Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Mumcu öldü,mum söndü, karanlıktayız!

Evet! Mumcu cinayeti için zamanaşımı süresi doldu ve katiller kurtuldu!

12 gün sonra Adnan Kahveci"nin katillerine gün doğacak.

24 gün sonra Eşret Bitlis"in katillerine gün doğacak.

48 gün sonra da Özal"ın katillerine..

Bugünden hep birlikte "Hayır" demeliyiz bu derin sessizliğe. Parolamız: 12.24.48 olmalı!

Her yer karanlık, gönlüm mahzun bu gece!

Tam da Resul"ün doğum gecesi. Gecelerin aydınlandığı bir zamana denk geldi!
Kandillere katran döktü karanlık eller.

Birileri kandilleri söndürdü. Mumlar söndürüldü.

Bu eğer bireysel bir cinayetse zamanaşımı süresinin dolması gerek. Peki ya bu eylemler bir darbe girişiminin parçası ise..

Kenan Evren bile hâlâ yargılanabildiğine göre, bu kişileri öldürenler de bireysel bir kin ve ihtirasla bu cinayeti işlemediklerine göre..

Yine de 20 yılda bu davaların görülememiş olması ilginç..

28 Şubat davası açıldığında ya da Muhsin Yazıcıoğlu davası açıldığında, bu karanlık ve derin yapı ortaya çıkarıldığında, elbet, bir gün mutlaka bu cinayetlerin arkasındaki kişiler, yapılar da ortaya çıkacak..

Minareyi çalan kılıfını hazırlamıştı. Onlara yasa işlemiyordu.

Soruşturma açılmadı değil, ama yargı suç aletine, yasa suç aletine dönüştüğü için o günlerde, bu işin üzeri doğrudan "devletlü"ler tarafından örtüldü..

Hayır! Bu kirli oyun bu şekilde örtülemez..

Gecikmiş adalet adalet değildir.

Bir kişiye yapılan bir haksızlık, bütün bir topluma yöneltilmiş bir tehdittir.
 akit"in manşetinde gördük Moğultay döneminin yargısının nasıl bir şey olduğunu. 28 Şubat"ta yargıda nelerin yaşandığını biliyoruz. Coyp-paste iddianamelerin nasıl hazırlandığını, darbe çetelerinin hazırladıkları dosyaların nasıl iddianameye dönüştürüldüğünü..

Sadece "vicdan ile cüzdan arasına sıkışmış" yargıçlar değil, "sahibinin sesi" savcılar ve yargıçlar eli ile yargı, derin çeteler tarafından teslim alınmıştı adeta..
Bu bölgede Türkiye tek örnek değil. Bölgeye baktığınızda hukuka uygun olmayan yasaların nasıl bir suç aletine, yargıçların, medianın, bürokratların nasıl bir tetikçiye dönüştürüldüğünü görmüştük..

Devletin, anayasa ve yasaların varlık ve meşruiyet temelleri belli! Derin yapılar bu varlık ve meşruiyet temeline, açık ve kaba bir şekilde ihanet ediyorlar. Birileri bu ülkenin insanlarının kanları ve gözyaşları üzerine kendilerine iktidar ve servet üretiyor.
Bunlar Media, Mafia, Sermaye, Siyaset, Tarikat, STK, Bürokrat, Yargı, her yerde varlar.. Siyasi emellerini yabancı istihbarat örgütlerinin siyasi emelleri, şahsi menfaatlerini vurguncu sermayenin çıkarları ile tevhid etmiş süfli, kirli, kanlı bir topluluk bunlar.
Ellerinin altına şeyh de var, fahişe de.. Sağcı, solcu, Alevi, Sünni, Kürt, Türk, Hıristiyan, Müslüman fark etmiyor.. Adına "kontrollü bunalım stratejisi" adını verdikleri bir oyun oynuyorlar. Tavşan da onların tazı da. "Tavşana kaç, tazıya tut" diyorlar..
Ergenekon böyle bir şey.. Her renge bürünürler.. Yarın işleri icabı bakarsınız yeşile de bürünürler.. Örtünüp, sakal da bırakırlar.. "İhtida" edeceklerinden değil, çoğu, münafıklığından..

Oltalarındaki yeme dikkat ediniz; para, kadın, makam, güç/silah.. Bu oltaya takılmaya hazır ne kadar çok insan var çevremizde.. İstedikleri şey aslında "dua ile istenen bela"dır çoğunun, ama farkında değiller.

Önümüzde seçimler var, siyasi parti çevresindekiler orada yaşananlara daha yakından tanık olacaklar.. Oysa kim ihtirasla bir şeyi isterse, Allah (cc) onları o şeyle imtihan eder..

Ah! Keşke kafamızı kiraya vermesek.. Keşke örgüt ve liderlerimizi İlah ve Rab edinmesek! Görmek istemeyenden daha kör kim olabilir! Oysa gözlerimiz var görmüyoruz, kulaklarımız var duymuyoruz.

Göz göre göre, Mumcu bugün bir kez daha kim vurduya gitti..

Bakalım CHP ne ses verecek? Güldal ve Ceyhan Mumcu ya da oğul Mumcu, barolar, meslek örgütleri, hukukçular, insan hakları savunucuları bu akılalmaz olaya karşı ne diyecekler..

Ben kendi payıma özür diliyor ve itiraf ediyorum: Evet Mumcu"yu öldürenler arasında ben de vardım.. Hem de Mumcu"yu vuranların bir sonraki hedefleri ben olduğumu bile bile, sesimi yeteri kadar yükseltemedim!

Katiller, bugün bulundukları yer namüsaid de olsa, bugünü kutlayabilirler. Mumcu o gün değil, asıl şimdi, bugün vuruldu.. Meslek camiasının başı sağolsun!
Selâm ve dua ile..

yeniakit

Bu yazı toplam 1270 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar