Van'da 61. Başörtüsü Eylemi
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlum-Der) Van Şube Başkanlığı Yönetim Kurulu Üyesi Fuat Değer...
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (Mazlum-Der) Van Şube Başkanlığı Yönetim Kurulu Üyesi Fuat Değer, asker cenazeleri üzerinden yürütülen kirli siyaset ve propagandaları istemediklerini dile getirerek, "Çünkü biz o askerlerin anneleri, babaları, kardeşleri ve aileleriyiz. Çocuklarımızın kanı kimsenin yakıtı değildir" dedi.
Mazlum-Der Van Şube Başkanlığı tarafından düzenlenen 'Başörtüsüne Özgürlük' adlı mutat basın açıklaması 61. haftaya ulaştı. Sanat Sokağı'nda düzenlenen ve Gökkuşağı, Umut-Der, İnsan-Der, Mazlum-Der, Memur-Sen ve Anadolu Gençlik Derneği'nin desteklediği basın açıklamasını Mazlum-Der Yönetim Kurulu Üyesi Fuat Değer yaptı. Savaşın her türlü kirli ve ahlaksız kazanca alet edildiği bir süreç içerisinde olunduğunu ifade eden Değer, bunun kendilerini çok ciddi bir şekilde huzursuz ve tedirgin ettiğini belirtti.
Yaşanan bu yakıcı sorun karşısında psikolojik atraksiyonların değil, kanın durması için ölüm makinelerinin, silahların yere indirilmesi gerektiğini anlatan Değer, "Sonuçta ölen insandır ve her durumda canı yanan annelerdir. Ölüm istemiyoruz, asker cenazeleri istemiyoruz, iç savaş canavarlığı istemiyoruz, asker cenazeleri üzerinden yürütülen kirli siyaset ve propagandaları istemiyoruz. Çünkü biz o askerlerin anneleri, babaları, kardeşleri ve aileleriyiz. Çocuklarımızın kanı kimsenin yakıtı değildir. Derhal bu kan durdurulmalıdır ve çocuklarımızın kanını yakıt olarak kullanmak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. İmkan da vermeyeceğiz. Biz arkasında ağlayacağımız evlat fotoğrafları değil, bağrımıza basıp, terini koklayacağımız diri evlatlar istiyoruz" dedi.
İzlenen politikalardan dolayı hükümete de seslenen Fuat Değer, "Her türlü hak ihlaline karşı gösterdiğimiz hak ve adalet eksenli muhalefetimiz, özgürlük taleplerimiz, özelde başörtüsü, genelde tüm zulümler karşısında geri adım atmadan devam edeceğiz. İnisiyatif ve irademizle her türlü adil açılım ve teşebbüsün destekçisi olacağımız gibi, her türlü zulüm, ifsat ve kıyımın karşısında olacak ve hesap soracağız. Başörtüsü yasağı derhal ve koşulsuz olarak sona erdirilmelidir. Eğitimin önündeki Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) engeli bertaraf edilmeli, militarizmden tövbe edilerek halka dayalı, ahlak ve adalet eksenli sosyal devlet kimliğine sahip çıkılmalıdır" dedi.