ı öne çıkarıyor!..

Peki, niye?.. Çünkü o tarihte; “Komitacı 235 Ermeni elebaşı” tutuklandı!..

Demek oluyor ki, Diaspora’nın derdi “ölen Ermenileri” anmak değil, “235 katili” anmaktır!

Sırf bu bile; “Soykırım yalanı”nı görmeye yeterlidir!..

yeniakit