Gannuşi, ABD'nin Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanımasını, tepkileri ve İstanbul'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Olağanüstü Zirvesi'ni AA muhabirine değerlendirdi.

Washington yönetiminin 1,5 milyarlık İslam dünyasında Kudüs'ün önemini algılayamadan bu kararı aldığını belirten Gannuşi, "Filistin ve Kudüs davası, mübarek bir davadır; İslam âlemini birleştirerek, küçük ve önemsiz farklılıkların bir kenara kaldırılmasını sağlar. İslam âlemindeki gerek mezhepsel, gerek hizbi farklılıklar, Filistin davası önünde silinir gider. Filistin nehri aktığı zaman, farklılık setleri yıkılır." diye konuştu.

"YAŞANANLAR ARAP BAHARI'NIN GERİ DÖNÜŞÜDÜR"

Gannuşi, ABD'nin kararı sonrasında Müslüman ülkelerde gerçekleşen gösterilerde "ne mezhep, ne parti, ne de başka bir aidiyet" ile hareket edildiğini, İslam âleminin bir bütünlük sergilediğini vurguladı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs kararı sonrasında İslam dünyasındaki uyanışı "yeni bir Arap Baharı" olarak niteleyen Gannuşi, "Bu yaşananlar Arap Baharı'nın geri dönüşüdür. Halkların zulüm karşısında, terör ve şiddetten uzak biçimde adalet, hürriyet, kalkınma istemesi Arap Baharı'nın özüdür. İşte Trump, Kudüs davasıyla bunu harekete geçirmiştir." ifadelerini kullandı.

"İSTANBUL, ARAP BİRLİĞİ'NİNYAPAMADIĞINI YAPTI"

İstanbul'daki zirvenin güçlü bir sembolik önem taşıdığına dikkati çeken Gannuşi, "İslam'ın başkentlerinden İstanbul, Arap Birliği'nin yapamadığını yaparak bu toplantıyı gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı bu girişiminden dolayı tebrik ediyorum." dedi.

"ASIL ÖNEMLİSİ, İSLAM DÜNYASININ FİLİSTİN DAVASINDAN VAZGEÇMEYECEĞİ MESAJIDIR"

İİT Zirvesi'nin, İslam ülkelerinin tüm farklılıkları geride bırakarak Filistin davası ve Kudüs için bir araya gelebildiğini ispatlaması açısından önemli olduğunu aktaran Gannuşi, şunları kaydetti:

"Filistin ve Kudüs bu ümmet için önemli bir yer kaplıyor. Tarihte Müslümanlar için önemli bir başkent olan İstanbul'da, Müslümanların kutsallarını savunmak üzere toplanması olumlu bir adımdır. Sadece Kudüs ve Filistin adına toplanmak, Filistin davasına, Filistin devletine destek sunmak, Filistin'in tanınmasına çağrı yapmak hepsi olumlu adımdır. Ancak asıl önemlisi Amerikan yönetimine verilen, İslam dünyasının Filistin davasından vazgeçmeyeceği mesajıdır."

FİLİSTİNLİLERE MİLLİ BİRLİK ÇAĞRISI

Nahda Hareketi Lideri, ABD yönetiminin attığı adımla Müslümanlar arasında bir kez daha Filistin ve Kudüs şuuru uyandırarak "İslam dünyasının tarihi amili Filistin ve Kudüs davasını harekete geçirdiğini" söyledi.

Gannuşi, Filistinlilere "ufak tefek ayrılıkları geride bırakarak milli direnişte birlik olmaları" çağrısında bulunurken, "Tüm farklılıklar, yağmalanan, Müslümanların elinden kaçırılan Kudüs karşısında önemsizdir. Tüm milli, mezhebi ve hizbi ayrılıklar Kudüs meselesi karşısında saçmadır." ifadelerini kullandı.

Trump yönetiminin "sahibi olmadığı bir şeyi hak etmeyen siyonist bir yapıya hediye edemeyeceğinin" altını çizen Gannuşi, Müslümanların yanı sıra Hristiyan dünyasının kutsal mekânlarının da Filistin devletinin güvencesi altında olduğunu dile getirdi.

Raşid el-Gannuşi, Afrika'nın bir ucundan Asya'nın en ücra köşelerine kadar İslam âleminin tepkileri yanında, Avrupa'nın da Trump'ın kararını reddetmesinin Washington'un bu adımı tarihsel temelden uzak bir biçimde attığını ortaya koyduğunu sözlerine ekledi.