Türkiye Cumhuriyeti Devleti Irak'ta sadece Türkmenlere yakınlık gösteriyordu. Birkaç senedir Sünni Araplara da yakınlık gösteriyor.

İyi ki gösteriyor.

Bu yakınlığın oluşturduğu hukuk sayesinde Türkiye, Sünni Arapları, Tarık Haşimi liderliğinde seçimlere katılmaya ve Şii kardeşleriyle koalisyon kurarak ülke yönetimini paylaşmaya ikna edebildi.

Şii-Sünni çatışmalarında tansiyonun düşmesinde bu barış inisiyatifinin çok büyük etkisi var.

Şu günlerde Türkiye'nin yeni bir barış inisiyatifine tanık oluyoruz.

Iraklı Şii Arapların önde gelen liderlerinden Mukteda es-Sadr Ankara'ya davet edildi ve burada en üst seviyede ağırlandı.

Şii Arap Nuri el-Maliki'nin başbakanlığındaki Irak hükümeti ile öteden beri iyi ilişkiler içinde olan Ankara, şimdi, Mukteda es-Sadr gibi liderlerin şahsında doğrudan doğruya Şii Arap toplumu ile yakınlık kurarak, Irak'taki iç savaş fitnesini (hem Şii-Sünni çatışmalarını hem de farklı siyasi içtihatlardan mütevellit Şii-Şii kavgasını) tamamen sona ermesi için gayret sarfediyor.

Nitekim dışişleri yetkilileri "Mukteda es-Sadr ile Irak'ın güvenlik ve istikrarı konusunda Türkiye'nin öncü rol aldığı barış sürecinin görüşüldüğü"nü bildirdiler.

Takdire şayan bir hamle.

İşgale karşı direnişiyle efsaneleşen Mukteda es-Sadr'ın Ankara ziyaretine ABD'den yükselecek tepkilerin göze alınması, bu hamleyi daha da takdire şayan kılıyor.

Hayırlı uğurlu olsun.

Türkmenlerden sonra Sünni Araplarla ve Sünni Araplardan sonra Şii Araplarla safları sıklaştırmaya ahdeden Ankara'nın, eksik kalan Kürt halkasını da bu yakınlaşma zincirine bir an evvel eklemesini bekliyoruz.

Bu konuda da ümit verici haberler geliyor, elhamdülillah.