Zimnako Muhammed, şimdilerde 26 yaşında bir delikanlı, 26 yıl önceki kimyasal saldırıdan kurtulmuş bir Halepçeli. Ona göre iki kez doğmuş, iki kez ailesini kaybetmiş. Baas rejiminin kimyasal bombalarla doğduğu toprakları vurduğu 1988 yılında daha 3 aylık bir bebekti. Kimyasal bombalar Halepçe'yi yakarken Muhammed'in dördü kız beş kardeşi ve babası hayatını kaybetti. Geriye Zimnako Muhammed ve annesi Fatima kaldı. Ama birbirlerinden ayrı düştüler. 

İran hayatı başlıyor

3 aylık Zimnako, İran askerleri tarafından bulunup İran’a götürüldü. Sahipsiz kalınca İranlı bir kadına evlatlık verildi. Kadın O'na Ali adını verdi. Artık yeni bir kimliği ve ailesi vardı. İranlı annesi psikologların tavsiyesi üzerine Zimnako’ya gerçek yaşamını anlatmaya karar verdi. 8 yaşına gelince Halepçe katliamını bütün detaylarıyla öğrendi. Artık başka bir ailesi ve başka bir yaşamı olduğunu biliyordu. O günler için "Arkadaşlarımla oynarken onlar gibi olmadığıım hisediyordum, onların babası vardı, benim yoktu. Onlar gibi olmadığımı hisediyordum. Yalnız kalıyordum ve ağlıyordum" dedi.

Zimnako, 16 yaşına geldiğinde İranlı annesi de öldü. O dönemi 'hayatımın en kötü günleri" diye tanımlayan Muhammed, "tamamen yalnız kaldım, çünkü benim derdimi çeken tek insandı. Ondan sonra 5 yıl tamamen yalnız yaşadım. İran vatandaşı olmadığım için birçok sorunla karşılaşıyordum. Vatandaşların yaptıklarını yapamıyordum, mesela bir takımda futbol bile oynayamıyordum" diye konuştu.

22 yıl sonra gelen mutluluk ve hüzün

İkinci annesini kaybeden Zimnako Muhammed, gerçek ailesinin izlerini bulmaya karar verdi. Tahran-Erbil arasında gidip gelen Muhammed, sonunda bir ipucu buldu. Kürt hükümetinin kayıtlarında Halepçe katliamında çocukları kaybolan 70 aile vardı. Bunlardan 5'nin özellikleri Muhammed’e uyuyordu. Kürt hükümetine başvurdu, DNA testi yaptırdı. Sonuç; Zimnako Muhammed oğlunu arayan Fatima Muhammed Kadir’in oğluydu ve annesi yaşıyordu.

22 yıl sonra annesini bulmanın sevincini yaşayan Muhammed’in sevinci uzun sürmedi. Çünkü kardeşleri ve babası ölmüştü ve o bunu bilmiyordu. Bu gerçeği öğrendiğinde üzüldüğünü ifade eden Muhammed, "Duygularımı anlatmam çok zor. Uzun süre yalnız kaldım, bir süre yapayalnız kaldım ve yıllar sonra gerçek annemi buldum. Bu duyguyu sadece ben anlarım ve kelimelerle anlatamam. Çok mutlu oldum gerçek annemi bulunca, ancak kardeşlerimi ve babamı kaybettiğimi duyunca üzüldüm. Sevinç ve üzüntüyü bir arada yaşadım" dedi.

Üç aylıkken hayatı değişen Muhammed annesini bulduğu günün yeni doğum günü olduğunu söylüyor, "Sürekli Allah’a soruyordum, niye iki ailemi de kaybettim. 3 aylıkken asıl ailem gitti, 16 yaşındayken İranlı annem öldü. Annemi bulduğum gün yeni doğum günümdü" diyor. Muhammed annesine kavuştuktan sonra evlendi ve yeni bir hayat kurdu.

Kendi mezarında

Halepçe katliamında ölenler toplu olarak gömüldü. Sadece şehir mezarlığında üç ayrı yerde 2 bine yakın kişi toplu mezara gömüldü. Ama ölüler için temsili mezarlar yapılarak, mezar taşlarına isimleri yazıldı. Muhammed mezarlıkta babasının ve kardeşlerinin temsili mezarlarını ararken kendi mezarını buldu. Yetkililer öldüğünü düşünerek bir mezar taşına adını yazmıştı. Ancak yaşadığı ortaya çıkınca ismi hem mezardan hem de Halepçe anıtındaki 'Şehitler listesi'nden silindi. Zimnako, yıllar sonra annesiyle birlikte eski adına da kavuştu. Muhammed artık yaşlı ve hasta olan annesini bir an olsun yalnız bırakmıyor.

Zimnako Muhammed Suriye'de kimyasal silah kullanıldığını duyduğunda kendi yaşadıklarını hatırladığını beliterek, "Kimyasal silah kullanıldığı zaman çok kötü oldum. Kimyasal silahların sonuçlarını insanlara göstermek için herkese kendi hikayemi anlatıyorum." diye konuştu.

Kaynak: Al Jazeera