Merve Kavakçı
Ergenekon
Çete bağlantılı birçok faili meçhulün ortaya çıkması beni eskilere götürdü. Ekim 1999'a, baskı ve karanlığın zirveye çıktığı, zulmün keyfîleştiği döneme.
Dönemin karanlığının kara gözlüklü simgesinin sorgulama kaydıyla gece yaşlı anneannem ve iki küçük kızımla yaşadığım evimizi kuşatması bütün toplumun tepkisini çekmiş, Türkiye ayağa kalkmıştı. Bu tepkiye zamanın siyasileri bile toplumu karşılarına almamak adına destek vermişlerdi. Olay tepki boyutunu aşmış, dönemin baskı ve keyfîliklerine karşı bir konsensüs oluşmuştu. Oluşan bu hava bütün baskıcıları zor durumda bırakmıştı. İyileşen bu havayı bozacak bir olay gerekliydi. O olay da gecikmedi. Ertesi gün Ahmet Taner Kışlalı hain bir saldırıyla öldürüldü. Cenaze töreninde İslâmcılar lanetlendi, o ve parti kapatma uzmanı meslektaşı Kocatepe'nin merdivenlerinden el ele çıktılar, hazirun onları alkışlarla karşıladı. Bomba yerine ulaşmış, ortalık yine karışmıştı. Gerilim, huzursuzluk aylarca sürdü. Ortalık sakinleşirse yeni kurbanlar hazırdı. Bu döngü böyle sürdü gitti. Benzer olaylar birbirini takip etti. Bu toprağın insanı belini hiç doğrultamadı. İşine gücüne bakamadı. Hep önüne konan engellerle uğraştı. Yüzü 2 gün üst üste gülemedi. Duam; bugün noktanın konması içindir. Bizim nesillerin kaybı büyük olmuştur.. Gün, çocuklarımızı kurtarma günüdür.
-
İslâmexpo 2008
İngiliz Müslüman Girişimciler (British Muslims İnitiative) adı altında 2006"da kurulan ve İngiltere"de yaşayan Müslümanların siyasi, sosyal ve kültürel problemlerine çözüm üretmeyi hedefleyen şemsiye organizasyonun önderliğinde Londra"da yapılan İslâmexpo; Avrupalı Müslümanları, İslâm ve Ortadoğu konusunda çalışan dünya akademisyenlerini bir kez daha bir araya getirdi. Geçtiğimiz aylarda belediye başkanlığı sona eren, İslâm dostu Ken Levingston"un himayesinde gerçekleşen toplantıya bu yıl katılımın 20 bini aştığı memnuniyetle ifade edildi. Aynı anda 2 paralel konferansın yapılmış olması da zamanın ve katılımcıların paylaşımlarının en verimli şekilde değerlendirilmesi açısından faydalı oldu. İngiliz Parlamentosu mensupları başta olmak üzere birçok ülkeden siyasetçilerin katıldığı İslâmexpo"ya, dünya basınının ilgisi de büyüktü. Londra civarındaki okullar küçük büyük öğrencilerini getirip İslâmexpo'nun turunu yaptılar. Yüzlerce minik İngiliz, Müslümanlar tarafından üretilen sanatları, oyunları, giyecek ve yiyecekleri tanıdılar. Şiirler dinlediler, tiyatro oyunlarını seyrettiler. Açılışta konuşma yapan Yusuf İslâm, İslâm"ın batı kültürünün nasıl da içinde olduğunu, Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) hayatından örneklerle izah etti.
Eşzamanlı diğer konferans, Siyasal İslâmı Anlama. Akımlar ve Bakış Açıları adındaydı. Çoğunluğu Washington"dan gelen akademisyenler olarak İslâmî hareketleri ve birbirlerinden nasıl farklılaştıklarını konuştuk. Aramızda Georgetown Üniversitesi"yle isimleri özdeşleşen öğretim üyeleri John Esposito ve John Voll, şu günlerde Prens Charles"a danışmanlık yapan Müslüman Kardeşler Hareketi'nin kurucusu Hasan El Benna"nın torunu, Batı"nın yükselen sesi Tariq Ramadan, Tunus İslâmî hareketi Nahda"nın lideri Raşid Gannusi de vardı. Siyasal İslâm'ın tarihi ve entellektüel orijinlerinin felsefi açıdan incelenmesinden sonra, ülke ülke gelişimleri, benzeyiş ve ayrışımları tartışıldı. Batı zihninde hakim olan tek tip, tek renk İslâmcı anlayışının neden olduğu çıkmazlardan, İslâm dünyasındaki kadın eksenli tartışmaların, insan hakları veya haksızlıkları gerçeğinin İslâmcı siyasetin kavramsallaşmasına etkilerinden, İslâmizmin geleceğinden bahsettik.
İki toplantı arasında mekik dokuyuşlar, basınla mülâkatlar dışında kendilerini iyi yetiştirmiş, aktivist, şuurlu dindar, Türkiyeli bir gençlikle de tanışma imkânı buldum. Uzun sohbetimiz sonunda ülkem ve Londra"da yaşayan Müslümanlar adına içim umutla doldu.
Bu yazı toplam 54018 defa okunmuştur