Mehmet GÖKTAŞ

Mehmet GÖKTAŞ

Evlerimiz Allah’ın evleridir

“Evimiz bu kadar mı güzelmiş, hayretler içindeyim, hiç bu kadar mutlu olmamıştım!” dedi telefonla halini hatırını sorduğum bir dost.  

Bir başkası da şu anda bayram ettiğini, bir insanın evinin böylesine güzel olabileceğini hiç tahayyül etmediğini söyledi.

“Ev halkı olarak bir birimize ne kadar da hasret kalmışız, aptalca ne kadar da ihmal etmişiz bir birimizi” dedi bir başkası.

İnsanoğlunun evi birçok açıdan mutluluğun merkezidir. Evsiz, yuvasız bir mutluluk asla düşünülemez. Evin bütün bireyleri için böyledir. Çocuklar evleriyle ve evdekilerle mutludurlar, büyükler de aynı şekilde evleriyle o evdekilerle mutlu ve mesutturlar.

Evler sadece içinde ibadet yapılması açısından değil, yapılan her şeyin ibadete benzemesinden dolayı da güzeldir.

Ev insanoğlunun mukaddes mekanıdır. Bugün ibadethanelerin kapanmasıyla birlikte oraların mukaddesliği de evlere taşınmıştır.

Tabir caizse, bugün inanan insanların evleri Allah Teala’nın nurunun indiği trafo merkezleridir, yeryüzünde Allah’ı hoşnut edecek güzel ameller tamamen evlere taşınmış durumdadır.

Hani Kur’an-ı Kerim’de bizim bir Nur Suremiz ve orada bir Nur (24/35) ayetimiz var ya, uzun uzun tefsiri yapılmış, hatta sadece o ayet için müstakil kitaplar yazılmış... İşte devam eden bir sonraki ayette (24/36) Rabbimiz anlattığı Nur’un evlerde olduğuna, Allah’ın isminin yüceltildiği evlerde olduğuna işaret etmektedir.

Ve yine Rabbimiz Yunus Suresi 87 ayetinde “Musa’ya ve kardeşine vahyettik ki şehirden evler edinin, evlerinizi kıblegâh yapın ve namazı kılın ve o zaman müminleri müjdele!” buyurmuştur.

Yani şu anda bizim evlerimiz Allah’ın evleridir.

Takdiri ilahi, şu anda evlerimizdeyiz, evlerimizde olmak zorundayız. Evlerini bu şekilde anlayanlar için bu bir mutluluk ve kazançtır.

Fakat bugün bu ülkede iflah olmaz ev düşmanları da var. Evden bahsederken hep; dört duvar arasına kısılmak, hapsolmak diye söz edenler Özellikle kendi evlerini Kadının Zindanı olarak belleten zavallı feministler.. Onlara da “Geçmiş olsun, zindanınıza hoş geldiniz!” demekten başka bir söz bulamıyoruz.

Bu yazı toplam 815 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar