Selâhaddin Çakırgil

Selâhaddin Çakırgil

Vatan için her şey ‘teferruat’ görülebilir mi?

Bazı şiarlar, sloganlar ilk planda kulağa hoş gelebilir. Bunlardan birisi de ‘Vatan sözkonusu olursa, gerisi teferruattır..’ sözü.. Bu söz, gerek iktidarda olanlarca, gerekse muhalefet cenahınca sık sık tekrarlanıyor. Nutuklarda söylenmekle kalmıyor, arabaların arka camlarına bile yazılıyor.. Böyle olunca da, vatan için her şeyin caiz görülmesi telkin ediliyor!

Bununla vatan kavramının hafife alındığı sanılmaya.. Said Halim Paşa, 100 yıl öncelerde, vatan’ı tarif ederken, şöyle diyordu: ‘Muselman nazarında vatan, inancının hâkim olduğu topraktır..’

***

Ama, bir sosyal kesimin, vatan haini saydığı kimseleri de tarihimizdeki nice saltanat kavgaları boyunca boğazladıkları görülmedi mi? Ya da, tersinden bakıldığında, aynı toprağın çocukları oldukları halde, ülkeyi ele geçirip o toprakları inançlarına, ideolojilerine  göre vatan yapmak için başkaları da, o sosyal kesimi bertaraf etmek niyetiyle mücadele ve savaşlara girip karşıtlarını doğramadılar mı?

Sözgelimi, sadece şu son 100 yıl içinde olanlara bakalım.. 500 yıldan fazla vatan olan topraklar elden birer birer çıktıktan sonra.. İttihad- Terakki komitacıları da, ‘Sözkonusu vatan olunca, gerisi teferruattır..’ diye nicelerini ölüme göndermediler mi ve bunu kendileri için bir hak  bilmediler mi? (Bu söz, birinci  Şef’e de atfediliyor.. O da tekrarlamış olabilir. Ama vatanperestlik alanında çok sık kullanılan bir sözdür.)

***

Nitekim, kemalist-laik dönemin bütün uygulamaları da hep, ‘Herşey vatan için..’ ve ‘Vatan sözkonusu olunca, gerisi teferruattır’ denilerek yapıldı.

Sadece‘İstiklal Mahkemesi’ denilen uyduruk yargılama kurumları bile, ‘vatan söz konusu olunca, gerisi teferruattır!’ diyerek ne korkunç uygulamaları sahneledi, binlerce kişi dârağaçlarında sallandırıldı.

Adnan Menderesde 10 yıl başbakanlık yaptıktan ve hizmetleriyle milletin ekseriyeti tarafından benimsendiği halde, ‘millet adına..’ denilerek yapılan bir sözde yargılama sonunda asılarak öldürüldü. Bu cinayete karşı için, içinde bir itiraz beslemesi muhtemel olanlara karşı aynı gerekçe söyleniyordu: ‘Vatan söz konusu olunca, gerisi teferruattır!’

Bütün askerî darbeler de aynı gerekçeye dayanılarak, mazur gösterilmeye çalışıldı.

***

Vatanelbette çok önemlidir. Ama vatan nasıl korunacaktır. Her nasıl olursa olsun korunmalıdır denilirse, o zaman o niyetle yapılan her zulüm de teferruat olur ve bu durum, Haqq’a tâbi olduğunu söyleyen bir toplum tarafından kabul edilemez.

10-15  yıl kadar önce Rusya’da yapılan bir anket, Rusya halkının yüzde 60’ından fazlasının, Stalin’in korkunç zulümlerine, onun ölümünden yarım asır sonralarda, ‘Her ne yaptıysa, vatan için yaptı! Evet, bazı acı şeyler oldu, ama, bize bir güçlü dünya devleti bıraktı’ diye göz yumduğunu gösterdi; güce taparlık anlayışıyla..

Bizde de nice zulümler, yeni bir sosyal düzenin kurulması adına denilerek mazur görülmedi mi?

Demek oluyor ki, vatan’ın son derece önemli olmasını kötüye kullananlar, nice zulüm ve cinayetleri işleyebilmekte ve yaptıklarını da ‘vatan adına..’ diyerek kamufle etmekte ve dayatmaktadırlar. Bu sözün ölçü alınması yüzünden, aynı vatanın çocuklarının birbirini nasıl boğazladıklarını görmemiş ve gereken ders almamış gibiyiz.

Müslüman halkımızın hayatı ve vatanı zulüm ve cinayetler üzerine değil, Hakk ve adâlet kavramı üzerine oturtulmalıdır.

Ve ‘vatan’lar hangi inanç uğruna bağlı olunursa olunsun,  her şeyden önce inançla korunur. İnanç olmadığı zaman, vatan, basit çıkar ilişkilerinin alış-veriş konusu ve pazarlık zemini olur. Kaldı ki, inançların da yanlış kullanılması mümkün olduğuna en canlı örnek, İslam adına denilerek cinayetler işleyen şu veya bu mezhebî cereyanların sergiledikleri ve Müslümanları dünya karşısında ilkel bir topluluk halinde göstermek isteyenlere malzeme veren yüzkarası uygulamalardır.

***

Müslümanların vatan anlayışı için, Muhammed İqbal ne diyordu:

‘Merz’u bûm’ u mâ, be’cuz’ İslâm nist!’

Bizim için İslâm’dan başka sınır da yoktur, vatan da..’

stargazete

Bu yazı toplam 873 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar