Rio’da uzlaşma için görüş birliği sağlanamadı. Toplantı sonrası Rio’da başarısız bir darbe girişimi oldu. Dünyayı kirleten, çoğu ins’in Şeytanı rolü üstlenen liderler dünyaya iklim, çevre, adalet sözü veren bir bildiri yayınladılar ama, bir gün sonra ABD, BMGK’da tek başına İsrail’de ataşkes kararını reddetti! Bakü desen tam bir komedi. Petrol üretip İsrail’e satan Bakü’de, dünyayı petrol, deterjan, tarım zehirleri üreticisi ülkeler bunun dünyaya maliyeti olarak gördükleri 1,3 Trilyon dolar, tüm dünya insanlarının tüketimlerine yükleyecekleri Karbon vergisi şeklinde alıp, bunu da kendilerinin üretecekleri teknoloji ve kontrol sistemleri için harcarken tekrar bunun üzerinden kar hesapları yapan soygunculara çanak tutan konferansta, tabi, her zaman olduğu gibi, her fırsatta “uluslararası sistemle birlikte hareket etme sözü” veren ülkemiz, Çevre, İklim, sıfır atık konusunda eylem raporunu şerefle ve gururla sundu!

Bu konu iklim ve çevreden öte biliyorsunuz Grobal Reset projesinin ana konularından biridir. Zaten bunun için Tüketim pasaportu, Karbon ayak izi, paralelinde Trans Humanizm var.

Ankara buna hazır. Yakında insanlara Chip takmadan önce araçlara takacaklar. Böylece Karbon ayak izi takibini buradan başlatacaklar. Bunu parasız, kartla ticarete entegre ederek, Kripto para ve Karbon vergisi ile ilişkilendirecekler. Zaten cep telefonu ve WiFi’ler üzerinden şimdilik beşeri davranışları takip için bir sistem kurmadılar mı, Sosyal Media ağları üzerinden izlenmiyormuyuz!. Türkiye olarak biz hazırız. Yakında görecek, duyacak, bileceksiniz. Maliye Bakanı bunun için hazırlıklarını sürdürüyor. Bu arada Araç takip sisteminin Chip’i de, yazılımı da İsrail’den. İsrail herkesi doğrudan izleyebilecek. İsrail’i boykottan mı söz ediyordunuz!?

18-19 Kasım arasında Brezilyanın Rio de Janeiro şehrinde yapılan G20 zirvesi, tam da 11-22 Kasım arasında Bakü’de yapılan – Cop 29 Bakü konferansına denk geldi. Tam 1 ay önce de BRICS zirvesi vardı. Cumhurbaşkanları ve başbakanlar Rio yolunda iken, Biden’in Ukrayna’ya nükleer kapasiteye sahip füze satışını serbest bırakması ve Ardından Putin’in bunu kendilerine savaş ilanı sayması ve NATO’ya karşı Nükleer kapasitesini aktif ettiğini açıklaması ile bir anda, sönümlenecek gibi görünen Ukrayna krizi bir anda gündemin ilk sırasına yerleşti.

Bu arada şunu da belirtelim; Brezilya 2025’te COP30’a ev sahipliği yapacakmış.
Hedef, enerji geçişi, adil sürdürülebilir kalkınma (açlık, yoksulluk ve eşitsizlikle mücadele vurgusu) ve çok taraflı kurumların reformuymuş. Sanki yeni dünya düzenine bir gönderme var gibi.

Trump, DSÖ ve İklim politikasından çekilme sinyalleri verirken Bakü’de COP 29 İklim Değişikliği konferansı devam ediyor. Vatikan’da ne oluyor derseniz, Papa, LGBT’lileri kutsamasının ardından şimdi de, Vatikan’da karnaval düzenliyor, Şeytan simgesi önünde, kardinalleri ile birlikte.. Yani, rezalet, Riyad’da, kabe figürü üzerinden Sexy Show’dan ibaret değil. Artık Mesih’i beklemiyorlar, Şeytanı davet ediyorlar mabedlerine..

Bakü bir petrol üreticisi, ama iklim konferansının ev sahibi. “Dostlar alışverişte görsün” kabilinden, “yeşil enerji”, “sıfır atık”, çevre, iklim değişikliği, yenilenebilir enerji, sürdürülebilirlik ve geri dönüşüm gibi konular bildik konularda, bildik ülkeler ve kuruluşlar, bildik sakızı çiğnemeye devam ediyorlar.

Ha bu arada, İsrail Cumhurbaşkanı bu konferans katılmak istemiş de, Türkiye hava sahasının kullanılmasına izin vermediği için İsrail Cumhurbaşkanı Bakü’ye gidememiş (!?). Halbuki, İsrail güvenlik riski açısından kendilerinin vazgeçtiğini açıklamıştı. Bizde, din, tarih, ekonomi, siyaset, güvenlik, istihbarat, yargı, akademi her şey Magazinleştirildiği için bazan Diplomasi de Magazin haberlerine konu olabiliyor? Petrol sevkiyatına ve ticarete mani olamıyoruz ama, Cumhurbaşkanının ülkemizin hava sahasını kullanmasına izin vermiyormuşuz gibi birileri bir takım haberler servis edebiliyor. Demek ki, buna inanan birileri de oluyor. Eyvah şimdi ya onlar da bizim Filistin’e gönderdiğimiz ürünleri taşıyan gemilerin İsrail limanlarına yanaşmasına izin vermezse! G20’nin bu toplantı 19. Toplantısı. Zirvenin sloganı: “Adil bir dünya ve sürdürülebilir bir gezegen inşa etmek“. Tabi bu slogan işin kandırmacası. Sahi bunu nasıl gerçekleştireceksiniz? Trans Humanizm’le mi, tek devlet, tek para, tek yasa düzeni ve dünyayı resetleyerek mi?

Dünya GSMH’nın %85’i, Küresel ticaretin %75’i, Dünya nüfusunun üçte ikisini, Dünyadaki Patent uygulamalarının %97’sine sahip olan G20 üyesi ülkelere gelince: G20’ye Üye Ülkeler: Brezilya, Fransa, Almanya, Hindistan, Endonezya, İtalya, Japonya, Meksika, Rusya, Saudia, G. Afrika, G. Kore, Türkiye, İngiltere, ABD, AB, Arjantin, Avusturya, Çin, Kanada, AB ve Afrika Birliği’de üye. Misafir Ülkeler: Angola, Mısır, Nijerya, İspanya, Portekiz, Norveç , BAE, Singapur. BRİCS üyesi 5 ülke aynı zamanda G20’de yer alıyor. G20 üyelerinin 5’i AB üyesi. G20’de, 3’de İslam ülkesi bulunmaktadır.

Üye ülkelerin bayrak renklerinin çeşitliliği aracılığıyla G20’nin bir parçası olan ulusların akıcı bir şekilde temsil edildiği Brezilya başkanlığının logosu, Brezilya’nın küresel meselelere yaklaşımındaki dinamizmi ve çok taraflılığı vurguluyormuş. Logo, ayrıca küresel işbirliğini, karşılıklı saygı ilişkisini ve üye ülkelerin arasındaki işbirliğini sembolize ediyor mu. Sanki biraz da LGBT’yi çağrıştırıyor gibi. “Adil bir dünya ve sürdürülebilir bir gezegen inşa etmek” sloganı, dünya çapında açlığın, yoksulluğun ve eşitsizliğin azaltılmasının yanı sıra adil ve kapsayıcı bir ekolojik geçişi içeren sosyo-çevresel kalkınma. Dünyayı kirletenler bize çevre dersi veriyor. Açlığın sebebi olanlar yoksulluğu önleyici tedbirlerden söz ediyorlar.

Buradaki fikir, ticaret anlaşmalarının hem ekonomik refahı hem de daha kapsamlı sosyal katılımı teşvik edebileceği daha adil bir yönetim modeline olan bağlılığı temsil etmektir.

Ayrıca bu slogan Brezilya’nın küresel ekonomik ve sosyal kalkınmayı teşvik eden adil anlaşmaları teşvik etme konusundaki kararlılığını ve arzusunu ifade ediyormuş.

G20’de ayrıca alt forumlar da var. Bu zirvede “Açlık ve Yoksulluğa Karşı Küresel İttifak ve İklim Değişikliğine Karşı Küresel Seferberlik – ve bir biyoekonomi girişimi. Maliye Bakanlığı tarafından koordine edilen finansla ilgili tartışmalar, iklim değişikliğiyle mücadele için finansman, ulusal borç yeniden müzakeresi, vergi ilerlemeciliği ve uluslararası finans kuruluşlarının yönetiminin reformu gibi konular” da gündemde yer alıyor.

Sosyo-ekonomik konuları ele alan Afet riskini azaltma Grubu Sherpa Track, Dışişleri Bakanlıklarının sorumluluğundadır. Ekonomik politika konularına adanmış Finans Track, Ekonomi, Maliye, Hazine veya bunların eşdeğerleri tarafından yönetilir. Bu gruplar arasında, düşünce kuruluşları ve akademik kurumlardan oluşan Think 20; özel sektör temsilcilerinden oluşan Business 20; ve G20 ülkelerinden STK’ların oluşturduğu Civil 20 ve dijital ekonomiye odaklanan yeni bir katılım grubu olan Startup 20’yi, Okyanuslarla ilgili ortak politika ve projeler konusunda Ocean 20’yi de not etmek gerek. Bunlar Yeni Dünya düzeninin Truva atları gibi görünüyor aslında.

G20 Zirvelerinde bazı “zırva”lar zirve yapıyor. Hindistan’daki zirve öyle bir zirve olmuştu. O zaman Global Reset rüzgarı vardı. Trans Humanizm, Toplumsal cinsiyet, iklim ve daha neler neler. Bu zir vede de “Kadınlar ve İklim adaleti” diye bir başlık var. “Toplumsal Cinsiyete duyarlı iklim politikaları” diye ayrı bir başlıkta bir çalışma grubu da oluşturulmuş. “Cinsiyetçi” politikalar hayatın her alanına yayılıyor.

Woman 20, zirve vesilesi ile “ve her türlü toplumsal cinsiyete dayalı şiddet, Eğlence ve sosyal medyada sürdürülen zararlı toplumsal cinsiyet normlarını, toplumsal normları ve klişeleri değiştirmek için erken çocukluk döneminden itibaren kanıta dayalı ve toplumsal cinsiyet dönüştürücü eğitim politikalarına ve programlarına yatırım yapın, Toplumsal cinsiyet kalıplarını ve önyargılarını ele alın ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini sürdüren normları, tutumları ve davranışları değiştirin” çağrısı yaptı.

İster inanın ister inanmayın, bu yamyamlar, Açlık ve yoksulluğa karşı 2030’a kadar küresel ittifak dünya açlığını ortadan kaldırmayı hedefliyor. Tabi artık et filan yemeyeceksiniz. Sentetik gıdalarla besleneceksiniz ya da böcek yiyeceksiniz. Darbecilerin elinden kurtulan BRICS’ci Lula G20 Brezilya Liderler Zirvesi’nin son tematik oturumunda, “COP30, iklim sisteminde geri döndürülemez bir kopuşu önlemek için son şansımız olacak” diyordu.

“Neoliberal küreselleşme başarısız oldu” diyen Lula, yeni Kripto para için de geç kaldıklarını düşünüyor. Yarın da, size şu “COP 19 zirvesi”nden bahsedeyim biraz daha. Bu oluşumlar aslın da ayni Şeytani planın birer parçası. Selam ve dua ile.

Not: Hayırlı Cumalar diyeceğim de, önce Cumalarımızın şanına yakışır, hayırlı işler yapmamız diye. Öyle yapanlardan olalım inşallah ve Cumalarımızda hayra vesile olsun.

Abdurrahman Dilipak

mirathaber