Mehmet GÖKTAŞ
Dünyada da Cennette de aranan hep insandır
Su günlerde durmadan geziyoruz, dolaşıyoruz. Her vardığımız yerin kendine has güzelliğine şahid oluyoruz, hayran olmamak elde değil.
Dağların ayrı bir güzelliği, ormanların ayrı bir güzelliği var. Akarsuların, ırmakların, göllerin hayatın kaynağı olduğuna yakinen şahidlik ediyoruz.
Bu esnada her memleketi kendine has yiyeceklerinden tadıyoruz.
Elhamdülillah her Müslümanın yaptığı gibi baktığımız her şeyde Rabbimizin kudretini ve hikmeti yâd ediyor O’nu hatırlamaya çalışıyoruz.
Fakat bütün bunlar bir yana; vardığımız her yerde oranın insanıyla buluşuyoruz, o beldenin Müslümanlarını, İslam Davasına omuz veren, taşın altında eli olanları ziyaret ediyoruz.
Sonra farkına varıyoruz ki gördüğümüz o dağlar, o ormanlar, akan sular hep unutuluyor, geride kalıyor, aklımızda ve gündemimizde kalan sadece insanlardır, Müslümanlardır.
Eve döndükten sonra görüştüğümüz o insanların, o Müslümanların meselenin tamamı olduğunu, her bir Müslümanın yerine göre bir şehirle özdeşleştiğini görüyorsunuz. Daha sonra gezip dolaştığınız o şehirden söz edildiğinde gözünüzün önüne o şehrin Müslümanları gelmektedir.
Dünyaya bu gözle baktığımız gibi ahirete ve özellikle cennete de aynı gözle bakıyoruz.
Rabbimizin müminlere vereceği cennet nimetlerini asla küçümsemiyoruz. Cennetin bahçelerini, gölgeliklerini, saraylarını köşklerini, sütten, baldan, şaraptan ırmaklarını, meyvelerini kısaca hiç bir nimetini küçümsemiyoruz.
Fakat cennetteki en büyük mükafatın da yine insan olduğunu görüyoruz. Rabbimiz cennetin bu yönünü öne çıkarmaktadır.
Cennette peygamberler vardır, cennette sıddîkler vardır, cennette şehidler vardır, cennette salihler vardır, onlar ne güzel arkadaşlardır.
Cennette pırıl pırıl tertemiz eşler vardır.
Cennette yalan yoktur, cennette günah söz yoktur, cennet ehli hep güzel sözlü insanlardır. Yani cennet adam gibi adamların yurdudur.
Bu dünyada gezip dolaştıktan sora aklımızda kalan en güzel şey nasıl ki insanlar oluyorsa işte cennette de aynı şekilde; insan, insan, insandır.
Nasıl ki cennet meyvelerinden rızıklandığımızda “biz daha önce de bunun benzeriyle rızıklanmıştık” diyeceksek, cennet ehliyle birlikte olduklarımızla dünyada da beraber olmuştuk” diyeceğiz.
Müslüman olmak, Müslüman olarak cenneti kazanmak ne güzel bir şey. Cennette birlikte olacaklarımızla şimdiden birlikte oluyoruz.