Numan Ali Han'ı ağırlayan Chiapas Müslümanları

Perşembe günkü yazımda, sevgili Numan Ali Han’ın Chiapas seyahatinden bahsetmiş ve oradaki fakir Müslümanlar hakkındaki şu sözlerini nakletmiştim: “Subhanallah, hallerinden memnunlar Bunca yokluk içinde gayet mutlular… Hiçbir şey istemiyorlar. İnanılır gibi değil, bizden hiçbir talepleri yok… Buraya geldim geleli kardeşlik ve sevgiden başka bir şey görmedim… Yüzümüze bakıp bakıp gülümsüyorlar…”

Bazı okurlarımız, Chiapas Müslümanları hakkında daha fazla bilgi istediler.

Geçen sene Diriliş Postası’nda “Chiapas’ın fakir ama mutlu Müslümanları” başlığı altında yazdıklarımı tekrar edeyim öyleyse…

***

Zorro’yu andıran maskeli gerilla lideri Subcommandante Marcos’un Chiapas bölgesinde Meksika devletine karşı yürüttüğü mücadele (barış anlaşmasıyla noktalandı) ve oradan bütün dünyadaki devrimcilere -Hamas dahil- gönderdiği selamlar, gazetelerin dünya haberleri sayfalarını takip edenlerin malumudur.

“Kızılderili” diye anılan Amerikan Yerlilerinin yaşadığı Chiapas’ta yükselen hilâlden ise pek kimsenin haberi yok.

Son yıllarda Chiapas’ta yüzlerce “Kızılderili” Müslüman oldu, elhamdülillah.

İhtida rüzgarı, İskoçyalı muhtedi Abdulkadir Es-Sufi’nin İspanyol müritlerinin tebliğ faaliyetleriyle esmeye başladı.

Zamanla, otobüsle 12 saatlik mesafedeki Mexico City’ye gidip gelen ve oradaki Müslümanlardan aldıkları “yeni bilgiler” ışığında İspanyol hocalarıyla tartışmalara giren “Kızılderili” muhtediler, onların çizgisinden kopmaya başladılar.

El’ân, 300 kişilik müstakil bir “Kızılderili” Müslüman cemaati var Chiapas’ta.

Hispanik-Amerikalı Müslüman Nahela Morales, geçenlerde, bir ihtiyaçları var mı diye bakmak için New Jersey’den kalkıp bu cemaati ziyarete gitmiş.

Kuzey Amerika Müslüman Dairesi (Islamic Circle of North America) adlı sivil toplum kuruluşunun internet sitesinde anlattıklarının hülasası:

Olağanüstü fakirler.

Evleri harabe.

Mescitleri bir ofis odası kadar.

Erkekler tarlalarda çok düşük yevmiyelerle çalışıyor, sık sık yağan yağmurlarda iş paydos edilince eve ekmek götüremiyor.

Kadınları, çamaşır yıkamak için uzaklardaki bir nehre kadar gitmek zorunda.

Hiçbir günleri yok ki, o gün karınlarını doyuracak kadar yemek bulacaklarının rahatlığı içinde olsunlar.

Ama hep gülümsüyorlar.

Müthiş bir tevekkül içindeler.

Kadınlara, ‘ABD’ye gelmek ister misiniz?’ diye sordum; hiç düşünmeden ‘Hayır’ dediler.

Subhanallah; refah toplumunun çocukları olan bizler için inanması güç, ama hallerinden memnunlar.

Benden bir tek şey istediler:

Din konusunda merak ettikleri hususlardaki sorularına cevap.

***

Onlar hallerinden memnun da olsalar, TİKA’nın Chiapas’lı Müslümanlar için bir ekmek teknesi inşa etmesini isteriz.

Ne güzel olur.

karargazete

Bu yazı toplam 945 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar