CHP cephesinde yeni bir durum yok. Bildik şeyler. CHP Sözcüsü Selin Sayek Böke, canlı yayında referandumla ilgili açıklamalarda bulundu. ‘’İlan edilen bu referandumun sonucunu tanımıyoruz’’ diyen Böke, ‘’Bunun için demokratik tüm haklarımızı kullanacağımızdan şüpheniz olmasın. Her türlü deyince Meclis’ten çekilmek de çalışmaya devam etmek de buna girer’’ ifadelerini kullandı. Birilerine göre bu, Avrupa’dan gelen bir talep. Ama parti yönetimi bu konuyu görüşmüş, sıcak bakılmamış.

CHP’yi göz ucu ile izlemeye devam. O ihaleyi aldı. CHP, İslamofobikler, HDP, PKK, PYD ve DHKP-C, FÖTÜ gibi ne kadar muzır örgüt varsa, Türkiye karşıtı, Gezi bileşeni varsa onların avukatlığını üslenecek. Malum medya, sermaye, siyaset ve bürokrasi içindeki adamları, STK’ları ve uyuyan hücreleri seferber edecekler. Yani anlayacağınız CHP, CHP’liğini yapacak.. İşi bu, varlık sebebi bu. Bu sürpriz olmamalı.

Sonunda CHP biraz daha yıpranacak. “Protez genel başkan” da gidecek, yeni biri gelecek.

17 Nisan olmadı. Hava yağışlı idi, halk destek vermedi, toplum hazır değildi. Batıdan gözlemci diye bir sürü adam geldi, batılı TV’lerin canlı yayın araçları hazırdı ama olmadı işte. Şimdi sırada 23 Nisan var ama, 23 Nisan da olmaz. “Milli Egemenlik” üzerinden milletin iradesine kafa tutmak olmaz. Hem zaten şunun şurasında kaç gün kaldı. Daha referandumun kesin sonuçları da açıklanmadı.. Ama yine de esip-gürleyecekler tabi. Hedef 1 Mayıs. 

Bu arada; birileri CHP’lilerin seçimde hile yaptıklarını, kendi sirkatlerini gizlemek için cazgırlık yaptıklarını söylüyor. Bu iddia da en az CHP’nin iddiaları kadar gerçektir. Hatta daha fazla!

AKŞENER NE YAPIYOR?

Eskiden gazetecilerin “iyi haber alan kaynaklar” diye bir haber kaynağı vardı. Bu kaynaktan bana hiç de iyi haberler gelmiyor.

Kraliçe arı, yani “Arı Maya” Meral Akşener. Deniyor ki, Abdullatif Şener şimdiden kervana katıldı.. İddiaya göre Hüseyin Çelik, Abdulkadir Aksu ve Mehmet Sağlam gibi bir düzine eski bakana, AK Partili parti yöneticisine davet gitmiş. STK üyesi, üst düzey bürokrat, başkaları da var. Ağırlığını AK Partiden geleceklerin oluşturacağı, ANAP’vari bir merkez partiden söz ediliyor.. Adı Milliyetçi Türkiye Partisi olacakmış. 4 eğilimi toplasa da bu isimle ancak merkez bir sağ parti olur.. Milliyetçi, muhafazakar, sağ bir parti. AK Parti’den transferler yapmaya çalışacak. Bunlar sadece birer iddia. Akşener, parti kurma iddiaları ile ilgili haberlerin doğru olmadığını söylüyor. BBP’den Destici “Büyük Birlik” çağrısı yapıyor, birileri bunu yeni buluşma adresi olarak görüyor..

Başka isimler var da, biraz bekleyelim.

Bir Abdullah Gül fenomeni var bu arada. Onun oy kullandığı sandık sonuçlarına ilişkin bir açıklama geldi. Kendi ve oğlunun “Hayır” oyu kullandıkları ileri sürülüyor..

Gül’ü, Erdoğan’a ve AK Partiye karşı koçbaşı olarak kullanmak isteyen bir lobi var.. Onların Gül’e muhabbetleri olduğunu sanmıyorum, ama AK Parti içinden birilerini bulmaları lazım. Gül bu oyunu görür ve yakasını bunların elinden kurtarırsa ne ala, ama değilse kendine yazık olur.. “Fullergiller böyle bir senaryo üzerinde çalışıyor” deniyor.

Kimine göre, yeni partiyi Akşener değil, Gül kuracak. Bülent Arınç ve AK Parti’nin ağır topları, ağır abileri de bu oluşuma destek verecek ve AK Parti iktidardan düşürülecek.. Bu senaryoda adı geçenlerin bu işlerle ne kadar ilgileri ya da bilgileri var bilmem ama, birileri onların adı üzerinden bu senaryoları yazıyorlar. Bu tür senaryolarda onların isimlerinin kullanılıyor olması da önemli.. Bunun da sorgulanması gerek..

Akşener ya da bir başkası.. ANAP’vari bir oluşum için düğmeye basıldı. Cumhurbaşkanlığı, milletvekili ve yerel yönetim seçimlerinden önce bu işi bitirmeye çalışıyorlar..  Erdoğan’dan kurtulabilirlerse zaten akıllarınca önleri açılacak. AK Parti çevresinde kripto, menfaat ilişkisi kurulan ve tehdit-şantajla yanlarına çekecekleri bir çok isim var. Yani AK Partiyi ele geçiremez, tasfiye edemezlerse ele geçirmeye çalışacaklar, en azından zayıflatacaklar..

Mesela Erdoğan’ın karşısına başkanlık için Gül’ü çıkaracaklarmış. CHP de bir aday çıkaracak. Cumhurbaşkanı seçiminin ilk turda yapılmaması sağlanacak ilk hedefte, 2. turda Erdoğan’ın karşısına Gül’ü çıkaracaklar. CHP; Gül’e destek verecek, Erdoğan yarışı kaybedecek..

2. GEZİ VAKASI KAPIDA MI?

Neyse ki yağmur yağdı da Beşiktaş maçı yeni bir Gezi olayının başlangıç noktası olmadı. Evdeki hesap çarşıya uymadı. Hedefte bu defa 1 Mayıs var. Oysa çok iyi hazırlanmışlardı. Fuller’den Soros’a herkes heyecanla bekliyordu. Batı medyası gözlemciler, kripto STK’lar hepsi mevzilenmişti. Ama olmadı işte.. Bu binlerce kişiyi bir yerde tutmak da kolay değil. Bir de bu insanlarda azıcık akıl varsa nasıl bir oyun için kullanılmak istediklerini anlayacaklardır..

Yani senaryo başlamadan bitti. Zaten hafta sonu kandildi. 24 Nisan İsra, 11 Mayıs Berat Kandili.. Ardından zaten Ramazan geliyor. 23 Nisan, 1 Mayıs, 3 Mayıs Hızır İlyas günü, Türkçüler günü, 19 Mayıs, 27 Mayıs,  29 Mayıs İstanbul’un Fethi. Mayıs ayında Gezicilerin nefes alacak zamanları yok.. Zaten 15 Temmuz onların korkulu rüyası.. Beşiktaş maçı son fırsattı, onu da kaçırdılar. Kılıçdaroğlu’nun hayalleri suya düştü..

Ama yine de vazgeçmeyecekler. “Biz bitti demeden bitmez” diyorlar.. 2019’a kadar rahat durmayacaklar.. Uyum yasaları konusunda da ellerinden geleni arkalarına koymayacaklar..

Bana göre, AK Parti içindeki AKP’liler ihanet edeceklerse, halktan gelenek tepkiler tavan yaparlar ve iktidar da iplerini çekecek olursa, o nasıl ele geçirdikleri belli olmayan servetleri ile birlikte onurlarını da kaybederler ve kaçacak yer alırlar. Türkiye onlara dar gelir.. Bütün kirli çamaşırları, ilişkileri, kimlerle kol kola girdikleri hepsi ortaya dökülür. Çarpık ilişkileri deşifre olur.. Birileri ile kurdukları menfaat ilişkileri deşifre olduğunda vazgeçemedikleri servetlerinden mahrum olabilirler.. Birilerinden korktukları için böyle davranıyorlarsa, ipler kopma noktasına geldiğinde daha fazla korkacakları durumlarla karşı karşıya kalabilirler..

Eğer inanmıyorlarsa, denemesi bedava! Onlara bir çift sözüm var: La galibe illallah! Siz bilirsiniz! Birileri siyasileri ayartmaya çalışırken, birileri bürokratların peşinde. Birileri sermayenin, birileri de STK’ların kapısını çalıyor. Birileri FETÖ’cüleri hapisten kaçırma planı yapıyor, birileri de FETÖ’cü olmayanları, ayaklarına dolanan birilerini FETÖ’cü olarak suçlayıp, içeri tıkmanın yolunu arıyor. ByLock’u hukuki gerekçe olmaktan çıkartacak bir senaryo üzerinde çalışıyor birileri bu arada. Benden söylemesi.  

Bu vesile ile kandilinizi tebrik ediyorum. Rabbim bize hakkı hak, batılı batıl göster, hakta toplanmamızı nasib et. Bizi nimet verdiklerinin yoluna ilet, gazaba uğrayanların değil. Bizim ellerimizle zalimleri cezalandır ve mazlumlara yardım et! Selam ve dua ile.. 

yeniakit