Nureddin Şirin

Nureddin Şirin

NATO Füze Kalkanı, ya da Vurulduk Ey Halkım Unutma Bizi...

Türkiye"nin siyonist rejime karşı B Planı"nı uyguluyor olmasının sevinci ne yazık ki kursağımızda kaldı. Meğer, siyonist rejim elçisinin ülkemizden kovulması, İsrail ile yapılan askeri anlaşmaların dondurulması gibi içimizi ferahlatan kararlar, siyonist teröristleri güvence altına alma amaçlı NATO füze Kalkanı"n Diyarbakır"a yerleştiriliyor olmasının kahrıyla eş zamanlı olarak buharlaşıp gidecekti..!

Bölgenin yeni dönüşümlere, savaşlara, çatışmalara evrildiği bir süreçte, haçlı ve siyonist emperyalizmin askeri şemsiyesi olan NATO gelip kalkanlarını ülkemize dikecek! Amaç çok açık ve net: Gazze saldırısından dolayı "one minute" dediğimiz, Mavi Marmara katliamından dolayı da "B Planı"mız ile elçisini kovduğumuz katil siyonist rejime, ülkemiz toprakları üzerinden "kalkan" oluyoruz şimdi"

Bunun izahı olabilir mi gerçekten..?

Ne diyeceğiz şimdi? Masum insanların katili olan rejime haddini mi bildiriyoruz; yoksa, büyük bir güvenlik sendromu yaşayan ve emperyalizm tarafından koruma ve güvence altına alınmak istenen bu terör rejimine "güvenlik duvarı"mı oluşturuyoruz..?

Sayın başbakan bu füze kalkanı meselesi gündeme geldiğinde ülkemizde yükselen tepkilere "içiniz rahat olsun!" demişti, biz de bunun üzerine "içimiz rahat değil sayın başbakan" diyerek itiraz etmiştik.

Gel de rahat ol şimdi! Gel de, "siyonist rejim elçisini ülkemizden kovduk elhamdülillah" diyerek sevin şimdi?

Laik ve Kemalist Cumhuriyet Halk Partisi adına yapılan açıklamada bile, "füze kalkanı İran"a karşı İsrail"i korumak için kuruluyor" denilirken, "elhaldülillah başımızda Müslümanların esenliğini gözeten bir hükümet var!" diyerek avunacak mıyız şimdi?

Söyler misiniz, ne diyeceğiz..?

Kardeş yarası buna derler işte. Kardeş tarafından vurulmanın acısıdır bu...

Kahrolası NATO, kardeşimin eliyle mi vuracaktın beni..?

Hep koca koca sorular tırmalayıp dururdu beynimizi. "Kardeşiz" diyerek, "kardeşimiz yapmaz" diyerek avuturduk kendimizi"

Ama şimdi haberleri okuyup duruyoruz: NATO füze kalkanları Diyarbakır"da kurulmaya başlandı. Kime karşı ve kimin için? Kim korunacak kim..?

Hükümetin onurlu dış politikası böyle mi olacaktı? Stratejik derinliğimiz içinde "İsrail"e kalkan olmak" da mı yer alacaktı..?

Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın başbakan, sayın dışişleri bakanı, bu "NATO kalkanı lekesi"ni niçin sürdünüz anlımıza, niçin..?

Acaba sayın başbakan Gazze"ye gidecek olursa, bu kalkanlardan bir tanesini de yanına götürse, iyi olur muydu acaba? "Bakın elimi size uzatıyorum, Gazze"ye kalkan oluyorum, şu sırtımda taşıdığım kalkan ile de İsrail"i kolluyorum" mu diyecekti..?

Çocukluğumuzda en çok attığımız sloganlardan biri "Müslüman Türkiye" sloganı idi. Sayın Tayyib bey o zamanlarda gençlik kolları başkanı iken bize bu sloganı attırırdı, biz de tekrarlardık. Amacımız, "emperyalizm ve siyonizmin çıkarlarına hizmet eden kukla bir ülke değil, Müslümanların, İslam beldelerinin esenliğini gözeten Müslüman bir ülke" arzu ve hedefimizi dillendirmek ve haykırmaktı. Sayın Erdoğan şimdi "Müslüman Türkiye"nin başbakanı. Ben şimdi bir daha "Müslüman Türkiye" sloganı atmaya kalksam, ne demiş olacağım?

"NATO kalkanı ile siyonist rejime güvenlik duvarı olan Müslüman Türkiye" mi demiş olacağım? Ya da o katil siyonist rejime dönüp "İran"ın shahabları, siccileri seni ürkütmesin ey İsrail, NATO kalkanları ile yardımına koşacak Müslüman Bir Türkiye var!" mı diyeceğim"?

Hem de "elhamdülillah, siyonist rejim elçisini ülkemizden kovduk artık" diyerek sevinip gururlandığımız, Sayın Davutoğlu"nun basın açıklamasını nefeslerimizi tutup izlediğimiz şu günlerde".

Vaktiyle sol grupların dillendirdiği şu dizeleri hatırlarız şimdi:

"Vurulduk ey halkım, uhutma bizi...

Bir gün mezarlarımızda güller açacak ey halkım, unutma bizi!

Bir gün sesimiz, hepinizin kulaklarında yankılanacak ey halkım, unutma bizi!

Özgürlüğe adanmış bir top çiçek gibiyiz şimdi, hep birlikteyiz, ey halkım, unutma bizi, unutma bizi, unutma bizi, unutma bizi..."

Öyle ya, bugün CHP kalkıp, "füze kalkanı İran"a karşı İsrail"i korumak için kuruluyor" diyorsa, bize de "vurulduk ey halkım, unutma bizi" demekten başka ne düşer"!!?

[email protected]

 

Bu yazı toplam 2285 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar