Haram jelatinden kurtulmalıyız

Haram jelatinden kurtulmalıyız

Dünyada 2 trilyon doları aşan bir sektör haline gelen helal gıda pazarında Türkiye de söz sahibi olmak üzere

İslâmi kurallara uygun" gıda ve kozmetik ürünlerinin üretimi, denetimi ve pazarlanması için atılması gereken adımlarda sona yaklaşıldı. Ekim ayında İstanbul'da toplanacak olan İslâm Konferansı Örgütü (İKÖ), geliştirdiği uluslararası standarda son şeklini verecek. Türkiye'de ise helal sertifika çalışmaları yapan GİMDES, bir yandan sertifika vermeye başlarken, bir yandan denetimi yapacak elemanları yetiştirmeye başladı.

Türkiye'de Helal Gıda Sertifikalandırma işini üstlenen tek kuruluş olan GİMDES Başkanı Hüseyin Kami Büyüközer'le helal gıda konusunu enine boyuna konuştuk. Türkiye'de hayvan kesimi, dondurulmuş gıdalarda kullanılan jelatin ve helal gıda sertifikalandırma çalışmaları hakkında bilgiler veren Büyüközer, çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Helal Gıda Sertifika'sının önemi nedir?
Türkiye'den ihracat yapan firmalar, birçok pazarda engellerle karşılaşıyor. Ancak "helal" sertifikasını alıp ürünlerine yapıştıran firmalar hem iç ve dış pazarlarda ciro artışına gidiyorlar. İslâm ümmetinin toplam talebi ilaç kozmetik gıda ve yan tesisler olarak 2 trilyon dolardır. Yıllık nüfus itibariyle jeopolitik itibarla Türkiye en önemli konumdadır. Taylandlı firmalar bile helal gıda sertifikası kullanıyor.
Bu sertifikayı Diyanet ve müftülükler de verebilir mi?
Konya'da bir ilçenin müftü vekili Arapça, Türkçe ve İngilizce olarak hayvan kesiminin dahil helal yürütüldüğüne dair bir belge verdiğini gördük. Yanlış bir davranış. İmam; İngilizce veya Arapçasını biliyor mu? Hayır, veya gidip araştırmış mı sucuğun içinde ki katkı maddelerini, tek tek laboratuvar raporunu görmüş mü? Diyanet yapamaz; müftülükler hiç yapamaz. Çünkü teknik kaynakları yok. Metotlu bir şekilde denetleyemezler. Fakat bizim denetimlerimiz müddeti devam ettikçe sürmek zorunda. Güvence sistemini kurmazsak aldatırlar ve ihanete uğrarız biz.
Biz de bu sertifikayı alanlar az. İhracat için kullanan firma ne kadar?
Şu ana kadar 25 firma müracaat etti. 10 firmanın sertifikasını verdik. Diğerleri için de çalışıyoruz. Türkiye'nin dışındaki ülkelerin akreditasyonuyla biz belge veriyoruz. Bizim belgemizi Endonezya istiyor. Tescil etmiş bizi. Un alacak bizden belge alıp almadığını soruyor. Bir de American Halal Foundation (BUİL) bizim verdiğimiz sertifikaya itibar ediyor. Böyle kolektif bir yapı oluştu. Şimdi sertifikamız bu ülkelerde geçerli durumda.
Mahalli sertifika olayına nasıl bakıyorsunuz?
Önemli bir problemi de gündeme getirmiş oldunuz. Mahalli sertifika vermeye karşıyız. Malezya'da McDonald's almış mesela... Ben tartıştım uluslararası bir firmayla bunu. Mahalli olarak aldığı bir sertifikayla dünyanın birçok yerindeki şubelerini kapsama dahil ediyor. Bu sisteme karşıyız. Helal logosu kullanan tüm ülkelerde ayrı ayrı denetim lazım. McDonald's'ın Türkiye'deki şubelerinde helal denetimi yok mesela.
Şirketlerin tedirgin oldukları konu helal sertifikanın maliyetidir. Ne kadara mal oluyor?
İşin hacmine göre değişir. Çetrefilli işler değillerse 750 liraya da geliyor. Denetleme de işin içine giriyor. Şimdiye kadar verdiğimiz sertifikalarda en büyük rakam 1500 oldu. Bu yıllık ücrettir. Ki benzer sertifikaların başka ülkelerdeki maliyetleri aynı çaptaki bir şirkete 5000 avroya mal oluyor.
Bu rakamın yanında firmaların başka mali yükümlülükleri yok mu?
Başka bir mali külfeti yok. Hatta şöyle bir örnek vereyim. Bizim sunduğumuz fiyatın düşük olduğundan yola çıkarak basit olduğumuz algısına kapılan firmalar bile oldu. "Bu kadar ucuza sertifika olur mu?" deyip cayıyorlar.
"Helal" sertifika vermenin aşamaları nelerdir? Bu konuda hem devletin hem sizin gibi STK'ların hem Diyanet'in katkı sağlayacağı bir yapı oluşturulabilir mi?
Sizin bu saydıklarınızın her biri farklı bir kulvarda. Üniversiteler de devlete bağlı, Diyanet de. Devlete bağlı kurumların yerine halkın içinden halkın güvendiği bir kurumu oluşturmak daha uygun ve daha sağlıklı olur. Görevlendirilecek bir sivil kuruluş denetlemeyi en güzel şekilde yapıp sertifikayı verebilir. Hile ve sahtekarlık yapan olduğu zaman da cezalandırmayı hak edene de gerekli cezai müeyyideyi uygulayacak.
Helal sertifikaya en çok ihtiyaç duyulan alanlardan biri de hayvan kesimhaneleri ve beyaz et sektörüdür. Türkiye'deki firmalar gereken hassasiyeti gösteriyor mu?
Bizim standardımız şudur: Tavuk İslâmi esasa göre kesilecekse her kesişte besmele çekilecek. Mevcut kesimhanelerde tavuk giyotine asılı bir şekilde geliyor. İki damar kesilmesi lazımken ikisi kesilmiyor. Orada gözetleyen adam uyuklarsa iyi uyuşmayan bir tavuk hareket eder ve başı kesilmeden geçerse murdar olur. Giyotinin kusuru bu, her an teyakkuz halinde olunması gerekiyor. Kendilerine sorduğumuz Hocalar diyor ki; eğer biri leş hükmünde olsa diğerleri de haram hükmünde olur. Bu tehlikeden Müslümanları kurtarmamız lazım.
Peki helal sistemle kesim yapan firma Türkiye'de yok mu?
Helal sistemle kesen birkaç firma var. Elle kesim Türkiye'de şu an 4-5 firma tarafından uygulanılıyor.
Bunları sıralayabilir misiniz?
Mersin'de üretim yapan Beyza Piliç var. Er Piliç var. Bir de Aytaç Gıda'nın yaptığı kesimler helal standarda uygun olarak yapılıyor. Benim bildiklerim bunlar.
Jelatin konusunu da konuşmalıyız. Haram jelatin mi yiyiyoruz?
Jelatin konusu her Müslümanın ana rahminden itibaren dikkat etmesi gereken çok önemli bir konudur. Hastalanırsınız, doktor ilaç yazar, farkına varmadan domuz jelatiniyle kaplanan ilacı yutabilirsiniz! Bütün dondurulmuş gıdalarda da jelatin kullanılıyor. Ancak kullanılan jelatin helal mi yoksa haram olan domuzdan mı elde edilmiş, bunu bilmek çok güç. Domuzdan yapılmış bir jelatini çikolataya, peynire ve dondurulmuş diğer bütün ürünlere koyduğunuzda bu şimdi haram mı değil mi?
Uşak'ta helal jelatin fabrikası kurma girişimi var. Bu tesis, Türkiye'nin ihtiyacını karşılar mı?
Yani yapımı planlanan bu fabrikanın faaliyete geçmesiyle Türkiye önemli bir altyapı sağlamış olacak. Fabrika 4000 ton kapasiteye göre planlanıyor. Önümüzdeki 6 ay ilk ürünlerin çıkaracaklarının sözünü verdiler. Uşak'ın hinterlandı daha uygun geldi. Fizibiletisini yaptılar şu anda makineler için çalışılıyor. Bu fabrikanın faaliyete geçmesiyle Türkiye önemli bir altyapı sağlamış olacak. Türkiye'nin yıllık jelatin ihtiyacı 10-15 bin ton kadardır.
Uşak'ta üretilecek helal jelatinin müşterileri şimdiden sıraya girmişlerdir o zaman!
Bu konuda bir misal vermek gerekirse; Kervan Gıda helal jelatin kullanarak hem Ülker'e hem kendisine gıda üretiyor.
İhracat da yapabilecekler galiba?
Yaparlar tabii ki. Çünkü planlanan yıllık kapasite 4000 ton. İsterse ihracatını da yapar, iç piyasaya da satar. Bütün İslâm ümmeti, gavurun jelatini ile kendini aldatmaktan kurtulur.
Türkiye'de sağlam bir sertifika kurumu oluşturup isteyen tüm firmalarda denetim yapabilmek için ne kadar personele ihtiyaç var? Uzmanlık gerektiren bu konuda kalifiye eleman bulunabilecek mi?
Bu işin sağlıklı yürüyebilmesinin üç önemli ayağı var. Birincisi yeteri kadar denetçi eleman olacak. Denetçilik yapacak personel üç kısma ayrılır. Birincisi dini esas ve usulü bilen ekipler. İkincisi, mühendislik işini takip edecek teknik eleman. Üçüncü grup da sağlık ekipleri olacaktır.
Peki bu kadar eleman nerden karşılanacak?
Biz ESAM olarak bir denetçi eleman kursu açıyoruz. Kursumuz 12-16 Ağustos 2009 tarihleri arasında yapılacak. Bu kursa katılıp sertifika alanlar isteyen şirketlerde istihdam imkanı bulabilecekler. 5 gün sürecek kursta 15 kişilik ekipler halinde 09.00-19.00 saatleri arasında yoğun bir eğitim programımız olacak. Kursun son gününde yapacağımız sınavda başarılı olanlara sertifika vereceğiz.
Sizin iki grup çalışanınız var teknik ve fıkhi?
Evet fıkıh alanında sertifika almak isteyenlerde aradığımız ön şart iki yıllık yüksek okul ya da ilahiyat mezunu olmuş olacak. Teknik grupta ise Gıda mühendisleri, veterinerler, genetikçiler, biyologlar, kimyagerler ve doktorlar olacak.
Sertifikayı alan kişiler nelerden faydalanacak?
Bu belgeyi alanlar iki yerde kullanabilecek. Birincisi; GİMDES olarak bizim ihtiyaçlarımızı karşılayacaklar. İkincisi ise kurulacak Helal Güvence Sistemi (HGS) çerçevesinde beyaz et sektöründe kesim yapan firmalarda GİMDES'in temsilcisi olarak istihdam imkanı bulabilecekler. Sertifika verdiğimiz tavuk kesim firması, bizim eğitimimizden geçmiş elemanları sürekli istihdam edecek. Onun vazifesi bizimle yaptığı anlaşmaya uygun olarak, helal güvence sistemini takip edecek. Firmayı, devamlı denetleyecek. Maaşını ise ilgili firma verecek.
GİMDES İletişim Bilgileri: Adres: Tekstilkent B5 Blok. No:76 Esenler / İstanbul
Telefon: 0 212 438 33 18
Faks: 0 212 438 33 19
E-posta : [email protected]
HELAL SERTİFİKALI KASAPLAR DA YETİŞTİRİLECEK

GİMDES olarak hazırladığımız ikinci proje ise, Helal Sertifikalı Kasap'ların eğitimi olacak. Önümüzdeki günlerde olgunlaşacak olan bu projeye katılacak kasaplar, İslâmi usullere uygun kesim konusunda eğitimden geçirilecek. Eğitim sürecini başarıyla tamamlayan kasaplara "Helal Sertifikalı Kasap" belgesi vereceğiz. Bu kasaplar tarafından kesimi yapılan hayvanların etlerine, "Helal" damgası vurulacak.
GİMDES'in "Helal Gıda Denetçiliği" eğitim programı şöyle:
1. GÜN: İslâm Dini, Dini Kavramlar, Helal Standart, Helal Sertifikalama konularında teorik ve uygulamalı dersler.
2. ve 3. GÜN: Gıda Güvenliği konusunda mevcut uygulamalar ile Helal Gıda Güvenlik Uygulamaları ve Helal Güvence Sistemi (HGS) hakkında sertifika öncesi ve sertifika sonrası süreçteki uygulama bilgileri.
4. GÜN: Denetçilik Performansı, Denetleme Prosedürleri ve Senaryolar
5. GÜN: Konuların tekrarı, yazılı sınav ve gerek görülürse sözlü sınav Sınavda başarılı olan katılımcılara 'Helal Denetçi Belgesi' verilecek. Başarılı olamayanlara ise, 'Katılım Belgesi 'verilerek daha sonra yapılacak eğitimlerin sadece sınav bölümlerine girmeye hak kazanacaklar.