Sakarya Başörtüsü Platformu 2 Yılını Doldurdu
Sakarya Başörtüsü Platformu, Başörtüsü Eylemlerinin 2.yıldönümü nedeniyle kitlesel basın açıklaması gerçekleştirdi.
YASAKLAR SÜRÜYOR, DİRENİŞ ÜÇ YAŞINA GİRİYOR
“Sivil Anayasa” Askeri Vesayet ile hesaplaşabilecek mi?
Sakarya Başörtüsü Platformu, Başörtüsü Eylemlerinin 2.yıldönümü nedeniyle kitlesel basın açıklaması gerçekleştirdi. Eyleme Özgür-Der Genel Merkezi temsilcileri ile birlikte, Kocaeli, Ankara, İzmir, Van, Akyazı ve Kayseri’deki Başörtüsü Platformları temsilcileri de destek verdi.
Sakarya Başörtüsü Platformu adına Özgür-Der Sakarya Şubesi Başkanı Kadrican Mendi’nin okuduğu basın açıklamasında; direnişte 3. yılın Ramazan ayına denk düşmesinin yanında bir yılı aşkın süredir Kuzey Irak’ta gözaltında tutulan Mustafa Eğilli, Metin Demir ve Hasip Yokuş’un özgürlüklerine kavuşmalarının ayrı bir sevinç vesilesi olduğu vurguladı.
Hayatın bütünüyle bir imtihan yeri olduğunu ifade eden Mendi, “Bizler; bilgi, inanç ve eylemlerimizi şirke bulaştırmadan sıratı müstaqim üzere belirlenmiş yolda, İslam’ın emir ve yasaklarına uygun bir hayatı yaşamak ve yaşatabilmek ile yükümlüyüz.” sözleriyle doğru örneklik sergilemenin önemine değindi.
Kapitalizmin dünyanın her yerinde halkları köleleştirmeye çalıştığını, sadece İslami hareketlerin kapitalizme meydan okuyabileceğini belirten Mendi, Türkiye’de ki durumun da farklı olmadığını şu cümlelerle ifade etti: “Siyasi iktidarı ve sivil unsurları kıskaca almaya alışmış sermaye örgütlenmesi, dünyadaki kapitalizmin işlevini görmektedir. İslami yaşam tarzını, İslami hak ve talepleri, başörtüsünü büyük tehlike olarak tanımlamakta ve adeta düşman ilan etmektedir.”
Mendi açıklamasında, çıkarılması düşünülen sivil anayasaya ilişkin şu sözlere yer verdi: “Sivil olabilmek için en başta askeri vesayet ile sonuna kadar hesaplaşabilecek bir yargılamanın başlatılması gerekir. Sivil olabilmek için; hiçbir ayrım gözetmeksizin başörtülülerin eğitim ve çalışma hakları temin ve kayıpları tazmin edilmelidir.”
Eylem, destek veren Kocaeli, Van, Ankara, İzmir, Akyazı, Konya ve Kayseri Başörtüsü Platformlarının ve Özgür-Der Genel Merkezi temsilcilerinin yaptıkları selamlama konuşmalarıyla sona erdi.
“Başörtüsü İslam’ın Emri; Müslüman Kadının Kimliğidir”, “Tevhid Adalet Özgürlük” ve “Zulme Karşı Direneceğiz; Başörtüsüne Özgürlük” yazılı pankartlar taşıyan platform mensupları, eylem boyunca “Uyan Diren Özgürleş”, “Tevhid Adalet Özgürlük”, “Darbeciler Halka Hesap Verecek”, “Yaşasın İslami Direnişimiz”, “Başörtüye Selam Direnişe Devam” ve “Yaşasın Küresel İntifada” sloganlarını attılar. Eylemde “Yasak Sürüyor (D)uyuyor musunuz”, “Yasakçılar Yenilecek Direnenler Kazanacak”, “Başörtüne Sahip Çık”, “Yaşasın Başörtüsü Direnişimiz”, “Başörtüsü Direniş Mektebi 2 Yılı Geride Bıraktı” ve “Namazımız Orucumuz Başörtümüz Kimliğimizdir” yazılı dövizler de taşındı.
Sakarya Başörtüsü Platformu 105. Basın Açıklaması Tam Metni:
YASAKLAR SÜRÜYOR, DİRENİŞ ÜÇ YAŞINA GİRİYOR
“Sivil Anayasa” Askeri Vesayet ile hesaplaşabilecek mi?
Mübarek Ramazan ayının ilk günlerini idrak ettiğimiz şu günlerde; baskılara, yasaklara ve dayatmalara karşı başlatmış olduğumuz direnişimizde de üçüncü yılına girmiş bulunuyoruz. Bu münasebet ile bu haftaki eylemimize iştirak ederek destek veren tüm müslümanlarla birlikte bulundukları il ve ilçelerde direnişi sürdüren müslüman kardeşlerimize ve Özgür-Der Genel Merkezinin temsilcilerine “hoş geldiniz” diyerek açıklamamıza başlamak istiyoruz.
Bir yılı aşkın bir süredir hiçbir suçları olmadığı halde hukuksuz bir şekilde Kuzey Irak’ta göz altında tutulan Mustafa Eğilli, Metin Demir ve Hasip Yokuş kardeşlerimiz özgürlüklerine kavuştular. Haklarında hiçbir suç bulunmadığı halde bu kadar uzun bir süre aramızdan ayrı kalan kardeşlerimize özgürlüklerine kavuşabilmeleri için destek veren, hukuksuzluğa karşı tepki göstererek protesto eden ve dualarını eksik etmeyen tüm müslümanlara şükranlarımızı sunarken, Rabbimizin onlarla birlikte hepimizin ecirlerimizi artırmasını diliyoruz. Yine bu süre zarfında, metanetlerini kaybetmeyerek hepimizin göğsünü kabartan Mustafa, Metin ve Hasip kardeşlerimizin ailelerine de geçmiş olsun dileklerimizi iletmek istiyoruz.
Bizler biliyoruz ki, Rabbimiz sabredenlerle beraberdir. O, sabır ve namaz ile kendisinden yardım isteyenlerin çağrısına cevap verir. Yaşadığımız bu hayatın tamamı, bu dünya, bizler için bir imtihan yeridir. Bizler; bilgi, inanç ve eylemlerimizi şirke bulaştırmadan sıratı müstaqim üzere belirlenmiş yolda, İslam’ın emir ve yasaklarına uygun bir hayatı yaşamak ve yaşatabilmek ile yükümlüyüz. Bu yolda karşılaşacağımız zorlukları aşabilmek için ümmet bilincimizi tazelemeli ve buna uygun söz ve eylemleri geliştirebilmenin yollarını aramalıyız. Bu gaye için yapılan her çaba, ortaya konan her örneklik desteklenmeli veya en azından engellenmemelidir.
Tüm dünyada, hemen hemen bütün coğrafyalarda mutlak bir hakimiyet kurarak halkları köleleştirmek ve meta haline getirmek isteyen azgın kapitalizmin karşısında tek direniş yolu İslami hareketlerin göstermiş oldukları mücadelelerdir. Bu ülkede de durum bundan farklı değildir. Ekonominin yanında siyasetten tutun laikliğe, rejimin korunmasından tutun başörtüsüne, eğitim sisteminden tutun yargıya kadar her konuda görüş beyan ederek siyasi iktidarı ve sivil unsurları kıskaca almaya alışmış sermaye örgütlenmesi, dünyadaki kapitalizmin işlevini görmektedir. İslami yaşam tarzını, İslami hak ve talepleri, başörtüsünü büyük tehlike olarak tanımlamakta ve adeta düşman ilan etmektedir. Tüm şerefleri develerinin sırtında olanlara karşı verilmesi gereken mücadele, en başta onların pompaladıkları tüketim kültürüne aldanmamak, buna karşı direnmek ve bu direnişi tevhide ve adalete dayandırmayı başarabilmektir.
AKP Cumhurbaşkanını seçtikten sonra şimdi de 12 Eylül askeri darbesinin ürünü olan 82 Anayasasını değiştirmek için yeni bir sivil anayasa taslağını tamamlamış durumda. Ne kadar sivil olursa olsun şayet bu anayasa;
Bugüne kadar yapılan tüm askeri darbe muhtıra ve diğer müdahalelerin sorumlularını ortaya çıkartıp yargılamayı sağlamaz ise,
Askeri darbe dönemlerine ait malvarlıklarını sonuna kadar incelemeyi başaramaz ise,
Sadece 12 Eylül döneminde kaybedilen beş bine yakın insan ile birlikte faili meçhul hale gelen tüm diğer kayıpların hesaplarını soramaz ise,
28 Şubat ile birlikte örtüsünden dolayı hakları gasp edilen başörtülülerin hakları kendilerine iade edilip sorumluları yargılanmaz ise,
Bu “sivil” tabiri laftan öteye geçmeyecek, darbecilerin yaptıkları yanlarına kar kalacak ve onları daha da cesaretlendirecektir.
Sivil olabilmek için en başta askeri vesayet ile sonuna kadar hesaplaşabilecek bir yargılamanın başlatılması gerekir. Sivil olabilmek için; hiçbir ayrım gözetmeksizin başörtülülerin eğitim ve çalışma hakları temin ve kayıpları tazmin edilmelidir.
Evet! Bizler bugün direnişimizde üçüncü yıla girmiş bulunuyoruz. Sakarya Başörtüsü Platformu olarak bu onuru sizlerle birlikte tüm Müslümanlarla paylaşıyoruz.
İslam, Rabbimiz tarafından bizim için Kur’an’ı Kerim’de tamamlanmış, parçalanamaz, en mükemmel dindir.
Selam olsun Kocaeli’ye, Ankara’ya, Van’a, Kayseri’ye, Akyazı’ya ve İzmir’e…
Sakarya Başörtüsü Platformu adına Özgür-Der Sakarya Şubesi
https://www.sakaryadayanismaplatformu.org
https://www.basortusuplatformlari.org
VABÖP (VAN BAŞÖRTÜSÜNE ÖZGÜRLÜK PLATFORMU)
Sayın Başörtü Direnişçileri, Sayın Basın Mensupları;
Güneşi, yani aydınlığı ilk karşılayan doğudan, Van’dan getirdiğimiz direniş ve kararlılık duygularıyla sizleri selamlıyorum. Bizlere böyle değerli ve anlamlı bir mücadele için bir araya gelme iradesi bahşeden Rabbimize hamdediyor, haklı olmak gibi şerefli bir konumda olmanın cesaret ve özgüveni içinde yasakçı zihniyet ve onu besleyen bütün güç odaklarına da zulüm-zorbalık-haksızlık bitmedikçe hesap sormaktan vazgeçmeyeceğimizi tekrar ifade ediyoruz.
Üç yıla varan direniş sürecinin Sakarya halkasını oluşturan, okula alınmasalar da, gelecek kuşaklara şerefli bir direniş okulunun izleğini oluşturan Sakaryalı kardeşlerimizle beraber olmaktan, aynı saflara omuz vermekten dolayı bahtiyarız. Buradayız ve her yerdeyiz. Çünkü biz adaletin hayat kurtaran tutamaçları olmaya ahdettik.
Direnişimiz Ramazan’ın bereketiyle boy verecek inşallah. Bu vesile ile bir yılı aşkındır Irak Kürdistan’ında gözaltında tutulan kardeşlerimiz Metin Demir, Mustafa Eğilli ve Hasip Yokuş’un özgürlüklerine kavuşmalarını, bütün ümmetin Ramazanı ile birlikte tebrik ediyoruz.
Bu yasak bitmeli, çünkü anlamsız ve akıldışıdır. Bu yasak bitmeli, çünkü hiçbir hukuki dayanağı yoktur. Bu yasak bitmeli, çünkü düşmanlık üzerine kurulmuştur. Bu yasak bitmeli, çünkü ötekileştirici ve ayrıştırıcıdır. Bu yasak bitmeli, çünkü bu büyük bir zulümdür.
Bizler, başörtüsüne özgürlük için mücadele eden platformlar olarak, sadece başörtüsü için değil, her türlü ihlal, haksızlık, zorbalık, işkence, ifsat, asimilasyon, inkar ve ahlaksızlığa karşı mücadele ilkelerimizi, bizi biçimlendiren İlahi mesajdan alıyoruz.
Basına ve kamuoyuna tekrar ifade ediyoruz: Başörtüsü, İslam’dan bağımsız düşünülemez. İnsan olarak, hiç kimsenin inanç ve düşünce hürriyeti sınırlandırılamaz.
Yaşasın adalet ve özgürlük mücadelemiz
Yaşasın Sakarya direniş mektebimiz
Yaşasın küresel intifada…
Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu
Dogmatik laisizm anlayışı ile Türkiye’nin gidebileceği hiçbir yer yoktur.
Okullar açılırken yine üniversite önlerinde yaşayacağımız görüntüler Türkiye’nin ayıbıdır. Bu güne kadar bu sorunu çözmek için adım atmayan herkes bu ayıbın ortağıdır.
Mevcut anayasa küçük rütuşlarla düzeltilmesi mümkün olmayan ve artık yama tutmaz niteliktedir. Darbelerle şekillenen ve halkın inançları ile kavgalı zihniyetin sadece metinlerden değil kafalardan ve uygulamadan da çıkarılması gerekir. Toplum mühendisleri yapılacak yeni Anayasaya bile karşı çıkmaya başladılar. Dogmatik laisizm anlayışı ile Türkiye’nin gidebileceği hiçbir yer yoktur.
Kılık kıyafet yasağının kaldırılmasında hizmet alan – hizmet veren ayrımı tutarsız ve eksik bir özgürlük anlayışını yansıtmaktadır. Başörtülü kamu görevlilerinin mutlaka diğerlerine ayrımcılık yapacağı iddiası kabul edilemez ve yasağın devamı için mazeret olarak görülemez.
İnanç özgürlüğü ve başörtüsüne özgürlük platformları onurlu bir adımdır ve sorun özgürlükler eksenli çözülene kadar devam edecektir.
Dünyanın en çok kan ve gözyaşına mahkûm edilen coğrafyasının Müslüman bölgeleri olması göz ardı edilmemesi gereken anlamlı ve ibret dolu bir durumdur…
Son Olarak Sakarya Başörtüsü Platformuna kutlu yürüyüşlerinden dolayı kutluyor, diğer illerden de platformların sesine ses vermelerini diliyorum.
Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu Adına..
Ali Dalaz
Mazlumder Ankara Şubesi
Başkan Yardımcısı