Abdurrahman Dilipak
IŞİD’in nihai hedefi
Aslında IŞİD’in nihai hedefi dediğimiz şey, sadece IŞİD’in değil. Hatta bu konu sadece Müslümanlarla ilgili, sınırlı bir inanç da değil. Yahudi, Hristiyan, Şii’si ile, Sünni’si, Selefi’si Sûfi’si ile çok geniş kitleleri ilgilendiren bir olay.
Ben yıllardır bu tehlike konusunda insanları uyardım durdum.. Amerikano İslam, Amerikano Mehdi konusunda az yazmadım..
Bu olayları doğru okumak için, 3 dine göre kıyamet teolojisini bilmek gerekiyor.
Mehdi, Mesih, Deccal, Yecüc-Mecüc, Gog-Magog, Dabbetül arz, Melhame-i Kubra, Meşiah, büyük fitne, siyah bayraklılar, emanet sandığı, bütün bunlar, geleceğin tarihi ile ilgili şifreler..
Bush, Irak’a girerken Mesih’in ordusundan söz ediyordu.. İran ise kendi ordusuna Mehdi’nin ordusu adını vermişti. İran devriminden hemen sonra sokaklardaki onbinler, yüzbinler, “Hudaya Hudaya, ta ki zuhuru mehdi, nigahtari Humeyni” diye slogan atıyordu.
Mehdi tartışması İslam ümmeti için bugün kurtuluşa değil, büyük bir fitneye işaret ediyor. Sünnilerin ve Şiilerin Mehdisi aynı kişi değil. Ya da Müslümanların Mesih beklentisi ile, Hristiyanların Mesihi ya da Yahudilerin Meşiahları aynı kişi değil.
Bir takım kaynaklar Horasan’dan çıkacak siyah bayraklılardan söz ediyor. İran Horasan, Hazar’ın güney doğusundaki bölge.. IŞİD; Irak, Suriye bölgesinde çıktı. Ama oradan birileri bu harekete katılabilir zaman içinde. Bunlar Bağdat üzerinden Şam’a gelecekler. Oradan Hatay’a yönelecekler..
Böyle bir teoloji var.. Bu inanışa göre diğer önemli şehirler şöyle: Mekke, Medine, Kudüs, Amman..
Siyah sancaklılar, Hatay, Antep, Maraş arasında kalan Amik ovasında, eski adı ile gâvur golü havzasında ehli salib ordusu ile karşılaşacaklar..
Haçlı ordusu, İskenderun’a deniz yoluyla gelip oradan karaya çıkacak.. Amanoslar’ın güney eteğinden ilerleyerek Amik ovasına gelecek.. Ve kıyamet savaşı yani kıyamet savaşı, yani Melhame-i Kübra, Hristiyanların Armageddon dediği savaş burada çıkacak..
Daha bir sürü ayrıntı anlatılır bu konuda.
Çıkacak Mehdi, Arap asıllı Türkî biri.. Konya’ya, İstanbul’a da gelecek.. Kur’an-ı Kerim’de bu konuda bir bilgi yok. Kıyamet günü var tabi. Dabbetül Arz, Yecüc-Mecüc, sekine, bu kadar.. Ama halk arasında anlatılan o kadar çok hikâye var ki..
IŞİD ve Şia bu konudan çok fazla etkilenmiş bir hareket.. Bu uğurda birileri gözü kapalı ölebilir ve öldürebilir.. Şimdi kâfirlerle savaşarak, hem ganimet elde ediyorlar, hem de dinlerine hizmet diyorlar, yaşarlarsa bir devletleri olacak, ölürlerce cennete gidecekler.. Öyle inanıyorlar..
Aslında paralelcilerin de böyle bir kıyamet teolojisi var.. Bu sadece paralelciler inanmıyor, bir çok tasavvuf grubunun da benzer inançları var..
Bir yandan da yeni yeni dini akımlar örgütlenmeye devam ediyor.. NPL grubları da artık evrenin sırrı ile uyumlu bir yaşamın ilahi sırlarına yöneldiler.. Onlar da âyet ve hadislerden yola çıkarak yeni bir dünya ve ahiret tasavvurunun misyonerliğini yapıyorlar.. Kendilerine göre bir din uydurmuş gidiyorlar.. Vergi vermiyorlar, sigorta yaptırmıyorlar, dersler paralı..
Nötralizasyon ve ardından atomizasyon. Saul, nam-ı diğer Petrus’un İsa şeriatini bozup, Hristiyanlık diye yeni bir din icat etmesi gibi bir şey bu.. Aramıza da adına “yaşam koçu” denilen yeni bir dinin ruhanileri, ruhbanları dolaşmaya başladı.
Bu ateş burada söndürülmeyecek olursa bölgeyi yakacak.. Eğer böyle giderse, sadece Suriye ve Irak değil, İsrail, Ürdün, Lübnan, Suudi Arabistan, Yemen, Umman, BAE, Kuveyt ve İran bu işten en çok zarar göreceklerin başında geliyor.
Batı bu olaylar daha uzayacak olursa, İslam coğrafyasında tamamen mahkûm olacaktır..
Türkiye’ye bu işin faturası hafif olmayacak. En ağır bedeli Güneydoğu ödeyecek ama Anadolu genel olarak bölgede emin bir sığınak olmaya devam edecek.. Bu teolojiye göre Fırat havzası ve Amik Ovası için durum pek iç açıcı değil.
Bu yaşanan süreç Türkiye’yi yoksa da güçlendirecek bir süreç olacaktır.
Bayram günü bile Suriye’de kan akmaya devam etti.. Utanç verici bir durum bu.
Bu kanın dışarıdaki sorumluları dışında iki yerli sorumlu grub var! Şiicilik yapan Maliki yönetimi ve ona destek veren İran ile, Esed rejimi ve ona destek veren Lübnan Hizbullahı.. Aynı yanlış Yemen’de de sürdürülüyor..
ABD ve Batı yangına körükle gidiyor.. Mısır’da, Filistin’de, Orta Afrika’da, Mali’de, kimin nerede, kimin yanından durduğunu biliyoruz.. Batı timsah gözyaşları ile dünyayı kandırmaya çalışıyor, bu olanlardan başkalarını sorumlu tutmaya çalışıyor ama, gerçek ortada. Selam ve dua ile..
yeniakit