Abdurrahman Dilipak
Bitireni bitirirler mi?
Diyor ki;Özal terörü bitirmek istedi, onu bitirdiler.
Eşref Bitlis de öyle.
Mumcu o işlere bulaştığı için bitirildi.
Erbakan'da İsmail Nacar üzerinden Apo ile dolaylı görüşmeler şeklinde bir süreç başlatmıştı ki, olan oldu.
Apo'nun "terörü bitirirsem beni bitirirler" dediği söylenir.
Şimdi Erdoğan terörü bitirmek istiyor.. Oslo süreci bitmedi. Bu görüşmeler Hakan Fidan üzerinden sürdürülüyor..
Birileri bu süreci engellemek için ne lazımsa yapıyor. Birileri doğrudan Erdoğan'ı doğrudan hedef almış durumda. Aynı çevrelerin hedefindeki 2. isim Hakan Fidan.
PKK kendinden ibaret bir örgüt değil. İşin içinde herkes var. İsrail de var. Amerika da.. Rusya da var. İran da.. Olmayan yok ki..
Hükümet terör konusunda kararlı.. Birileri de bu işi yaptırmama konusunda kararlı. Önümüzdeki günlerde kızılca kıyamet kopacak..
Irak da işler giderek karışıyor.. İran Nisan'dan itibaren kendi içine döner.. Suriye'de de işler bahara kalmaz düzelme yoluna girer umarım.
Bütün bunlar olsa bile terör hemen bitmeyecektir.. PKK ben bu işten vazgeçtim dese de zor biter bu iş.. MOSSAD ve öteki istihbarat örgütleri boş durmayacaklardır.. Birileri PKK etiketini kullanarak eylemlerini sürdürecektir.
Bu adamların PKK içinde her seviyede adamlari mevcut. Onları kullanarak ya da onlar üzerinden birilerini devreye sokarak kan akıtmaya devam edeceklerdir.
Onun için kimse bugünden yarına bu işlerin bitmesini beklememesi gerek. Ama artık birileri de artık bu işlerin ilanihaye böyle devam etmeyeceğini de görmeleri gerek.
Daha da önemlisi PKK sorunu çözüldü diye Kürtler ve diğer inanç ve halk topluluklarının sorunları görmezden gelinmemeli ve bu konu rafa kaldırılmamalıdır. Bu konu siyasi pazarlık ve istismar konusu yapılmamalıdır artık.
Şunu görelim artık. Türkçülük Türklere. Kürtçülük Kürtlere hizmet eden bir ideoloji değil. Birileri bu ülkenin çocuklarının kanları ve gözyaşları üzerine kendilerine iktidar ve servet üretme çabasında.
Yaşanan süreçte halk bazı gerçeklerin farkına vardı. Bu işlerin kimseye fayda sağlamadığı da görüldü. Şimdi bu yaşanan olaylardan ders alarak üzerimizde oynanmak istenen oyunu birlikte bozmamiz gerekiyor. Şunu görelim artık. Bizim birbirimize karşı kazanacak bir zaferimiz yok; birlikte kazanacağımız tek bir zaferimiz var.
Hükümet bu konuda kararlı ve cesur bir şekilde yoluna devam etmeli. Bu meselenin çözülmesini istemeyenlerin propogandalarına ve tehditlerine papuç bırakmamak gerek. Bu işten birileri büyük rantlar sağlıyorlar. Hemen pes etmeyecekler. Hemen teslim olmayacaklar.
Şunu da görelim; önlerinde bu hükümeti ciddi bir engel olarak görüyorlar. Onun için de iktidara karşı topyekun bir savaş başlatacaklar.. Bir kabine değişikliğinden söz ediliyor. Birileri bu süreçte elinden geleni arkasına koymayacak. Ardından yerel seçimler var. Seçim öncesi ve sonrası zorlu bir süreç olacak.
Keşke mevcut başkanlar kendilerine bir çeki düzen verseler ve yeni aday olacaklar daha dikkatli davransalar. Yoksa siyaset onlar için dua ile istenen bir belaya dönüşebilir. Birilerinin kasetleri bir anda internete düşecek olursa sürpriz olmasın.
Benden söylemesi.. 2013, 2012'den kolay olmayacak; güzel günler de göreceğiz; zor günler de. Selam ve dua ile..
yeniakit