Mehmet GÖKTAŞ
İdlib için çaresiz bekleyişimiz
Bundan önce katliama uğrayan Suriye şehirleri için hiç bir şey yapamadığımız gibi, Allah korusun İdlib'in başına gelecek bir felâketi de sessiz çığlıklarla izlemek durumunda kalacak gibiyiz. Elbette bu ülkede yaşayan Müslüman bireyler olarak sağa sola koşup çırpınacağız fakat söz konusu felâketi durduracak bir gücümüz ve planımız şimdilik yok. Bırakın Müslüman bireyleri, ufukta Türkiye'nin bir devlet olarak bile yapabileceği bir şey görünmüyor. Her şeyden önce Esed zaliminin başlatacağı yeni katliam yarınki müttefiklerimiz diye ümitlendiğimiz Rusya ve İran'ın desteğiyle olacak. Türkiye'ye düşen bu yeni katliamdan kaçacak olan yüz binlere, hatta milyonlara kucak açmak, Müslüman bireyler ve sivil toplum kuruluşları olarak da her zamanki gibi yardım faaliyetlerinde bulunmak olacak. AND ve Avrupa'nın muhtemel müdahalesi ise asla söz konusu katliamı önlemeye, durdurmaya yönelik değil, sadece kendi nüfuz alanlarını kollamaya yönelik olacaktır. Allah korusun göz göre göre bir katliam geliyor ve elimiz kolumuz bağlı çaresizce bekliyoruz. Muhaliflerin toplandıkları son şehir, son bölge olan İdlib için bir şey yapılamaz mı? Sürdürüldüğü söylenen görüşmelerden bir netice alınamaz mı acaba? İşin bir başka yönü, İdlib Suriye'deki muhaliflerin elinde bulunan son kale. Esed İdlib'i ne pahasına olursa olsun, kaç yüz bin insanın canına, kaç milyonunun kaçışına mal olursa olsun ele geçirmekten vazgeçmeyecek. Daha sonra muzaffer bir lider olarak ortaya çıkacak. Kendi ülkesinden en az bir milyon Müslümanı öldüren, milyonlarcasını da dışarı kaçırtan bir lider. Merak ediyorum, acaba kimler böyle bir liderin elini sıkacak, kimler zaferini(!) tebrik edecek? ABD ve Avrupa için önemli olan kriter ise bu esnada kimyasal silah kullanılıp kullanılmayacağıdır. Her şeyden önemlisi, başta Suriyeli muhalifler olmak üzere bizler gibi Müslümanların böyle neticelenen bir kıyamdan çıkaracağı dersler neler olmalı? Biliyoruz zalim zalimliğini, kâfir kâfirliğini yapacak ama Müslümanlar da bir an önce ferasetle ve basiretle donanmalıdır artık. Fakat biz yine de Rabbimizden İdlib'i muhafaza etmesini niyaz ediyoruz. Dualarımızdan unutmayalım. Dogruhaber